Medya kursu yeni öğrencilerini bekliyor!

Yazı, Editörlük ve Medya Kursu hakkında önemli bilgiler veren Yazar Mehmet Nuri Yardım, ''Eskiden kitabımı redakte etmeden yayınevine gönderiyordum. Şimdi kitabıma son hâlini ben veriyorum'' dedi.

Münevver Kabaoğlu

Yazı, Editörlük ve Medya Kursu’ndan mezun olan öğrenciler, belgeleri şairler ve yazarların elinden aldı. Yazar Mehmet Nuri Yardım’ın yönetiminde TEDEV’de düzenlenen kursta katılımcıların çoğunlukla genç yaşta olması dikkat çekti.

Biz de, kurs ücretinden kursa kimlerin katılacağına kadar merak edilen detayları yazar ve eğitmen Mehmet Nuri Yardım’a sorduk.

Uzun yıllardan beri Yazı Editörlük ve Medya Kursu’nu düzenliyorsunuz. Kursa katılım sağlayan adaylar nasıl bir eğitim alacak? Neler öğrenecekler?

Biz burada kursa katılan öğrencilerimizle âdeta sohbet ediyoruz. Evet ders kitabımız olan Yazı Masası’ndaki 45 ayrı türü işliyoruz, ama bunu hatıralar, anekdotlar, intibalar eşliğinde ele alıyoruz. Dolayısıyla katılımcılar sıkılmadan bu derslere devam ediyor. Zaten 15 yıldan beri başta İstanbul ve civar illerde olmak üzere bu kursun devam etmesi bunu gösteriyor. Şiir, hikâye, deneme, roman, makale, masal, mektup, tiyatro eseri gibi konular ele alınırken basın mesleğimizin önemli alanları olan habercilik, köşe yazarlığı, araştırmacılık ve röportaj yazarlığı da ihmal edilmiyor. Ayrıca editörlük bölümümüz var. Burada da yayınevi editörlüğünü, dergi editörlüğünü, gazete editörlüğünü, radyo ve televizyon programcılığını önemsiyoruz. Çünkü kursa devam edenlerin bir amacı da daha sonra belli bir alanda çalışmak, meslek sahibi olmak. Şükürler olsun kursumuza devam ettikten sonra gazete ve televizyonlarda çalışanlar da var, dergi çıkaranlar da…

Yayınevlerinde editörlük yapmaya başlayan öğrencilerimizi görünce şüphesiz çok seviniyorum. Demek ki emekler boşa gitmiyor diye düşünüyorum. Kardeşlerimiz belli bir iş imkânına kavuşuyor ve maişetini bir şekilde çıkarmaya başlıyor. Bu da şüphesiz insanı huzurlu kılan bir gelişme. Tabii kursa devam etmenin yanı sıra bu ilginin hep devam etmesi gerekiyor. Temel işimiz okumak ve yazmak. Öncelikle bol bol okumak…

YAZARLAR BİLE İŞİNİ KENDİ GÖRMEYE BAŞLIYOR

Eğitimleriniz kimlere hitap ediyor?

Bu konuda hiç sınır yok. Yazı, Editörlük ve Medya Kursu’muz herkese hitap ediyor. Ayırım yapamayız. Hani “yediden yetmişe…” denir ya… Elbette yedi yaşındaki bir çocuğun bu kursa katılması mümkün değil ama 15-16 yaşlarında öğrencilerimiz oluyor. Yani liseye devam eden talebelerimiz var. Ve çok yararlandıklarını söylüyorlar. Zira onların da kompozisyon, edebiyat, tarih dersleri var. Bir de seçmeli olarak medya okur-yazarlığı eklendi son yıllarda. Yaşı 70 civarında olan büyüklerimiz de katılıyor derslere. Hatta ötesini söyleyeyim, daha önce kitapları yayımlanmış olan bazı şair ve yazar dostlarımız da iştirak etmeye başladı. Yazı yazma konusundaki teknik eksikliklerini tamamlıyorlar ve çok mutlu oluyorlar. Hatta bazıları şöyle diyorlar:

“Eskiden kitabımı redakte etmeden yayınevine gönderiyordum. Orada inceleniyordu. Şimdi bu kursa katıldıktan sonra, kitabıma son hâlini ben veriyor, ondan sonra yayıncıya ulaştırıyorum. Daha iyi sonuç almaya başladım. Zira dosyayı eksiksiz bir şekilde gördüklerinde yayınlama imkanı da artıyor kitabın” Dediğim gibi kursumuz edebiyata, okumaya, yazmaya, kitaba, genel olarak kültür sanat meselelerine, medeniyete ilgi duyan herkese hitap ediyor.

Devam edenler anlatılanlardan memnun kalıyorlar. Birçok öğrencimizin daha sonra dönüp teşekkür ettiklerine ve şöyle dediklerine şahit oldum:

“Hocam iyi ki bu kursa gelmişiz. Adını duymadığımız nice şair ve yazarı sayenizde tanıdık. Eserlerini merak edip okuduk. Çok istifade ettik. Yazma hevesimiz arttığı gibi okuma iştahımız ve hevesimiz de ziyadeleşti. İnşallah, bundan sonra öncelikle iyi bir okur oluruz. Ardından yazmaya devam ederiz.”

