Dolar (USD)
32.59
Euro (EUR)
34.67
Gram Altın
2497.34
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

21 Mart 2022

II. Yeditepe Bienali: Çerçevelerden Bir Çerçeve (2)

Dr. Erkan Çav

Mekânlar, aksaklıklar ve öneriler

• I. Yeditepe Bienali’ni değerlendirdiğimizde “İlk olması sebebiyle bir ölçüde hoş görülebilecek bu bienaldeki olumsuzlukların, aksaklıkların ve profesyonel dışı uygulamaların bundan sonraki Yeditepe Bienali’nde yaşanmamasını diliyorum” demiştik. Elbette ki mükemmellik insan eliyle olmayacaktır. Ancak yapabildiğimizin en iyisini yapmak, giderilebilecek aksaklıkları azaltmak, mümkün olanın en iyisine ulaşmak için çabalamak, bizlerin elindedir. II. Yeditepe Bienali’nde gördüğümüz olumlu-olumsuz durumları ve koşulları, daha iyiye ulaşmak için değerlendiriyoruz.

Süleymaniye Camii İmareti Darüzziyafe

7 Ocak-7 Şubat 2022 tarihleri arasında açık kalan, ziyaret edemediğimiz, ancak ilgili metinlerden, haberlerden ve paylaşımlardan izlediğimiz serginin başarılı bir uygulama olduğu görülüyor. Darüzziyafe’de geleneksel tarzı aktaran ve yansıtan 250 eser sergilenmiştir. Eserlerin mekânın ruhuyla bütünleşik sergilendiğini söylemek mümkün. Hat, tezhib, ebru, minyatür ile geleneksel-modern çeşitli çizimlerden oluşan eserlerin bilgilerine ve fotoğraflarına Sergi Kataloğu’ndan ulaşılabilir. Katalog, bu açıdan oldukça değerli bir kaynak olmuştur.

Süleymaniye Külliyesi İmareti Darüzziyafe sergisinde, önceki bienaldeki benzeri eserlerin sergileme mekânında gözlemlenen güvenlik açıklarının giderildiği ve eserlerin zarar görmemesi için korunaklı sunulmaları meselesinin daha iyi çözüldüğü gözlemleniyor. Bu hassas eserlerin sergileme esnasında zarar görmediği, sunumlarının yüksek bir görünürlükle sağlandığı ve güvenlik açısından herhangi bir sorunun yaşanmadığı bir seviyede olması, Yeditepe Bienali’nin gelecek dönemleri için önemli bir tecrübedir.

Bazı değerlendirme ve öneriler

I. Yeditepe Bienali’ni değerlendirdiğimizde “İlk olması sebebiyle bir ölçüde hoş görülebilecek bu bienaldeki olumsuzlukların, aksaklıkların ve profesyonel dışı uygulamaların bundan sonraki Yeditepe Bienali’nde yaşanmamasını diliyorum” demiştik (Çav, Yeditepe Bienali II: Eleştiriler ve Öneriler, Milat, 19 Mayıs 2018). Elbette ki mükemmellik insan eliyle olmayacaktır. Ancak yapabildiğimizin en iyisini yapmak, giderilebilecek aksaklıkları azaltmak, mümkün olanın en iyisine ulaşmak için çabalamak, bizlerin elindedir. II. Yeditepe Bienali’nde gördüğümüz olumlu-olumsuz durumları ve koşulları, daha iyiye ulaşmak için değerlendiriyoruz.

Yönetim Aksaklıkları

Bienal genelinde bazı yönetim aksaklıkları göze çarpıyor. Bienal kapanış saati 18.00 olmasına rağmen 17.45’ten itibaren bir kapanma telaşı yaşanıyor, ziyaretçilere çıkmaları için baskı başlıyor. Elbette saate uyulmalı, ancak resmi açıklamada kapanma saati 18.00 deniliyorsa buna uymak esas olmalıdır. Bu karışıklığın görevlilerin mesai saati uygulaması ile bağlantılı olduğu görülüyor. Bu tarz problemlerin yaşanmaması için İdari-Güvenlik yönetimi ile bienalin Sanat Yönetimi aralarında uyumlu olmalıdır. Kapanış saati 18.00 olarak ilan edildiyse 5-10 dakikanın hesabı yapılmadan, ziyaretçilerin, belki de büyük zorluklarla geldikleri sergileri son dakikaya kadar gezmelerinde ve sanat zevkini yaşamalarında esnek olunmalıdır. Yeditepe Bienali Yönetim Kurulu, Güvenlik Birimi, Ücretli Görevliler ve Gönüllüler arasındaki eşgüdüm, uyum, iletişim ve ilişkilerin; bienalin

