Sıcak savaş İran için yıkım olur

ABD’nin İran’ın Ortadoğu operasyonlarının komutanı Kasım Süleymani’yi öldürmesi krizi tırmandırdı. Dünya İran’dan gelecek hamleye odaklanırken Milat’a konuşan uzmanlar, ABD ve İran arasında sıcak bir çatışma ihtimalinin mümkün olmadığını kaydetti.

KORAY TAŞDEMİR

ABD Irak Büyükelçiliği’nin İran destekli Haşdi Şabi milisleri tarafından basılmasının ardından harekete geçen ABD, Irak'ın başkenti Bağdat'ta havaalanına düzenlediği füze saldırısıyla İran Devrim Muhafızları Ordusu'na bağlı Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani ve İran yanlısı Haşdi Şabi örgütünün Başkan Yardımcısı Ebu Mehdi el-Mühendis'i öldürdü. İran’ın dini lideri Hamaney’in sağ kolu olarak bilinen Süleymani’nin öldürülmesinin ABD ve İran arasında yeni bir krize yol açacağı konuşulanlar arasında. İran intikam yeminleri ederken, ABD ise vatandaşlarından Irak'ı acilen terk etmelerini istedi. İran ve ABD arasında yaşanabilecek sıkıntıları ve etkilerini İran uzmanları ile konuştuk.

İran geri adım atacaktır

İran Araştırmaları Merkezi araştırmacısı ve Colombia Üniversitesi Misafir Öğretim Görevlisi Dr. İsmail Sarı, her iki ülke arasında kontrolü bir gerginliğin var olduğunu hatırlatarak, “Her iki taraf da savaşı göze alamayacağı varsayımı üzerinden gerginliği tırmandırıyordu. Özellikle İran gerginliği tırmandırıyordu” dedi. İran’ın ABD’nin sinir uçlarına dokunarak hata yaptığını ifade eden Sarı, “ABD’nin karşılık vermeyeceği varsayımıyla yanlış düşünüyor. Kasım Süleymani’nin öldürülmesi gösterdi ki bu doğru bir varsayım değil. O nedenle İran geri adım atacaktır. Uzun bir süre bekleyecektir bir sessizlik dönemi olacaktır; ufak, can kaybının olmadığı bir karşılık verecektir ve içeride bunu anlatacaktır” diye konuştu.

Sarı, bu olayın bir sıcak savaşa dönüşmesinin İran açısından rasyonel bir yaklaşım olmadığını ve eğer olursa İran için yıkım olacağının altını çizdi. İran’ın rasyonel bir devlet olduğunu sözlerine ekleyen Sarı, “Nihayetinde bunlar çılgın mollalar değil. Karşılarındaki büyük bir güç var bunu biliyorlar” dedi.

ABD sabretmeyeceğini gösterdi

27 Aralık Cuma günü Haşdi Şabi’nin Kerkük’te ABD üssüne 30 füzeyle yaptığı bir saldırıyla ABD uyruklu bir vatandaş ile 20’ye yakın personelin hayatını kaybettiğini ifade eden Sarı, ABD’nin saldırılara sabretmeyeceğinin mesajını verdiğini dile getirdi. Sarı, “Hemen akabinde de Haşdi Şabi Irak’ta bir örgütlenme ile ABD büyükelçiliğini işgal etmeye kalktı” diye konuştu.

Sinir uçlarına dokundular

Sarı, ABD tarihinde 1979 Tahran Büyükelçiliği baskınının olduğunu belirterek, bunun ABD açısından bir sendrom olduğunu vurguladı. Sarı, “ABD, böyle bir sendromu bir kez daha yaşamaya izin vermeyeceğini göstermiş oldu. Sadece Kasım Süleymani değil Haşdi Şabi’nin iki numaralı ismi Mehdi el Mühendisi de öldürüldü. İran, vekiller üzerinden yürüttüğü ve gerginliği artırdığı bu çatışmada, ABD’nin sinir uçlarına dokundu ve ABD karşılık vermeye başladı” ifadelerini kullandı.

Trump’tan azil sürecine yönelik hamle

İran Araştırmaları Merkezi araştırmacılarından İran uzmanı Rahimmullah Farzam ise Kasım Süleymani’ye ABD ve İsrail tarafından suikast düzenlenebileceğinin daha önce de gündeme geldiğini aktardı. Farzam, “Fakat İran’ın caydırıcılığı dikkate alınarak bunu yapmadılar. Ancak elçilik baskının sonra ABD ciddi bir tepki vermek istedi. Trump’ın da içeride durumu belli. Azil olma süreciyle baskı altında. Dikkatleri dış politikaya çevirmek için böyle bir hamle yaptı” dedi.

“2012 Libya’da Bingazi’de ABD büyükelçisi öldürülmüştü. ABD için bu çok ciddi bir travma” diyen Fazlam, “Trump da elçilik baskınından sonra yaptığı açıklamada ikinci bir Bingazi’nin yaşanmasına izin vermeyeceklerini söyledi. Dolayısıyla ABD’nin bu konuda hazırlıklı olduğunu söyleyebiliriz. Olası bir savaşa hazırlıklı olduklarını göstermiş oldular” diye konuştu.

Sıcak çatışma yaşanmaz

Fazlam, İran’ın şu ana kadar ABD’nin savaşabileceğine pek inanmadığından elçilik baskınına kadar ileri gidebildiğinin altını çizerek “İran şimdi intikam alacağını söylüyor ama bunun fiiliyata geçebileceğini düşünmüyorum. ABD geri adım atacak durumda değil, İran da bu tür konularda varlığına yönelik bir tehdit olduğu zaman çok pragmatist ve tavizkar olabiliyor. İran’ın sıcak bir çatışmaya gireceği kanaatinde değilim” dedi.