Bağımsız Kürdistan

0

"Kürdistan bağımsız olmasın" diyen, "yeni bir Türk devleti kurulmasın" demektedir.

"Yeni bir Türkiye kurulmasın, o topraklar Irak sınırları içinde Arap hakimiyeti altında kalsın" düşüncesini savunanlar, belli gerçekler üzerinden hareket ediyorlar kuşkusuz. Bu Kürdistan Kuzeye, Doğuya ve Batıya sıçrar korkusu, korku olmanın ötesinde ciddi bir olabilirliğe sahip. Hele İttihatçılar, Kemalistler bu korkuyu, yönetmek adına uzun yıllar topluma pompalamışsa… Kürt meselesini muhalefeti bastırmak için muthiş bir enstürüman olarak kullanmışsa...

Irak'taki Kurmançlar bağımsızlıklarını ilan ederse, biz Türkiye'deki Kurmançlar aynısını gerçekleştirmek için harekete geçermiyiz?

Tüm halklarda olduğu gibi Kürtler arasında da ayrılıkçı bir damar hep var olmuştur. Bununla birlikte Kürtler arasında Ortadoğu'da ve Mezopotamya'da birliktelikten yana olan güçlü bir damar da var, tıpkı bölgenin tüm diğer halklarında var olan damar gibi.

Birlikte yaşamak isteyen Türkler, Kürtler, Araplar, Farslar, Ermeniler, Gürcüler Çerkezler…

Ayrılmak isteyen Türkler, Kürtler, Araplar, Farslar, Ermeniler, Gürcüler, Çerkezler....

"Ayrılmak", "ayrılıkçı" kelimeleri korkutucu geliyor bir çoğumuz için.

Oysa ayrılıyorlar da nereye ayrılıyorlar?

Nereye gidecekler?

Dönüp dolaşacakları yer kürkçü dükkanı olmasa da...

Hakikatte bir yere gittiğimiz falan yok. Olduğumuz yerde patinaj yapıyoruz. Patinajın gürültüsü rahatsız verici o kadar.

Ortada büyük bir toprak parçası var ve bu toprak parçasında adına Türkler, Kürtler, Araplar, Farslar denen halklar devlet kurmak peşinde ve kim ne kurarsa kursun, adına ne derse desin bu toprak parçası bu dört ya da dört buçuk halka ait.

Beyler, İran bir Türk devletidir, ötesi var mı?

Bugün adına Türkiye denen topraklarda yüzyıllarca Farsça en yüksek yerlerde kullanılan dil oldu, İran'da Şah İsmail şiirlerini Türkçe yazarken, Osmanlı'da Yavuz Sultan Selim şiirlerini Farsça yazdı, ötesi var mı?

Türkiye bir Kürt devletidir, ötesi var mı? Irak Kürdistanı bir Türk devletidir, ötesi var mı?

Bu gerçekleri bir türlü kabul edip ona göre hareket edemeyen yöneticilerin, derin devletlerin, örgütlerin çapsızlığıdır içinde bulunduğumuz çıkmazın asıl sebebi.

Herşey bize kansız, çatışmasız, güle oynaya bölünmeyi ve Avrupa Birliği modeli ile birleşmeyi gösteriyor.

Irak'ta bir Kürdistan kurulmalı. Bu eninde sonunda kurulacak zaten, kaçarı yok.

Bu devletin adının Kürdistan olması, orasının bir Türk devleti olduğu gerçeğini değiştirmez.

Bu bizim kaderimiz.

PKK bile Türk yöneticiler tarafından yönetiliyor.

Ayrılıkçılığımız, etnikçiliğimiz bile işe yaramıyor.

Kaderimiz bu.

Türkiye'nin etnikçi partisi Milliyetçi Hareket Partisi'nin ismi bile Arapça. "Milliyet" Arapça, "Hareket" Arapça, "Parti" Fransızca.. "Fırka" olarak kalsa o da Arapça olacaktı.

Bu toprakların doğası bu.

Önemli olan kontrollü ayrılmalar ve birleşmeleri gerçekleştirebilmek.

Bu ordinary insanlarla, yöneticilerle yapılabilecek bir şey değil. Extraordinary insanlara ihtiyacımız var. Geniş bir ufka sahip, cesur adım atabilecek insanlar.

25 Eylül'de benim oyum "Kürdistanın bağımsızlığına evet". Fakat bu "evet" kesinlikle ayrılmak anlamına gelen bir "evet" değil. Birleşmek için "evet".

Mesut Barzani attığı adımları sağduyuyla atarsa, bölgenin birliği ve bütünlüğünün önemini unutmadan hareket ederse kazanır.

Umarım bağımsızlığını istediği Kürdistan'ın bir Türk devleti olduğu hakikatini unutmaz..

Tıpkı Türkiye'li yöneticilerin Türkiye'nin bir Kürt devleti olduğu gerçeğini unutmaması gerektiği gibi..

Şırnak'a Tıp Fakültesi

Uluslararası çetenin kontrolü altında tutmayı istediği alanlardan biri de tıp dünyası.

Dünyanın dört bir tarafında tıp fakültelerinin sayısını kısıtlı tutma peşindeler. Böylece bu sektörü manüpile etmede zorlanmayacaklar. Öğrenim süresi uzun tutularak (Kanada'da 8 yıl), dersler özellikle zorlaştırılarak alt ve orta sınıftan insanların bu alandan uzak durmaları sağlanıyor.

Bu döngüyü Küba kırmayı başardı. Her bin kişiye 6 doktorun düşmesiyle Monaco'dan sonra kişi başına düşen en çok doktorun olduğu bir ülke ve diğer ülkelere doktor ihraç ediyor Küba.

Herkesin bildiği gibi Türkiye'de yeni üniversitelerin kurulmasına karşı olan bir zümre var. Bunlara kalsa üniversite dediğin İstanbul, Ankara ve İzmir'de olur ve öyle herkesin çocuğu elini kolunu sallayarak giremez. Bir asırdır devleti yönetmekte olan oligarşinin bebelerinin çiftliği olmalıdır buralar... Dolayısıyla yönetici sınıfı da onlardan olmalı.

Neyse ki Erdoğan bu gerizekalılara kulak asacak bir lider değil.

"Tabela Üniversiteleri canım ne olacak" küçümsemelerine aldırış etmeden Türkiye'nin dört bir tarafını uluslararası standartlarda kampüslerle donattı.

Bu üniversiteler ilk başlarda kadro sıkıntısı çekebilir fakat bundan 10 sene sonra herbiri en gelişmiş üniversitelerle yarışacak seviyeye gelecektir.

Sivil hükümet karşı çıkmalara kulak asmadan her ile Tıp, Mimarlık ve Mühendislik fakülteleri açmalı. Küba'nın tıpta yaptığı devrimi yapmalı.

Söylenmezse eksik kalırdı

"Mîna ku naxwazim bibim xulam, naxwazim xwedî xulam jî bibim, ji demokrasîyê têgihîna min ev e.

"Uşak olmayı istemediğim gibi, uşak kullanmayı da sevmem, benim demokrasi anlayışım budur"

-Abraham Lincoln-