Dolar (USD)
32.56
Euro (EUR)
34.90
Gram Altın
2431.61
BIST 100
9762.38
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

'Bir saksı seçmenin peşindeler'

Muhalefetin cumhurbaşkanı adayını eleştiren Başbakan Erdoğan, ''Türkiye Cumhuriyeti'nin vitrinine adeta cumhurbaşkanı değil bir vazo, bir saksı seçmenin gayreti içindeler'' ifadesini kullandı. Erdoğan, 'paralel yapı' dediği Gülen Cemaati ile mücadelede de kararlılık mesajı verdi.
'Bir saksı seçmenin peşindeler'
09 Temmuz 2014 10:50:00
Muhalefetin cumhurbaşkanı adayını eleştiren Başbakan Erdoğan, ''Türkiye Cumhuriyeti'nin vitrinine adeta cumhurbaşkanı değil bir vazo, bir saksı seçmenin gayreti içindeler'' ifadesini kullandı. Erdoğan, 'paralel yapı' dediği Gülen Cemaati ile mücadelede de kararlılık mesajı verdi.

Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'de cumhurbaşkanlığı seçimlerinin her zaman sıkıntılı geçtiğini belirterek, "Biz siyaset yaptığımız süre boyunca cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ve bu makamın millete yüklediği faturayı gördük. Her zaman cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesini savunduk. 'Egemenlik Milletindir' dedik ve bunun gereğini yapmanın mücadelesi içerisinde olduk" dedi.

Partisinin Grup Toplantısında konuşan Erdoğan, 1 Temmuz'da gerçekleştirilen toplantıyla AK Parti grubu olarak Cumhurbaşkanı adayını kamuoyunu duyurulduğunu hatırlatarak, "AK Parti grubunda bulunan tüm milletvekili arkadaşlarıma şahsımı Türkiye Cumhuriyeti'nin 12. Cumhurbaşkanlığına aday göstermeleri sebebiyle teşekkür ediyorum. Adaylığını açıklanmasının ardından seçim kampanyalarına başladıklarını dile getiren Erdoğan, 10 Ağustos tarihine kadar 32 ili ziyaret edeceğini ve miting yapacağını kaydetti.

Vizyon belgesi Cuma günü

Erdoğan, cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk mitingini gerçekleştirdiği Samsun ve ardından gerçekleştirdiği Erzurum ziyaretlerini anlatarak, cuma günü İstanbul'da Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenecek toplantıyla cumhurbaşkanlığı seçimi vizyon belgesini kamuoyuna açıklayacaklarını söyledi. Erdoğan, "Cumhurbaşkanlığı makamına bu göreve nasıl baktığımızı, halkın cumhurbaşkanını seçmesinin ne manaya geldiğini, cumhurbaşkanı seçilirsek nasıl bir istikamet, nasıl bir vizyon izleyeceğimizi inşallah bu belgeyle kamuoyu ile paylaşmış olacağız. Her seçim öncesinde olduğu gibi 10 Ağustos cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde de izleyeceğimiz yol haritasını kamuoyu duyuruyor, yapacaklarımızı milletimiz ile paylaşıyor, bunu da cesaretle yazıya döküp kalıcı, bağlayıcı bir belge haline getiriyoruz. Kullanacağımız materyalleri, sloganları, kampanya araçlarını da duyuracak ve artık o tarihten itibaren de daha yoğun bir şekilde alanlarda olacağız " dedi.

Halkın seçmesini savunduk

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin her zaman sıkıntılı geçtiğini 1 Temmuz'da düzenlenen toplantıda da dile getirdiğini hatırlatan Erdoğan, "Biz, cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesini bütün siyasi tarihimiz boyunca çok güçlü bir şekilde savunduk. 1993 yılında İstanbul'da 'cumhurbaşkanını halk seçsin' mitingi yapmıştık. Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi bizim için 2007 yılında ortada çıkmış bir konu değildir, tarihi daha eskiye dayanmaktadır. Biz siyaset yaptığımız süre boyunca cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ve bu makamın millete yüklediği faturayı gördük. Her zaman cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesini savunduk" ifadelerini kullandı.

