'Ev Alma, Komşu Al'

0

Bayramlar, sosyal hareketin toplumun farklı kesimlerince birlikte yaşandığı topluma has özel günleridir. Bu bağlamda aile üyeleri, akrabalar ve komşular biri birlerini ziyaret ederler. Birlikteliğin, beraberliğin önemini sevgi ve saygı çerçevesi içinde ortay koyarlar. Bu yazımda bayram vesilesiyle, komşularımızın hayatımızdaki yeri ve önemi üzerine duracağım.

Komşuluk ilişkilerinin önemi

Komşu tabiri, birbirine bitişik veya yakın yerlerde yaşayanlar için kullanılır. Komşu olmanın doğurduğu birtakım hak ve görevlerin yanı sıra bunların sağlandığı ilişkiler düzeni bulunmaktadır. Bunlara genel olarak komşuluk veya komşuluk ilişkileri denilir.

Büyük şehirlerde yaşayan insanlar olarak komşuluk ilişkilerin zayıfladığından, birbirimizle görüşemediğimizden şikayet ederiz. Komşuluk ilişkileri nüfus artışıyla ters orantılı gitmekte, nüfus sayısının çoğalması, şehir yaşamında karşılaşılan zorluklar insanları adeta kalabalıklar içerisinde yalnızlaştırmaktadır. Geçim derdiyle gün boyu çalışmanın verdiği yorgunluğa bağlı olarak çalışan erkek ve kadınlar boş zamanlarını dinlenmeye ayırmakta böylece komşularla ilişkilere zaman kalmamaktadır.

Komşuluk ilişkileri, sosyal dayanışma açısından önemli olduğu gibi ailelerin ve toplumların mutluluk içinde yaşamaları açısından da önemlidir. Çünkü komşularımız bizlere ailemiz kadar yakın kişilerdir. Beklenmedik olaylar karşısında ihtiyaçlarımızı karşılamak ve gidermek için öncelikle aile ve komşularımıza yöneliriz. Komşularımız sıkıntının, acının, sevincin ve mutluluğun paylaşılmasında sosyal destek sağlarlar ve sosyal bünyeyi güçlendirirler.

Nisa Süresi 36 Ayeti kerimesinde Allah (c.c) Allah'a ibadet edin O'na hiçbir şeyi şirk koşmayın. Ana babaya iyilik edin; akrabaya, yetimlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yanınızdaki arkadaşa, yolda kalmışa ve sağ ellerinizin sahip olduğu kimselere de... Muhakkak ki Allah kibirli ve böbürlenen kimseyi sevmez. Diye buyurmuştur.

Bir atasözü olan " Ev alma, komşu al" sözü yaşanmış tecrübe süzgecinden geçerek komşunun önemini vurgular. Bir başka atasözümüzde de "Komşu komşunun külüne muhtaçtır", sözüyle komşuluk ilişkilerinin anlamını ve boyutlarını göstermek bakımından dikkat çekicidir.

Komşularımızla sevgi ve saygı odaklı iletişim!

İçinde yaşadığımız bölgede insan olarak, din ve dindarlık farkı, kültür ve bölge farkı gözetmeksizin bütün komşularımızla iyi ilişki, yardımlaşma ve dayanışma içinde olmalı, , maddi ve manevi zorluklarında yanında olmalı, hüzünleri kadar sevinç, mutlu anlarını paylaşmalı ve bayramlarda ziyaretine gitmeliyiz. Aynı dünyanın ayrı, birbirinden uzak ilişkiler yerine, komşularımızın dünyalarını tanımalı, anlamaya çalışılmalı, empatik iletişim yeteneği ile komşularımızla birlikte yaşam kültürü geliştirebilmeliyiz.

Bizim için kendi inandığımız şeyler ne kadar kıymetliyse, komşularımız için kendi inandıkları şeylerin de en az o kadar kıymetli olduğunu daha iyi kavrayabilmeliyiz.

Hızla değişim ve gelişimin yaşandığı şehir hayatında birbirlerini tanımayan, yeni yaşam kültürü oluşturan bireyler olarak; "ailelerimizden komşularımıza, grup içi ilişkilerden topluma, yeni bir hayat kültürü üretebilmeli" böylece hayatımızı daha anlamlı kılabiliriz.