Dolar (USD)
32.55
Euro (EUR)
34.86
Gram Altın
2430.10
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

Tarihi bina tehlike saçıyor

Edirne'de tarihi eser diye dokunulamayan yatık bina, mahalle halkının hayatını tehlike atıyor.
Tarihi bina tehlike saçıyor
02 Kasım 2013 09:57:00
Edirne'de tarihi eser diye dokunulamayan yatık bina, mahalle halkının hayatını tehlike atıyor.

Şehir tarihi bölgelerinden biri olan Kaleiçi'nde çok sayıda yöre mimarisini yansıtan birbirinden güzel tarihi evler buluyor. Tarihi evlerden bazıları restore edilerek turizme kazandırılırken bazıları bakımsızlık nedeniyle harabeye döndü. Harap durumundaki binalar ise sarhoşların ve madde bağımlıların mesken tuttuğu alanlar haline geldi.

Mahalle sakinleri tedirgin

Mahalle halkını özellikle gece saatlerinde bezdiren bu mekanlar fiziki yapılarıyla tehlike saçıyor. Cumhuriyet ve Maarif Caddesi'nin kesiştiği noktada yer alan 100 yıllık bir bina da harap ve görünümüyle son demlerini yaşıyor. Yayaların ve araçların yoğun olarak kullandığı caddede bulunan binanın insanların başına yıkılmasından endişe ediliyor. Sahibinin Ankara'da yaşadığı öğrenilen tarihi yapının onarılması veya yıkılması için mahalle sakinleri imza topladı.Toplanan 125 civarında imza yetkililere sunuldu. Ancak 5 yıldan bu yana Valilik, Belediye, Anıtlar Kurulu'na gidip gelen mahalle sakinleri bir sonuç alamadı.

"Ya yapsınlar ya da yıksınlar"

Mahalle sakinlerinden Zihni Açış, bu binayla 5 yıldan beri uğraştıklarını belirterek şu ana kadar herhangi bir sonuç alamadıklarını anlattı. Binanın her an yıkılabileceğini dile getiren Açış, "Çocuklarımız çekiniyor. Her an yıkılabilir. Önünde doğalgaz hattı var. Üzerinde düştüğü zaman patlayacak. Bina gittikçe çöküyor. Buralarda 4-5 tane bina daha var. Sarhoşlar, baliciler, aklına gelebilecek hepsi geliyor. İnsanları rahatsız ediyorlar. Gece 22.00'den sonra mahallemiz çok tehlikeli. Ya yapsınlar ya da yıksınlar." dedi.

//

Zeytin hasadında doğru bilinen yanlışlar

Akdeniz tarımının temel yapı taşlarından birini zeytin üretimi oluşturmaktadır. Akdeniz Bölgesi'nde zeytin üretiminin en yoğun olduğu illerden biri de Hatay'dır. Hatay'ın bir çok ilçesinde zeytin hasadı başladı. 13 milyondan fazla ağacın yer aldığı ve Türkiye'de zeytin üretiminde 4. Sırada olan Hatay'da organik zeytinyağı oldukça ön plana çıkıyor. Hatay İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Aydın Tüfekçi, zeytin hasadının başlayacağı bu günlerde çiftçilere önemli uyarılarda bulundu. Günümüzde zeytin hasadının büyük ölçüde sırıkla yapıldığını, makinelerle hasadın sınırlı olduğunu fakat bunun gittikçe yaygınlaştığına dikkat çeken Tüfekçi, "Sofralık olarak değerlendirilecek zeytinlerin hasadında, özellikle danelerin zedelenmemesi önemlidir. Bu durum dikkate alınarak sofralık zeytinler elle sıyırma ve dal sarsıcı hasat makineleri kullanılarak hasat edilebilir. Yağlık zeytinlerin hasadında ise tüm hasat yöntemleri kullanılabilmektedir" şeklinde konuştu.

Hasat Doğru Zamanda Yapılmalı

Zeytinlerin sofralık veya yağlık olarak değerlendirilerek hasadın ona göre yapılması gerektiğine vurgu yapan Tüfekçi; "Yeşil sofralık zeytin hasadı meyvelerin sarımsı- yeşil renge döndüğü dönemde (Eylül sonu-Kasım), siyah sofralık ise kararmanın kabuktan meyve etine geçtiği dönemde (Kasım ayı ve sonrası) yapılmalıdır. Yağlık zeytinler ise yeşilden pembeye döndüğü dönemde (Ekim-Kasım) erken hasat olarak veya ağaçtaki zeytinlerin çoğunluğunun siyahlaşmasından itibaren (Kasım-Aralık) yapılabilir" ifadelerine yer verdi. Tüfekçi konuşmasının son bölümünde şu açıklamalarda bulundu; "Hasat bittikten sonra ağaçlardaki meyve sapı bağlantı yarası ile darbe, sürtünme vb. gibi nedenlerin yol açtığı diğer yaralarda Zeytin Dal Kanseri hastalığı ile Zeytin Yara Koşnili zararlısının yerleşmesinin önlenmesine yönelik hazır bakırlı ilaçlardan birisi veya bordo bulamacı ile zeytin ağaçlarımız ilaçlanmalıdır"