Dolar (USD)
32.48
Euro (EUR)
34.85
Gram Altın
2438.67
BIST 100
9716.77
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

17 Temmuz 2021

15 Temmuz turnusolü

Değerli okurlarım nerede ise her şey gözümüzün önünde cereyan ediyor. Ak kara ve renk cümbüşünün tüm tonları açık seçik önümüzde. Akledenler için bir sorun olmasa da aklını kiraya verenler ya da çevirim dışı kullananlar için ciddi bir sorunla karşı karşıya olduğumuzu bir kez daha müşahede eyledim.

Dün 15 temmuzun seney-i devriyesi idi. Turnusol kullanarak bakıldığında hadimler ve hainler öyle berrak bir görüntü veriyordu ki, ağır kaçmasa görmemek için sadece ve sadece devlet ve millet düşmanı olmak gerekir diyeceğim.

Ne menem bir şey ki bu, tutanın tuttuğu yerden kendini haklı çıkartacak bir yönü yolu var.

Ulusal yayın yapan bazı gazetelerde bu önemli gün ve gece ile ilgili bir habere rastlamazken bazı gazeteler ise ipe un sererek okurlarının beyinlerini ütüleme görevi görmüşler.

Çok şükür ki, yerli ve milli basın meseleyi enine boyuna tartışmaya açtı da milletimizin hafızasında taptaze duran yaşanmışlıklar bir kere daha tazelenerek birlik ve bütünlük hamurumuz yeniden kıvam buldu.

Son yıllarda dikkatimi celbeden TRT bir kez daha ben yerli ve milliyim diyerek MAHREM -1 ve 2 belgeseli ile gönlümde kurduğu tahtı hakkettiği yerde sabitledi. Senaryo yazarından oyuncularına ve tabi en başta da yöneticilerine kalbi teşekkürleri mi sunuyorum.

Yerlilikse yerlilik.

Millilikse millilik.

Gençlik yıllarımda temiz kalpli milletimizi vaazları(!) ile göz yaşına boğan zâhiri ile âdem zannettiğim bu münafığı, üniversite yıllarımda samimiyetsiz bulmuş ve özellikle28 şubat post modern darbesindeki tutum ve davranışlarından dolayı da zaten güvenilmez olarak addedip hiçbir yakınlık kurmamıştım.

Bu halime bugün şükredenlerdenim.

Dinimizde hüküm zahire olduğu için elbette aldattıkları olmuştur. Ancak bugün hâlâ güttüğü gayeyi gaye, gittiği yolu yol olarak görenler için aldanıyorlar diyemeyeceğim.

Ya aklından noksan ya da hain emellerin piyonları olarak yaftalayacağım.

Bu alçağın arkasında kaya gibi duran ABD Avrupa ve onların yerli işbirlikçileri her herzeyi açık seçik gözlerimizin içine baka baka yiyor. Utanma arlanma duyusu dumura uğradığı için olsa gerek gösterilen her türlü bilgi ve belgeyi tükürükleri yağmur zannedenler gibi kabullenmişler.

Allah müstehaklarını verdi ve inat edenlerin ocakları söndü yuvaları dağıldı ve gâvurlardan medet umacak kadarda alçaldılar ve alçalmaya devam ediyorlar.

Esfelesafiline kadar yolları var.

Medyayı kirleterek soysuzlaştıranların borazanına uyarak hayal tacirliği yapanlar daha çok bekleyecekler.

***

Küba sevdalıları

Küba ile kalkıp Küba ile yatan ve hatta kafayı bozan solcu kardeşlerimizden tık yok. Küba efsanesinin sonuna geldiğinin işaret fişekleri ha bire atılırken bu kardeşlerimizden de birkaç kelime veya cümle beklerdim.

Komünizmin insanlığa verdiğini iddia ettiği huzur ve rafah son kalıntı ülkede her geçen gün biraz daha azalıyor. Halk günlerdir sokaklarda açız açız diye bağırıyor ve en kötüsü de Amerika gibi bir gavurdan medet umuyor.

Böyle giderse yoldaşlarınız birbirlerinin etini yiyecekler.

Huzur nerede?

Refah nerede?

İnsanlık nerede?

Hakça paylaşım ve yoklukta eşitlik nerede?

Nerede nerede nerede…

Sor sorabildiğin kadar.

Hiçbir tanesinin cevabi olumlu değil.

Pandemi sürecinden önce gidip görmek istemiş ama bir türlü gidememiştim. Aslında gidip görmek gerekirdi bu örnek ülkeyi ama olmadı işte.

Nasip olursa şartlar elverdiğinde Küba hala yerindekalırsa gidip ziyaret etmek isterim.

Yokluk paylaşımının sonuçları ve insanların çaresizlikten yapabildiklerini yerinde görmek isterim.

Sağlık ve mutluluk dileklerimle.