Cihad kimlere karşı yapılır ?

0

Cihad sadece kafirlere karşı yapılan bir eylem değildir. Bunun pek çok boyutu vardır. İşte, birr Müslümanın yaşam mücadelesinde cihad etmesi gereken bazı düşmanlar…

Nefse Karşı Cihad: İnsanı hakikat yolundan alıkoymaya götüren unsurlardan en güçlüsü nefsidir. Nefsin de değişik dereceleri vardır. Özellikle 'Nefsi Emmare', insana kötülüğü, yanlışı emreder. Kişiyi bu anlamda yönlendirmeye çalışır. İradesini Hakkın emrine veren insan, bu noktada güçlü olur ve yanlışa yönelmez. Ancak bununla baş etmek de kolay değildir. Çünkü nefsin bu çeşidi, tembelliği, kötülüğü, haramı güzel ve cazip kılar.

Bu yüzden Allah Resulü; Tirmizî'nin rivayet ettiği bir hadiste; "Gerçek mücahid, nefsiyle cihad edendir." [Tirmizi Fedailu'l-Cihad 2) buyurmaktadır.

Yine hadis olarak rivayet edilen bir hadiste, Allah Resulünün, Tebük seferi dönüşünde, "Küçük cihaddan büyük cihada dönüyoruz." Buyurduğu rivayet edilmektedir. Müslüman Kuran okuyarak, ibadet yaparak, dua ve zikir ederek, salih amellerde bulunarak nefsini yola getirir.

Şeytana Karşı Cihad: Biz Âdemoğlunun en büyük düşmanı şeytandır. Şeytan Hz. Âdem'in yaratıldığı andan itibaren, ona düşman kesilmiş, kendisini üstün görmüştür. Ve Rabbimizin yaratıcılığının azametine karşın, bir imtihan olarak Âdem'e secde etme emrini çiğnemesi üzerine, Allah'ın huzurundan kovulunca, bizlere Kıyamete kadar düşmanlık yapacağını söylemiştir. Bu süreçte Şeytan, hatasını anlayıp tevbe ederek suçunu affettirme yoluna gitmedi. Bilakis daha da azgınlaştı. Kendisine, kıyamete kadar meşgul olabileceği bir hedef seçti. Bu hedef, ilahi rahmetten uzaklaştırılmasına sebep olan insandı. Gönlünü intikam duyguları bürümüştü. Cüretkar bir eda ile bu duygularını Yüce Allah'a şöyle açıkladı: "Beni azdırdığın için yemin ederim ki, yeryüzünde kötülükleri onlara güzel göstereceğim ve onların hepsini saptıracağım." (Hicr 15/39)

Allah (cc) ise; onu huzurundan kovdu, Kıyamete kadar mühlet verdi ve ihlaslı kulların asla kendisine uymayacağını da belirtti. "Yerilmiş ve koğulmuş olarak defol. Yemin olsun ki, insanlardan sana kim uyarsa; sizin hepinizi Cehennem'e dolduracağım." (A'raf: 7/18) "Halis (ihlaslı) kullarım üzerinde senin bir nüfûzun olamaz. Ancak sana uyan sapıklar bunun dışındadır." (Hicr: 15/42)

Yüce Rabbimiz, pek çok ayette, Şeytanın bizi Hak yoldan saptırmak için değişik yollara başvurduğunu, onu dost edinmememizi belirtir. "Yeryüzündeki temiz ve helal şeylerden yiyin, şeytana ayak uydurmayın, zira o sizin için apaçık bir düşmandır. Muhakkak size kötülüğü, hayasızlığı, Allah'a karşı da bilmediğiniz şeyi söylemenizi emreder." (el-Bakara: 2/168-169)

Allah tarafından kıyametin kopmasına kadar kendisine mühlet verilen İblis, insana nasıl yaklaşacağını yemin ederek şöyle dillendiriyordu: "İblis: 'Beni azdırmana karşılık, and içerim ki, ben de onları (insanları) saptırmak için senin sırat-ı müstakimin/doğru yolunun üstünde tuzak kuracağım. Sonra elbette onlara önlerinden, arkalarından, sağlarından, sollarından sokulacağım ve sen, onların çoklarını şükredenlerden bulamayacaksın.' dedi." (A'raf: 7/16-17) Görüldüğü gibi şeytan bizi tüm cephelerimizle kuşatarak, her bir eğilimimizi kullanarak bizi kendi safına çekmeye çalışmaktadır. Bir müslüman, hayatının her safhasında Hz. Ömer misali bu azılı düşmanına ve onun insan yoldaşlarına kök söktürmeli, onu perişan etmelidir. İşte bu amaçla yaptığımız her türlü mücadele de bir nevi cihattır.

Kafir/Münafık/Fasıklarla Cihad: Müslümanların düşmanları olan ve her zaman ve zeminde onlara kötülük yapmayı kendilerine şiar edinen gayrı müslimlere karşı, Cenabı Allah gereken karşılığın verilmesini ister. Örnek olması bakımından birkaç ayete bakalım.

Dine dil uzatanlar: "Eğer antlaşmalarından sonra yeminlerini bozarlar ve dininize saldırırlarsa, küfrün önderlerine karşı savaşın. Çünkü onlar yeminleri olmayan adamlardır. (Onlara karşı savaşırsanız) umulur ki küfre son verirler." (Tevbe 9/12),

Antlaşmayı bozanlar: "Onlar, kendileriyle antlaşma yaptığın, sonra her defasında hiç çekinmeden ahitlerini bozan kimselerdir. Eğer savaşta onları yakalarsan, ibret almaları için onlar ile (onlara vereceğin ceza ile) arkalarında bulunan kimseleri de dağıt." (Enfal 8/56-57),

Zalimler: "Fitne tamamen yok edilinceye ve din (kulluk) de yalnız Allah için oluncaya kadar onlarla savaşın. Şayet vazgeçerlerse zalimlerden başkasına düşmanlık ve saldırı yoktur." (Bakara 2/193),

Münafıklar: "Ey Peygamber! Kafirlere ve münafıklara karşı cihad et, onlara karşı sert davran. Onların varacağı yer cehennemdir. O gidilecek yer ne de kötüdür!" (Tahrim 66/9),

Topyekûn savaş açmış olanlar: "Müşrikler nasıl sizinle topyekûn savaşıyorlarsa siz de onlara karşı topyekûn savaşın ve bilin ki Allah (kötülükten) sakınanlarla beraberdir." (Tevbe 9/36)

Bunları bırakıp, Müslümanlara karşı sözde cihad ettiğini sanan zavallılara yazıklar olsun.