Darbe barışa indirildi

Cemil Bayık'ın, Erbakan'ın 1996'da Kürt sorununun çözümü için adım attığını, ancak bu girişimin 28 Şubat müdahalesiyle engellendiğini doğrulayan bir açıklamada Fethullah Erbaş'tan geldi.RP Van eski Milletvekili Fethullah Erbaş, "28 Şubat olmasa çözüm olmuştu" dedi. Bugün devam eden çözüm sürecinin iyi şekilde yürüdüğünü belirten Erbaş,"Eğer darbe olmazsa ki inşallah olmayacak, derin devlet engellenirse sorun kökten çözülecek. Barışa çok yakın

KENAN ADEM KIZILAĞIL/ ANKARA

Cemil Bayık'ın, Erbakan'ın 1996'da Kürt sorununun çözümü için adım attığını, ancak bu girişimin 28 Şubat müdahalesiyle engellendiğini doğrulayan bir açıklamada Fethullah Erbaş'tan geldi.

Bölgenin ileri gelen kanaat önderlerinden ve eski Refah Partisi (RP) Van Milletvekili Fethullah Erbaş, RP eski Genel Başkanı Erbakan Hoca döneminde terör sorunun çözümü için PKK ile yapılan görüşmeleri Milat'a anlattı. Erbaş, o dönem yapılan görüşmeler sonucunda çözüm için önemli adımlar atıldığını, ancak çözümün 28 Şubat süreci ile bitirildiğini söyledi. Erbaş ayrıca, bugün devam eden sürecin iyi şekilde devam ettiğini, sorunun çözümü için uygun ortamın sağlandığını, eğer darbecilere fırsat verilmezse sorunun kökten çözüleceğini ifade etti. Erbaş,"Eğer darbe olmazsa ki inşallah olmayacak, derin devlet engellenirse sorun kökten çözülecek. Barışa çok yakınız" dedi.

'Silahlar gömülecek, ülke dışına çıkılacak'

Cuntanın ve dış güçlerin müdahalesi ile yürütülen barış sürecinin bitirildiğini belirten Erbaş, "Sorunun çözümü için belli bir noktaya gelinmişti. O dönem Abdullah Öcalan'ı kontrol altında tutan Suriye'deki El Muhaberat örgütü ile MİT arasında görüşmeler yapılıyordu. PKK silahlarını bırakarak, Türkiye'yi terk edeceği noktasında anlaşmaya varıldı. Barış süreci tam rayına oturacaktı ki birileri düğmeye bastı" dedi.

Darbe süreci bitirdi

Milli Görüş Lideri merhum Erbakan Hocanın bir dizi ülke ile görüşme içerisinde olduğunu, sorunun çözümü için bütün var gücüyle mücadele ettiğini aktaran Erbaş, "Hoca ümmetin birbirini öldürmesini kabul edemiyordu. Kandan nemalanlar çözümün sağlanmasına fırsat vermedi. Hoca'nın sorunun çözeceğinden emin olanlar, süreci durdurmak için darbeyi yaptı. Eğer süreç devam etseydi, 40 bin insan ölmezdi" diye konuştu.

Gericilik yaftası ile darbe yapıldı

Süreç devam ederken gerici yaftasının yapıştırıldığını anlatan Erbaş, "Bugün devam eden süreçten daha hızlı ilerliyordu. O şartlar altında bile çok önemli yol kat edilmişti. Hocanın kararlı ve dik duruşu sorunu çözecekti. Ancak suni gündemler meydana getirildi. İktidarı yıpratma kampanyaları birçok kanattan sürdürüldü. Gerici yaftası ile darbeye zemin hazırlandı. Sonuçta darbe yapıldı ve bütün emekler suya düştü. Bugün aynı yaftalara Başbakan'a yapılmak isteniyor. Bu oyun görülmeli" şeklinde konuştu.

Çözüm şeffaf ilerliyor

Çözüm sürecinin şeffaf bir şekilde ilerlediğinin altını çizen Erbaş, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Karşılıklı talepler dile getirilirken, bunlar kamuoyu ile direk paylaşılıyor. Öcalan BDP ve avukatları aracılığı ile konuşabiliyor. Bu gelişmeler elbette önemli. Çünkü Erbakan hoca döneminde böyle bir imkan yoktu. Öcalan dışarıda olduğu için farklı mecralar tarafından yönlendiriliyordu. Şimdi durum çok farklıu2026 Bu ortamda çözümün yapılması için tarafların taleplerini doğru şekilde aktarması gerekiyor."

Gezi'deki kendine liberaller

Erbaş, Gezi Parkı olayları irdelendiği zaman, normal giden bir ekonominin baltalanmak istendiğini, organizatörlerin ise liberaller olduğunu vurguladı. Erbaş, şu şekilde devam etti: "Olayları bir noktada durdurdular. Çünkü Lozan'dan günümüze gelen Türkiye'nin petrol anlaşmalarındaki gelişmelerdi. Hükümete baskı yapılarak, köşeye sıkıştırılmak istendi. Çıkan petrolün yüzde 92'sini çıkaran şirket, yüzde 8'ni ise devlet alsın diye hükümete baskı yapıldı. Kanun çıkarılması istendi, ancak bu plan tutmadı. İç ve dış sermaye çevreleri Türkiye'yi huzursuz ederek, menfaat kazanmak" dedi.