Yazar Mehmet Nuri Yardım

'SEMBOLİK ÜCRET VAR'

Katılım için herhangi bir ücret var mı?

Tabii kursları düzenleyen vakıflarımızın tensip ettiği makul bir ücret var. Ama inanın bu semboliktir. Herkesin rahatlıkla ödeyebileceği küçük bir miktardır. Asla ticari bir anlayış yok. Zaten böyle bir ücret olmayınca da kıymeti anlaşılmıyor. Nitekim bazı ücretsiz kurslar duyuyoruz. Kimse ilgi göstermiyor. Demek ki, küçük de olsa böyle emeklerin bir bedeli olmalıdır.

'TEVAZU İLE BAŞLIYORUZ'

Düzenlenen bu eğitimlerin sonucu olarak kitap yayımlayan öğrencileriniz var mı? Daha çok hangi alanda ürünleri çıktı?

Bu soru için de ayrıca teşekkür ederim. Şükürler olsun ki bu emeklerin karşılığını görüyoruz. Yani yetişen, iyi bir okuyucu, hatta yazar olan kardeşlerimizin varlığı bizi bahtiyar ediyor. Biz işe tevazu ile başlıyoruz. Kursa başlarken ilk derste şunu söylüyorum:

“Arkadaşlar önce mütevazı olacağız. Sakın şöyle düşünmeyiniz: ‘Ben üç ay kursa devam edip birinci sınıf yazar olayım.’ Böyle bir şey yok, bu mümkün değil. Yazı hayatı ömürlüktür, edebî çalışmalar uzun yıllara dayanır. Ben kendim için söyleyeyim. Nasip oldu 50-60 kitap yayınladım, hâlâ kendime yazar diyemiyorum. Siz de bu tevazu içinde başlarsanız, İnşallah iyi neticeler alırsınız. Sonuç itibariyle yazar olmak bir kaderdir. Her kitabın, her yazarın bir kaderi vardır. Kaderimize razı olacağız. Tevekkül sahibi olacağız. Devamlı ve disiplinli biçimde çalışırsanız elbette yazar da olursunuz, şair de… Gazeteci de olursunuz, yayıncı da… Yeter ki gayret kemerinizi bağlayın, sonra da ‘Bismillah’ deyip kalemi elinize alın. Olur, niçin olmasın? Bütün büyük yazarlar, şairler bu sebat, azim, kararlılıkla başarmış ve sevilen/sayılan kalem erbabı olmuşlardır.”

KURSU TAMAMLAYANLARA BELGE VERİLİYOR

Bu konuşmadan sonra kursiyerlerimizle derslerimize başlıyoruz. Dersler, aşkla, şevkle 12 hafta boyunca aralıksız sürüyor. Tabii haftada bir gün, iki saat. Toplamda 24 saat. Ama bu saatleri çok iyi değerlendiriyoruz. Yazı Masası’ndaki derslerimizi de işliyoruz, ödevlerimizi de yapıyoruz. Ve düzenlenen bir törenle kursumuzu tamamlıyoruz. Kursa düzenli gelenlere belge veriliyor. Bu merasimler de çok güzel, verimli ve anlamlı geçiyor. Usta edebiyatçılar ve yeni heveskârlar buluşuyor. Aralarında köprü oluyoruz. Tanınmış şair ve yazarlarımızı davet ediyoruz. Sağ olsunlar, kırmıyorlar. Gelip hem öğrencilerimize belgelerini veriyor, hem de bazı tavsiyelerde, öğütlerde bulunuyorlar. Bildiğiniz gibi bu dönemin mezuniyet törenini de 6 Ocak Cumartesi günü Türk Edebiyatı Vakfı’nda yaptık. Çok güzel geçti.

“SULTANAHMET SOHBETLERİ BAŞLIYOR”

Bir önceki dönemde öğrencilerimiz bir kitap hazırlamıştı. Adı da Yazı Mektebi’ydi. Ben o kitaba hiç müdahale etmedim. Tamamen öğrenciler hazırladılar. Yazıları topladılar ve Akıl Fikir Yayınları’ndan kitabı çıkardılar. İnşallah benzer çalışmalar bundan sonra da olacak. Bazı kurslarımızda öğrenciler için edebiyat dergisi hazırlanmaya başlandı. Esenler’de Esenlik adlı bir dergi hazırlanıyor şimdi. Törenden sonra öğrencilerle yaptığımız sohbette bazı kararlar aldık. Ayda bir toplanacağız ve istişareler yapacağız. Adını koyduk, grubumuzu kurduk. İsmi “Sultanahmet Sohbetleri.” Bu grupta eski ve yeni bütün kursiyerlerimiz olacak inşallah. Yani öğrencilerimizle irtibatı hiçbir zaman kesmiyoruz. Şükürler olsun 15 senedir kesmedik. İletişim hep devam etti. Bu da büyük bir berekete vesile oluyor. Şimdi öğrencilerimiz için kurduğumuz Bizimsemaver.com sitemiz var. Arkadaşlarımız edebî ürünlerini orada yayımlıyor. Siteyi başka gençler de takip ediyor. İyi olacak, İnşallah.

“Niyet hayr, akıbet hayr.”