Dolar (USD)
32.47
Euro (EUR)
34.55
Gram Altın
2472.60
BIST 100
9530.47
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE


Yabancı düşmanlığı ve sonucu

ABD’nin metropolü New York’ta salı sabahı metroya gaz bombası atıp rastgele ateş eden saldırganın kimliği belirlendi. Frank James (62) isimli saldırgan, 33 el ateş edip 23 kişinin yaralanmasına yol açtığı olay sonrası kayıplara karıştı. Başına 50 bin dolar ödül konulan James, dün saldırıyı yaptığı Manhattan’da yakalanmış.

James'in YouTube kanalında New York'taki suçu kınayan, sosyal hizmet uzmanlarıyla olan kavgalarını detaylandıran, beyaz insanlara, Yahudilere ve iklim değişikliğine karşı öfkesini dile getiren yüzlerce video yayınladığı ortaya çıkmış. Videolarında her şeyi öldürmek istediği ve insanlara karşı öfke dolu sözleri varmış."Artık 63 yaşındayım, nefret dolu, öfke dolu ve acı doluyum."diyormuş.

Görüldüğü gibi kendisine uymayan gruplara kızan, saldıran bu kişinin psikolojisi ortada ve hızını alamayarak çok sayıda kişiye ateş açmış.

Maalesef şimdi de Türkiye’de bize sığınmış mazlum ve mağdur insanlara karşı düşmanlık körükleyen tipler belirdi. Diyelim bunlardan biri haddini aşan küstahlık mı yaptı hemen sosyal medyada ve diğer yayın organlarında tahrik edici bir tarzda verilerek onların tümüne karşı önyargı ve nefret oluşturuluyor.

Zaten devletimiz de bu konuda hassas davranıyor ve problem çıkaran, asayişi bozan mülteciler hakkında işlem başlatarak sınır dışı ediyor.

İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu:

“Göç hep vardı. İnsanlık tarihi boyunca vardı. Taş kalpliler anlamaz, göç hep acıydı, hep hüzünlüydü, göç hep ağıtlar yaktırdı, şiirler yazdırdı. Ama belki tarihte ilk kez; medeniyetin güya en gelişmiş olduğu bir çağda göç meselesi, tarihin hiç görmediği kadar büyük ve küresel bir krize dönüştü.

Göç yollarının taşlarını, Batı emperyalizmi döşedi. Ama kriz başlayınca da ilk kaçanlar onlar oldu. Botların kurşunlandığını mı görmedik. Sahile vuran bebek cesetleri mi görmedik. İnsanların çırılçıplak soyulup donup ölsünler diye Meriç Nehri'ne bırakılmasını mı görmedik. Limanlara yanaştırılmayıp Akdeniz'de serseri mayın gibi gezen göçmen gemilerini mi görmedik.

Batılı gazeteci kadınların bile mültecileri tekmelediği insanlık dışı sahneler mi görmedik. Hepsini gördük. Batı, o süslü medeniyet maskesini, göç meselesinde çıkarmıştır. Tıpkı terörde çıkardığı gibi. Tıpkı uyuşturucuda çıkardığı gibi.Tıpkı salgında ve küresel krizlerin tamamında çıkardığı gibi. Yıllarca bize insan hakları üzerinden ayar üstüne ayar verenlerin, maskesinin altında ne olduğunu, işte en son göç meselesiyle gördük. Hem bu tavırlarıyla gördük. Hem de Ukrayna meselesindeki halleriyle gördük” dedikten sonra şu sözleri eklemiş:

“Biz bugüne kadar tam 317 bin 98 kişiyi sınır dışı ettik. 2016'dan bugüne kadar 19 bin 336 Suriyelinin de asayiş sorunları sebebiyle ülkeden çıkışı sağlandı.”

Görüldüğü gibi gereken yapılıyor ve uyumsuzluk gösterenler geldikleri yere gönderiliyor. Ancak bazı muhalefet liderlerive bilhassaküçük bir partinin genel başkanı yabancı düşmanlığını körüklüyor. Adeta onlara nefret saçıyorlar.

Lütfen empati yapalım ve kesimler arasında düşmanlık ve nefret yaymayalım. Bu herkesin, insanlığın özellikle de ülkemizin zararınadır. Yoksa sözünü ettiğimiz ABD’li gibi vahşi tiplerin oluşmasına ve kışkırtılmalarına zemin hazırlamayalım.