Garibanın ahı yakar

İBB’nin CHP’li yönetimi tarafından işten atılan mağdur emekçiler, yaklaşık beş aydır çektiklerini Milat’a anlattı. Evine ekmek götüremeyen, çocuklarının ihtiyaçlarını karşılayamayan işsiz babalar İBB önünde gözyaşı döküyor. Bu zulme bir son verilmesini istiyorlar.

HABER: ÖZLEM DOĞAN

Yerel seçimlerden sonra İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin başına geçen CHP’li Ekrem İmamoğlu tarafından İBB’ye bağlı iştiraklerdeki işlerinden atılan emekçilerin mağduriyeti sürüyor. Saraçhane'deki belediye binası önünde eylemlerini sürdüren mağdur işçiler yağmur, kar, soğuk demeden bekliyor, işlerini geri istiyorlar. İBB önünde bekleyen mağdur emekçilerle içinde bulundukları durumu ve geçen süreç içerisinde yaşadıklarını konuştuk.

Oğlumun geleceğini çaldılar

İBB’de güvenlik görevlisi olarak çalışırken işten çıkarılan Veysel Kılan, “Bir SMS’le işten atıldığımdan beri işsizim. Liseye giden oğlumu dershaneye gönderemedim. İşsizim diye benden para isteyip yük olmamak için oğlum sabah 5’te kalkıp 7:30’a kadar simit satıyor. Sonra okula gidiyor. Öğretmenlerine durumunu sorduğumda ‘Oğlunuz saat 15’ten sonra okulda uyuyor’ diyorlar. Benim çocuğumun geleceğini çaldılar. Ona iyi bir eğitim aldıramadım. Bunun vebalini nasıl ödeyecek ve hesabını nasıl verecekler” dedi.

İmamoğlu bizi görmemek için arka kapıdan giriyor

Seslerini tüm Türkiye duyduğu halde Kemal Kılıçdaroğlu’yla Ekrem İmamoğlu’nun kulak tıkadığını ifade eden Kılan, “Ekrem İmamoğlu sadece 57. gün belediyeye ön kapıdan girdi. Bir de Ali Koç’u karşılamak için ön kapıya çıktı. Bizi görmemek için arka kapıdan girip çıktığını düşünüyorum. Bir kez olsun yanımıza gelip derdimizi sormadı. Bir köpek kapısında dursa insan aç mı tok mu diye düşünüp ilgilenir. Fayton eylemi olur olmaz hemen ilgilendiler, çadır verdiler. Biz ise burada yağmur ve soğukta bekliyoruz. Ben Kabataş’ta görev yapıyordum. Sırf turistlere yardımcı olabilmek için İngilizce öğreniyordum. Biz işten atılmayı hak edecek ne yaptık? İşimizi dört dörtlük yaptığımız için mi cezalandırılıyoruz? Çalışkanlığımızın mükâfatı bir mesajla işimize son verilmesi oldu” diye konuştu.

Açlık grevi kararı aldım

Aylardır süren işsizlik yüzünden açlık grevine başlamaya karar verdiğini vurgulayan Kılan, “Benim babam ayın 30’unda vefat etti. Son anlarında babamın yanında olamadım, onun ilacını alamadım. Belki bugün yarın işe geri alırlar diye bir umut hep bekledim. Babam ahirete göçtü, ona hasret kaldım o da bana hasret gitti” ifadelerini kullandı.

Namus sözü verenler tarafından kandırıldık

İSTAÇ’ta çalışırken mesajla işten çıkarılan Adem Döngel şöyle konuştu: “İşimizi layıkıyla yaparken SMS’le işimizden atıldık. Buraya gelip gidenler oluyor. ‘Sizi işinizden atmayacağız’ diyenler tarafından çocuk gibi kandırıldık. İstanbul Büyükşehir Belediyesi önünde bir umut sürekli bekliyoruz. Gözlerinde hiçbir değerimiz yok.”

Mazluma zulmeden cezasını Allah’tan bulur

Ağustos 2019’da İBB’deki işine son verildiğini söyleyen mağdur emekçi Sadi Muslu, “İSPER’de engelliler bölümünde şoför olarak çalışıyordum. Ekrem İmamoğlu iki seçim arası işe alınanların çıkarıldığını söyledi ama bu doğru değil. Biz imanlı, ihlaslı Müslümanlar olarak bu başımıza geleni bir sınav olarak görüyoruz. Sabrederek bekleyeceğiz. Mazluma zulmeden zalimler de cezasını Allah’tan bulacaktır. Bizler her halimize şükrediyoruz. Fakat biz ailemize bir ekmek parası dahi götüremiyoruz. Burada yapılan bir zulümdür” şeklinde konuştu.

Burada babaların gözyaşlarına şahit oluyoruz

CHP’li yönetim tarafından İSTAÇ’taki görevine son verilen Şevki Selim Yılmaz yaşadıklarını şöyle dile getirdi: “Biz ekmeğimizin peşindeyiz. Hepimiz zor durumdayız. Daha bugün bir abimiz çocuğunun ihtiyacını karşılayamadığı için burada ağladı. Bunlar bir son bulmalı. CHP’nin genel başkanı ve belediye başkanı namus sözü verdikleri halde ekmeğimizle oynadı.”

CHP fakir insanları işten attı

İSGÜVEN’e bağlı olarak park ve bahçelerde çalışan Ayşe Özer, “Çok üzücü ve onur kırıcı bir şekilde işten çıkarıldık. Aylardır burada eylem yapanların çoğu anne baba; evlat sahibi. Ev kirası, faturalar, çocukların ihtiyaçları, sağlık sorunları, yol parası kısaca birçok giderimiz var ve bunları karşılayamıyoruz. Cebinde beş kuruş parası olmayan fakir insanları işten attılar. Birileri bu zulme dur demeli. Yağmurda, soğukta burada sabahlıyoruz. Çok üşüdüğümüz için yanan ateşi biraz alevlendirsek belediye hemen şikâyetçi oluyor. Geçtiğimiz günlerde karşıdaki parkta eylem yapan hayvan hakları savunucularına İBB ısıtıcıdan yemeğe tüm imkânları sağlandı. Bizim bir çadır kurmamıza bile izin verilmedi. CHP’li yönetim beş aydır burada ne çektiğimizi dahi gelip dinlemedi” dedi.