akışı bağlamında açıklanan program detaylarını uygulayan, toplumun her kesimine açık olan bu tür etkinliklerde hizmet etmenin esnekliklerini taşıyan ve sorunlar ortaya çıkmadan veya sorunlar yaşansa da bunları çözebilecek beceriye sahip olması gerekir.

Bilgilendirme ve İşaretleme Eksikleri

Mekânların içinde ve mekânlara erişim bağlamında işaretlendirme, bilgilendirme ve yönlendirmede bazı eksiklikler gözlemlendi.

Mahzen’in karanlık ortamı bizatihi tabelaların ve işaretlemelerin görünmemesine yol açıyor. Mekândan gelen bu temel özellik, kabul edilebilir. Bununla birlikte su birikintilerinin bulunduğu bölümlere geçmeyi engelleyen tellerin karanlıkta fark edilmesi çok zor. Bunların, ortama uygun olarak yaklaştıkça dikkati çeken fosforlu uygulamalarla desteklenmesi mümkündür. Aynı uygulama tabelalar için de düşünülebilir. Yönlendirici tabelaların yeterliliği konusunda çeşitli eksiklikler var. Bu durum, sürekli sergi görevlilerine soru sormakla çözülüyor, bunun da getirdiği sergileme mekânının gürültülü olması hâli yaşanabiliyor.

Yedikule Hisarı sergileme alanındaki temel eksiklik ziyaretin belirli saatlerde ve rehberler eşliğinde turla yapıldığını açıklayan bir tabelanın, yazılı açıklamanın olmaması ile tur başlayana kadar gelen sanatseverlerin toplanacağı alanın şeritlerle veya başka bir şekilde açıklamalar ve işaretler ile ayrılmamış olmasıdır. Bu durumda tur saatlerini beklemeyen bazı kişiler fırsatını bularak sergileme alanlarına tek başına geçebiliyor. Yedikule Hisarı için yol boyunca hiçbir yönlendirme işareti ve tabela bulunmuyor. Marmaray ile giden birisinin Hisar’ın girişini bulması için çevredekilere sormaktan başka seçeneği bulunmuyor.

Küp Sanat Galeri, 10 ay önce açılan Fatih Merkez Kütüphanesi içinde yer alıyor. Kütüphane kapısında “Küp Sanat Galerisi” şeklinde hiçbir ibare ve bilgilendirme bulunmuyor. Dolayısıyla birilerine sormadan burayı görmeniz ve bulmanız için hiçbir işaretleme, tabela ve yönlendirme yok. Belediye görevlilerine sorduğunuzda ise onlar size Belediye binasının arka tarafında yer alan Fatih Kültür Sanat Merkezi’ne yönlendiriyor.

Burada şunu vurgulamalıyız: Sergi mekânlarını herkesin bildiğini varsayan bir yaklaşımdan vazgeçilmelidir ve aynı zamanda herkesin telefon uygulamaları ile sergi mekânlarını bulduğunu varsaymak yanlışından da. Bienal hazırlıkları yapılırken seçilen sergileme mekânları için “hayatında ilk kez bu mekânları ziyaret edecekmiş” gibi gelen/gelecek yerli ve yabancı sanatseverlere uygun olarak işaretleme, bilgilendirme ve yönlendirme yapılmalıdır. Sergilere çevredeki kişilere soru sorarak ulaşmaya sebep olmayacak bir bilgilendirme sistemi şarttır. Yeterli işaretleme, bilgilendirme ve yönlendirme yapılmaması, ziyaretçilerin zaman kaybı yaşamasına, ziyaretlerin sistemsiz olmasına ve sanat zevkinin azalmasına yol açıyor. Bunun, gelecek bienallerde çözüleceğini umuyoruz.

