Katliam Sisi'nin çağrısının ardından geldi

Mısır'da demokrasi yanlısı göstericilere yönelik katliam, Mısır Savunma Bakanı Sisi'nin halka 'Terörizm ve şiddete karşı gösteriler yapın' çağrısının ardından geldi.
Mısır medyası Savunma Bakanı ve Genelkurmay Başkanı Abdulfettah Sisi'nin çağrısını desteklemek için göstericileri meydanlara davet ederken, kamu kurumları ve işçi sendikaları da katılımın artması için çaba gösterdi.
Dünkü darbe yanlısı gösterileri "Halk Sisi'ye terörle mücadele yetkisi verdi" diye yorumlayan Mısır basını, güvenlik güçlerinin Rabiatul Adeviyye Meydanı'nda göstericilere ateş açmasını teröre karşı müdahale olarak gördü.
Halktan istediği terörle mücadele yetkisinin dün yapılan gösterilerle Sisi'ye verildiğini iddia eden Mısır medyası, bugün "Teröristlere vur emri" başlığını kullandı. Müdahalenin propaganda alt yapısı medya tarafından hazırlanırken, ilk katliam denemesi İskenderiye'de yaşandı.
Akşam saatlerinde Kaid el-İbrahim Camisi'nde teravih namazı için giden darbe karşıtı göstericilerin etrafı suç grupları tarafından sarıldı.
Çoğu kadın ve çocuk olan kişiler, camide uzun süre mahsur kaldı. Camide bulunan kişilere yönelik saldırıda 7 kişi hayatını kaybetti, 200 kişi yaralandı.
Tahrir Meydanı'nda havai fişekli darbe kutlamaları gerçekleştirilirken, Mısır polisi "Baltacı" diye tabir edilen suç gruplarıyla Rabiatul Adeviyye Meydanı çevresinde konuşlandı.
Polis, gece geç saatlerde önce El-Ezher Üniversitesi'nin Nasır City'de bulunan kampusu önünde oturma eylemi yapan göstericilere gaz atarak müdahale etti.
Meydandaki göstericiler, bunun bir sınama olduğu, polisin kendilerini meydandan ayrılmaya zorladığı şeklinde yorumladı.
İlerleyen saatlerde müdahalenin meydana olduğu anlaşıldı. 7 saatten daha uzun süren müdahale sırasında açılan ateşte 200 kişi hayatını kaybederken, 4 bin 500 gösterici yaralandı.
Rabiatul Adeviyye Meydanı'na açılan caddelerin tümüne yerleşen polis, meydanın giriş ve çıkışlarını tuttu. Saldırı sırasında meydana, ambulans ve gönüllü doktorların girmesine izin verilmedi.
Meydanda sık sık kan anonsu yapılırken, gönüllü doktorlar meydana çağırıldı.
Sabaha kadar süren saldırıların bilançosu gün ağarınca ortaya çıktı. Meydanda kurulan seyyar hastanenin morgunda bekletilen cenazelerin büyük kısmı ailelerine teslim edildi.
Mısır İçişleri Bakanı Muhammed İbrahim, göstericilere hiç bir şekilde müdahale etmediklerini, silahlı bir çok Müslüman Kardeşler üyesinin gözaltına alındığını ileri sürerek, katliamın kendileri tarafından gerçekleştirilmediğini savundu.
Rabiatul Adeviyye Meydanı'nı kana bulayan saldırıların ardından meydanda oldukça dramatik sahneler yaşanıyor.
Cenazeleri almak üzere meydana gelenler, "Yakınlarımız sadece gösteri yaptığı için katledildi. Halka göz dağı vermek için masum insanlar öldürüldü" şeklinde konuştular.
Uluslararası insan hakları örgütleri davet edilmişti
Mısır'da dün yaşanan darbe karşıtı ve destekçisi gösteriler için Hürriyet ve Adalet Partisi, uluslararası insan hakları örgütlerini her iki tarafın gösterisine katılmayı ve ihlalleri tespit etmeye davet etmişti.
Bu davetin söz konusu kurulaşlardan bir yankı bulmadığı bildirilirken, Rabiatul Adeviyye Meydanı'nda bulunan az sayıdaki hukukçu, katliamı dünya kamoyunun gündemine ve uluslararası mahkemelere taşımaya hazırlanıyor.
Seyyar hastanede tıbbi malzeme sıkıntısı çekiliyor
Halen yaralıların bulunduğu Rabiatul Adeviyye Meydanı'nda bulunan seyyar hastanede ise hem tıbbi malzeme hem de doktor sıkıntısı yaşanıyor.
AA muhabirinin telefon ile ulaştığı doktor Muhammed Haşim, en basit ağrı kesicilerden dahi mahrum olduklarını belirterek, "Cerrahi müdahale edecek malzememiz, kalmadı denecek kadar az. Gönüllü meslektaşlarımızı meydana bekliyoruz. Kısa zamanda tıbbi malzeme edinmemiz gerekiyor" ifadesini kullandı.
Göstericilerin büyük bir bölümünün kafalarına ateş edilmek suretiyle hayatlarını kaybettiğini vurgulayan Haşim, meydanda çalışma koşullarının çok zor olduğunu, buna rağmen asla meydandan ayrılmayı düşünmediklerini söyledi.