'Diyabetik Ayak' raporu yayımlandı

Prof. Dr. Saltoğlu, 'Bu rapordan beklentimiz ülkemizde diyabetik ayak hasta yönetiminde; koruma, tanı ve tedavi standartını oluşturmaya katkı sağlamaktır.' dedi.

Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği'nin (KLİMİK) hazırladığı ''Diu0307yabetiu0307k Ayak'' raporu açıklandı.

Hilton Oteli'nde ''Diyabet Ayak'' sempozyumunun açılışında konuşan KLİMİK Derneğiu0307 Diu0307yabetiu0307k Ayak iu0307nfeksiu0307yonları Çalışma Grubu Başkanı Cerrahpaşa Tıp Fakültesiu0307 Öğretiu0307m Üyesiu0307 Prof. Dr. Neşe Saltoğlu, raporun diyabetik ayakların kurtulması için sağlık personeline rehber olması için önem taşıdığını kaydetti.

Raporun "diyabetik ayak" konusunda Türkiye'de yayınlanmış ilk multidisipliner çalışma olduğunu vurgulayan Saltoğlu, hastalara en iyi hizmeti sunabilmek, hastanın yaşam kalitesini yükseltmek, oluşan komplikasyonları, ayak amputasyonlarını (kaybını) azaltmak, diyabetik ayağın yol açtığı kişisel, toplumsal sorunları ve ekonomik maliyeti azaltmanın da önemli önemli olduğunu söyledi.

''Hasta her gün ayaklarını kontrol etmelidir"

Saltoğlu, Türk KLİMİK Derneği'nin, Diyabetik Ayak Çalışma Grubu öncülüğünde konuyla ilgili diğer 12 derneğin katılımı ve Sağlık Bakanlığı'nın desteği ile bir Ulusal Uzlaşı Raporu çalışmasına 2013 yılında başlandığını ifade ederek, "Hastaların klinik önceliklerine göre güncel tanısı, tedavisi ve önlenmesinde yapılması gereken işlemleri, öncelik sırası ve uygunluğunu belirlemek burada esas alınmıştır. Bu rapordan beklentimiz ülkemizde diyabetik ayak hasta yönetiminde; koruma, tanı ve tedavi standartını oluşturmaya katkı sağlamaktır. Dileğimiz diyabetik ayak takibi konusunda hekimlere ve diğer sağlık personeline yol gösterici olmasıdır, içeriğinde yer alan çok sayıda soru ve yanıtı ile tanı, tedavi ve önleme hakkında hastaya en etkili, yararlı olabilecek seçimler hakkında ışık tutması, farkındalık oluşturmaktır.'' dedi.

Düzenli ayak kontrolünün önemine de değinen Saltoğlu, ''Hasta her gün ayaklarını kontrol etmelidir. Aile hekimine gitmeli, periyodik olarak ayak muayenesi en azından yılda iki kez yapılmalıdır. Yara var ise de hemen hekime başvurmalıdır. Yara bakımı için uygun günlük pansuman yapılmalıdır. Enfeksiyon var ise yaranın şiddetine göre antibiyotik tedavisi tablet şeklinde ya da enfeksiyon şiddetli ise damar yolu ile başlanmalıdır. Ayakta kötü kokulu, kötü görünümlü siyah nekrotik görünümlü alanlar var ise hızla debridman (enfekte alanın ortadan kaldırma) işlemi yapılmalı, yara kültürü alınmalı, hastanın tedavisi planlanmalıdır.'' şeklinde konuştu.

"Diyabetik Ayak" raporu

Sempozyumda açıklanan raporda, günümüzde diyabet sıklığı ve yarattığı sorunlar nedeniyle tüm dünyada önemi gittikçe artan bir hastalık olduğuna dikkat çekilerek, şu ifadelere yer verildi:

"Yaşam tarzındaki hızlı değişim ile birlikte gelişmiş ve gelişmekte olan toplumların tümünde özellikle tip 2 diyabet hasta sayısı giderek artmakta. 2013 yılı itibari ile dünyadaki diyabetli birey sayısı 382 milyon iken bu sayının 2035 yılında yüzde 55 oranında artarak 592 milyona ulaşacağı belirtiliyor. Türkiye'de yapılan bir çalışmada 2011 yılı itibarıyla, diyabeti olan hasta sayısı 1998'den itibaren yaklaşık iki kat artmış ve yüzde 13.7'ye ulaşmıştır. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Medula Sistemi kayıtlarına göre diyabeti olan 5 milyon 218 bin hasta vardır. Bunların bir milyondan fazlasında diyabetik ayak yarası, 500 bininde de diyabetik ayak enfeksiyonu bulunduğu söylenebilir.''