Dolar (USD)
32.59
Euro (EUR)
34.78
Gram Altın
2411.66
BIST 100
9645.02
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

29 Ocak 2022

Sözün bittiği yer

Tüm Türkiye’yi etkisi altına alarak millete esaret yanında ülkemiz gerçeklerini de anlamamıza vesile olabilecek bir süreç yaşandı geçtiğimiz hafta. Her kafadan bir avazın çıkmasından da anlaşılıyor ki, daha çok tartışılacak ve çok yalan dolanla algı tüccarlığı yapılacak.

Hâlbuki söz bitti.

Olanlar oldu.

Şimdi ders alma zamanı.

Her kesimden insanımızın başını ellerinin arasına alarak düşünmesi ve kendi penceresinden yapabileceklerini yapmaya başlaması gerekiyor.

Özellikle böyle günlerde aynalarla barışmak ve oradan gelen mesajları ciddiye alarak kendimizden işe başlayabilsek her şeyin daha güzel olacağı kesin.

Yarım asırdır İstanbul’da yaşayan bir vatandaş olarak geçmişten günümüze zaman zaman ciddi sorunlarla karşılaşmış ve hafta içinde yaşanılan rezalet kadarını yaşamamıştım.

Suçlu arama, topu taca atma yada sen ben kavgası içerisine girmeden net bir şey söyleyeceğim. Bu çağda bu rezalet yaşanmamalı ve yaşatılmamalı idi.

Suçlu ayağa kalk dendiğinde gerçek sorumlular derhal ayağa kalkarak vatandaştan özür dilemeli ve bugünden tezi yok bir sonraki kriz için hazırlığa başlamalıydı.

Ama maalesef bizim ülkemizde böyle güzel şeyler olmuyor ve mahalle kavgacıları gibi karşılıklı atışmalarla hem vatandaş hem de ülke bir arpa boyu yol almadan enerjisini patinaj yaparak harcıyor.

Koca koca insanlar zannettiğimiz cücelerde işin tuzu biberi olunca işler daha da içinden çıkılmaz bir hal alıyor.

Sosyal medyayı çok tenkit eden ve soyunun bozuk olduğundan sıkça bahseden bir vatandaş olarak birçok pespayeliği bu vasıta ile öğrenince önyargılarım bile değişti.

Birisinin ak dediğini karartan, yanlışı doğru olarak pazarlayan algı tüccarları ve daha bir sürü aktör sosyal medya pazarında alışveriş yapınca ister istemez müşterisi oluyor insan.

Aldanmadan ve aldatmadan bu pazarda bulunmak ve sadece müşteri olarak değil aynı zamanda gerçekleri paylaşma gerekliliğine inandırdı bu son yaşananlar. Ancak bir şey dikkatimi çekti.

Sosyal medya pazarına hâkim olanların maalesef yerlilik ve millilik gibi bir dertleri yok. Birlik ve bütünlük gibi bir dertleri de yok.

Durum böyle olunca devlet ve millet sevdalısı insanlarımızın bu pazara daha güçlü girmeleri ve sadece gerçekleri alıp satmaları gerekiyor.

Böyle bir güven ortamına acilen ihtiyaç var ve daha fazla gecikilmeden eli kalem tutan her bir vatandaşın bende varım demeli.

Demeli ki, doğrular yanlışlara galebe çalsın.

Bugüne kadar bu pazarda kolayca at oynatan yalan dolan ve algı tüccarları eskisi gibi rahat edemesinler ve ipleri ellerinden alınsın.

Alınsın ki, birlik hamurumuza su katanların işleri zorlaşsın.

Her musibetten bir ders almak gerekirse ki gerekir.

Hafta içerisinde İstanbul’umuzu esir alan kar kâbusundan da almamız gereken ders bu bence.

Sosyal medyadan üflenen ve dakikalar içerisinde yalan olduğu ortaya çıktığı halde gerçekliği olmayan bu algıların doğrusu ile vatandaşı buluşturmanın en kestirme yolu sosyal medyayı iyi kullanmak gibime geliyor.

Takip edebildiğim kadarı ile İBB kaynaklı piyasaya sürülen onlarca hatta yüzlerce yalan haber ve algı, bu memleket için çalışan özverili ve gayretli sosyal medya kullanıcısı tarafında nerede ise anında çürütüldü.

Olan kerizlere oldu.

Yalana balıklama atlayan o kadar çok keriz tanıttı ki bu süreç, bir kısmının kerizliğine bende şaştım doğrusu.

Sağlık ve mutluluk dileklerimle..