Darbecilerin yanında durdular

"1989'da merhum Özal cumhurbaşkanı olmak istiyor, dönemin cumhurbaşkanı, darbeden emekli general buna karşı çıkıyor" diyen Erdoğan, "Buna SHP yani dönemin CHP'si de karşı çıkıyor. 1989 yılında SHP'nin Genel Sekreteri olan Deniz Baykal ve merhum Özal'a 'sivil diktatör' gibi kavramlarla hakaret ediyor ve Özal cumhurbaşkanı olursa 'onu oradan indiririz' diye tehdit ediyor. Hatta SHP ve Baykal dönemin cumhurbaşkanı, darbeci generalin yanında, 'Özal karşıcı' safta yer alıyor" dedi.

Hukuk cinayeti işlendi

2007 Nisan ayında Abdullah Gül'ün cumhurbaşkanı adayı olarak belirlendiğini hatırlatan Erdoğan, "Daha birinci turun ardından CHP, 367 toplantı yeter sayısına ulaşılamadığı iddiasıyla Anayasa Mahkemesi'ne gittiler. Maalesef bu hukuk cinayeti maalesef mahkemede onaylandı ve bizim Meclis'te cumhurbaşkanı seçmemiz engellendi. Merhum Özal seçilirken 367 diye bir şart yoktu. Sayın Süleyman Demirel, sayın Ahmet Necdet Sezer seçilirken böyle bir şart yoktu. Ama biz cumhurbaşkanı seçeceğimiz zaman karşımıza böyle anlamsız, hukuksuz bir şart çıkardılar. Hatta dönemin CHP Genel Başkanı Sayın Baykal çıktı, Anayasa Mahkemesi için iptal kararı vermezse 'çatışma olur' diyerek Anayasa Mahkemesi'ni ve Meclis'i aleni şekilde tehdit etti. 1989'da Merhum Özal'a diktatör diyen CHP, 2007 yılında da aynı tehditleri bizim için savundu. Tabi CHP tarihi boyunca milli irade karşısında hiçbir zaman yalnız hareket etmemiştir. CHP tarihi boyunca ya darbecileri arkasına almış ya da kendisi darbecilerin arkasından gitmiştir. Taktik budur" dedi.

Tarafsız olmayacağım

AK Parti'nin cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında konuştu. Başbakan Erdoğan, "Eğer bu kardeşiniz seçilirse, tarafsız cumhurbaşkanı olmayacak. İki taraf var, bir millet, iki devlet. Milletin tarafında olan bir cumhurbaşkanı" dedi. Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye yönelik, "İzzetli bir mağlubiyet zelil bir galibiyetten iyidir. Kaybedersiniz ama izzetinizle kaybedersiniz. Hem kaybetmek hem de izzetinizi yitirmek olabilecek en kötü şeydir. MHP, CHP ve Pensilvanya'nın peşine takılarak hem seçimi kaybetmeyi hem de bir kez daha bu yönetim idaresinde izzetini kaybetmeyi göze aldılar" değerlendirmesinde bulundu.

Vitrin için seçmiyoruz

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu. Başbakan Erdoğan, "CHP şu anda tıpkı tek parti dönemlerde olduğu gibi millete itibar etmiyor. Milletin iyi bir seçim yapabileceğine inanmıyor. 1989'da Özal'ın cumhurbaşkanı olmasına, 2007'de bizim cumhurbaşkanımızı seçmemize karşı çıktılar. Şimdi de siyaset üstü, siyasetin dışından bir cumhurbaşkanı seçmek için adeta cumhurbaşkanı değil, Türkiye Cumhuriyeti'nin vitrinine bir vazo, bir saksı seçmenin gayreti içindeler" dedi.