Cam Küp Galeri

Fatih Belediyesi Hizmet Binası içinde yer alan “Cam Küp Galeri” bienalin farklı bir yüzü olmuştur. Geçmiş ve Şimdi: Modern bir sanat galerisinin gelenekle buluşması ya da geleneğin moderne “Muhabbet” ile “Yeni Akış” içinde sızması. “Ey İman Edenler!” lafzı ile başlayan 14 Kur’an’ı Kerim ayetinin hat eseri olarak sergilenmesine dayanan, Türkiye’nin önde gelen hattatlarının özgün eserlerinden oluşan bu “yüksek nitelikli” sergi, 10x10 metrelik bir alanda gerçekleşti. III. Yeditepe Bienali’nde, bu gibi görece küçük mekânlardaki uygulamaların sayısı artırılırsa daha geniş toplum kesimlerine ulaşmak mümkün olacak, bu sanat hareketine yatay düzlemde bir genişleme sağlanacaktır.

İsim-soyisim ve telefon karşılığında ancak sergiyi gezebilme imkânı verilmesi

Kamuya açık, herhangi bir özel sebebi olmaksızın bienal gibi toplumun tümünün ziyaret edebildiği etkinliklerde isim-soyisim ve telefon istenmesi uygulamasının yerinde olmadığını, böyle bir talep olacaksa bunun gönüllülük esasına bağlı olması gerektiğini belirtmek gerekir. “İsminizi-soyisminizi ve telefon numaranızı vermezseniz sergiyi gezemezsiniz” şeklinde bir cümleyi, Cumhurbaşkanlığı himayesinde olan, tüm topluma açık, her vatandaşın, cumhurun katılabildiği bir sanat etkinliğinde dayatmak “yersiz” olmuştur.

Bugüne kadar katıldığımız -I. Yeditepe Bienali dahil- hiçbir ulusal ve uluslararası kamuya açık sergi, gösteri veya bienal etkinliğinde bu türlü bir “zorlama” ile karşılaşmadık. Bunun II. Yeditepe Bienali’nde yaşanması, bizatihi sergisinde “No Name”, yani “Anonim” sanatçı olan bir sanat hareketine, asla yakışmamıştır. Bu uygulamanın, bienalin ruhuna kesinlikle aykırı olduğunu düşünüyoruz. Bu uygulamaya mutlaka son verilmeli, sanatseverlerin sanatla buluşmasına bu türlü “zorlamalar” ile engel olunmamalıdır. Eğer bu yönde bir talep illa ki olacak ise, ya gönüllülük esasına göre talep edilir ya da Görüşler Defteri konularak ziyaretçilerin duygu ve düşüncelerini yine gönüllü olarak aktarması sağlanır.

“Zorla bilgi talebi”, “Özel Verilerin Korunması Kanunu” ile de uyumlu değildir. Özel veriler, hukuki temeli olmadığı sürece ancak gönüllülük esasına göre talep edilebilir, asla zorlama yapılamaz. “Bienal sergilerini gezmek için özel verilerinizi vermek zorundasınız” şeklinde bir yaklaşım olacaksa bunun bienal metinlerinde, ilanlarında ve davetiyelerinde belirtilmesi ve bunun kanuni bir temele dayandırılması zorunludur. Bu bilgiler kişilere yeniden ulaşmak için isteniyorsa bunun tamamen gönüllü olması gerekir, yok eğer güvenlik sebebiyle isteniyorsa hukuki temel hazırlanır, yasal prosedür kanuna bağlanır, kimlik gösterimi veya isim-soyisim, TC ve telefon numarası vs. ne isteniyorsa “ön-şart” olarak resmi bilgilendirmelerde açık biçimde belirtilir, vatandaşlar uyarılarak uygulamanın kanuna uygun olması sağlanır. Ama buna dair hiçbir metinde açıklama yok iken sergi girişlerinde “zorlama” ile bu verilerin istenmesi uygun olmamıştır. Bu konunun III. Yeditepe Bi- enali’nde çözülmesini umuyoruz.

YARIN: Yeditepe Bienali'ne Türkiye'nin ve dünyanın ihtiyacı var