Genel

ANKA 3'e yeni kabiliyetler! Türkiye sayılı ülkeler arasına girecek

Türkiye, ANKA-3 ile sınırlı sayıda ülkenin sahip olduğu bir kabiliyete ulaşarak cephe hattının gerisindeki önemli görevleri yerine getirebilecek ilk insansız tanker uçağına sahip ülkeler arasında yer alacak.

Türkiye, son yıllarda insansız hava platformları ve bu platformlar için geliştirdiği stratejilerle ön plana çıkarak kabiliyetlerini daha da ileriye taşımak için kararlılıkla çalışıyor.

Ülkemizin bugüne kadar ürettiği en değerli insansız hava araçlarından biri olan ANKA-3 pek çok özelliğiyle son derece zorlu görevleri üstlenebilecek bir platform. Geçtiğimiz günlerde ANKA-3’ün mimarları yeni bir açıklama yaptı ve söz konusu hava aracının ‘tanker uçak’ olarak da kullanılabileceğini söyledi.

Yakıt seviyesi menzili etkileyen en önemli faktörlerden biri. İşte bu noktada yakıt ikmal uçaklarının devreye girdiğini söyleyebiliriz. Tanker uçaklar barış döneminde ihtiyaç duyulan bölgede, savaş dönemindeyse genellikle cephe hattının gerisinde hedef uçağa yaklaşıyor ve sahip oldukları sistemlerle yakıt transferi yapıyor. Böylece savaş uçağı sahip olduğu menzil değerlerinin çok daha uzağında başarıyla görev icra edebiliyor.

ANKA-3’ün ‘ikmal uçağı olarak kullanılabilmesi’ daha da anlamlı oluyor. ANKA-3 görüntüsünden de anlaşıldığı üzere özel bir hava aracı. Sahip olduğu tasarımsal özellikler onun görünürlüğünü en aza indiriyor. ANKA-3’ün radar kesit alanı çok düşük. Bu sayede, savaş uçaklarına cephe hattının gerisi gibi aslında son derece riskli yerlerde dahi ikmal yapılabilmesinin önü açılıyor.

TUSAŞ imzalı ANKA-3 sadece Türkiye için bir ‘ilk’ olma özelliğini taşımıyor. Açık kaynaklardan elde edilen bilgilere göre dünyada bir insansız hava aracını ‘tanker uçak’ olarak kullanmak için çalışmalarını sürdüren ülke sayısı çok çok az.

Söz konusu ülkelerin ortaya koyduğu projelerin neredeyse tamamında ABD teknolojisi dikkat çekse de Türkiye, TUSAŞ mühendisleri sayesinde yerli/milli imkanlarla insansız bir havacını ‘ikmal yapabilecek noktaya’ getirmeyi planlıyor.

Mevcut gelişmeler ışığında kara, deniz ve hava fark etmeksizin harp sahasının yeni oyuncularının ‘insansız’ olacağı bir sır değil. İnsansız savaş uçaklarının öne çıkmaya başladığı bu süreçte onlara eşlik edecek tanker uçakların da insansız olması ve ANKA-3 gibi düşük radar izine sahip olmaları neredeyse zorunlu.

Sadece insansız savaş uçakları için değil 4.5 ya da 5. nesil olarak adlandırılan son derece gelişmiş savaş uçakları için de radar kesit alanı düşük olan insansız tanker uçakları çok değerli. ANKA-3’ün sofistike kabiliyetlerinin yanı sıra yakın gelecekte kazanması muhtemel ‘ikmal’ özelliğini de düşündüğümüzde Türkiye’nin dünyanın dört bir yanına ihraç edebileceği çok gelişmiş bir hava aracı ürettiğini söylemek yanlış olmaz.