Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı Devlet Başkanları Konseyi 10. Zirvesi'nde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında şunları kaydetti;
Başarılı şekilde tamamladıkları dönem başkanlıkları dolayısıyla değerli kardeşim Özbekistan Cumhurbaşkanı Sayın Mirziyoyev'e müteşekkiriz. Dönem başkanlığını devralan aziz kardeşim sayın Tokayev'e de gösterdiği müstesna misafirperverlik için şükranlarımı sunuyor, başarılar temenni ediyorum. Türk Dünyası Ali Nişanı ile taltif edeceğimiz kardeşim Mirziyoyev'e en kalbi tebriklerimi iletiyorum.
Türkiye'yi de ata yurdumuz olan Orta Asya'ya bağlayacakKüresel sınamalarla mücadelemizde en önemli gücümüz Türk dünyasının birlik, beraberlik ve dayanışmasıdır. Bu hakikati son dönemde karşılaştığımız pek çok hadisede gördük, görüyoruz. Can Azerbaycan vatan muharebesinin ardından Karabağ'da 30 yıldır süregelen işgale tamamen son verdi. Bu tarihi başarıdan büyük bir gurur ve sevinç duyuyoruz. Böylece bölgemizde kalıcı barışa bir adım daha yaklaşmış olduk. Açılan fırsat penceresinin değerlendirilmesi en büyük arzumuzdur. Ermenistan'ın Azerbaycan'a yönelik yükümlülüklerini yerine getirmesi mühimdir. Azerbaycan'ın batı bölgeleri ile Nahçıvan'ı birbirine bağlayacak ulaştırma hattının hayata geçirilmesi de büyük önem taşıyor. Hattın açılması tüm bölge ülkelerinin refahına ciddi katkı sağlayacağı gibi Türkiye'yi de ata yurdumuz olan Orta Asya'ya bağlayacaktır. Bu sürecin başarıyla tamamlanması için Türk dünyası olarak Azerbaycan'a olan desteğimizi sürdürmeliyiz.
10 uçak dolusu insani yardım malzemesini bölgeye sevk ettikKültür ve medeniyetimiz bizlere adaleti gözetmeyi, mazlumun elinden tutmayı, haksızlıklar karşısında susmayı tavsiye eder. Filistin'de tüm dünyanın gözleri önünde benzeri görülmemiş bir insanlık dramı yaşanıyor. Hastaneler, okullar, camiler, kiliseler, mülteci kampları bombalanıyor, masum çocuklar acımasızca katlediliyor. 7 Ekim'den beri şahit olduklarımızı mazur gösterecek, bu vahşeti anlatacak hiçbir kavram yoktur. Gazze'de tam 28 gündür insanlığa karşı suç işlenmektedir. Bu kriz ilk patlak verdiği andan itibaren Türkiye olarak ilkeli ve insani bir duruş benimsedik. Önceliğimizin insani ateşkesin süratle tesis edilmesidir. Müslüman, Hristiyan veya Yahudi fark etmeksizin herkesin güvenliğini garanti altına alacak yeni mekanizmalar üzerinde de çalışıyoruz. Uluslararası barış konferansı için zemin oluşturma çabalarımız sürüyor. Şimdiye kadar 10 uçak dolusu insani yardım malzemesini bölgeye sevk ettik. Sahada şartlar elverdikçe yenilerini göndermeye devam edeceğiz. Türk dünyası olarak birlik ve beraberlik içinde hareket etmemiz önce ateşkese sonrasında da kalıcı barışa giden yolu kolaylaştıracaktır.
Türk Devletleri Teşkilatı olarak sergileyeceğimiz duruş da diğer kuruluşlara örnek teşkil edecektir. Rusya-Ukrayna savaşının enerji, gıda, ulaştırma gibi alanlardaki yansımaları tüm dünyayı olumsuz etkiliyor. Adil barışın tesisi yönündeki gayretlerimizi sürdüreceğiz. Afganistan'da sürdürülebilir barışın ve istikrarın tesisi Orta Asya'nın ötesinde tüm kıtada kalıcı güvenlik ve refaha hizmet edecektir. Türk Devletleri Teşkilatı üyeleri olarak Afganistan'daki mevcut yönetime eşgüdüm içerisinde vereceğimiz mesajlar bu bakımdan önemlidir.
6 Şubat'ta yaşadığımız asrın felaketi depremlerin akabinde sergilediğiniz dayanışmayı unutmamız mümkün değildir. 16 Mart'ta Ankara'da düzenlediğimiz olağanüstü zirvede tüm dünya bu dayanışmaya şahit olmuştur. Ankara'da aldığımız kararla Türk Devletleri Teşkilatı sivil koruma mekanizmasının kurulması için önemli bir adım atmıştık. Gerekli süreçleri bir an önce tamamlayarak mekanizmanın hayata geçirilmesinde fayda görüyoruz. Türkiye, teşkilatımızın bugüne kadar elde ettiği başarıların devamı için gayretlerine devam ediyor. Nahçıvan Anlaşması'nda değişiklik yapılmasına ilişkin protokol meclisimiz tarafından Türk Devletleri İşbirliği Günü olan 3 Ekim tarihinde kabul edildi. 1 Kasım itibarıyla protokolün iç onay sürecini tamamladık. Tüm üye ülkelerin protokolün bir an evvel hayata geçirilmesi için gerekli adımları atmaya davet ediyorum. Başta ticaret ve ekonomi, enerji ve ulaştırma olmak üzere muhtelif iş birliği alanlarında mevcut potansiyelimiz bize çok daha fazlasını Vaad ediyor.
Ankara'daki olağanüstü zirvede kuruluş anlaşmasını imzaladığımız İstanbul merkezli Türk Yatırım Fonu'nun faaliyetlerine bir an evvel başlamasını istiyoruz. Bununla ilgili anlaşma da önceki gün parlamentomuzda kabul edildi. Mega enerji ve ulaşım alt yapısı projeleri Türk Devletleri arasında her zaman temel ve önemli bir iş birliği alanı oldu. Bakü-Tiflis-Ceyhan ham petrol boru hattı Bakü-Tiflis-Erzurum doğalgaz boru hattı ve Trans Anadolu boru hattı bunun somut örnekleridir. Hazar doğalgazının Türkiye'ye ve Avrupa'ya taşınması hem Türk devletlerinin refahına hem de Avrupa'nın enerji güvenliğine katkı yapacaktır.