Tarık Bin Ziyad İspanya'yı nasıl fethetti? Gemileri yakmak..
Tarık Bin Ziyad İspanya'yı fethetmek için gittiğinde ilk önce üzerinde gittikleri gemileri yaktırdı. Böylece artık geriye dönecekleri bir gemileri kalmadı. Askerlerine şu tarihi sözleri söyledi: "Arkanızda düşman gibi deniz, önünüzde deniz gibi düşman. Nereye kaçacaksınız? Vallahi sizin için ancak sadakat ve sabır kalmıştır." Ve İspanya fetih edildi
Tarık bin Ziyad , askerlerinin endişe duymaya başladığını fark eder. Bütün askerlerin yüksekçe bir tepeye çıkmasını emreder ve sahilde bıraktığı birkaç askere ise gemilerin yakılmasını söyler.Tarık b. Ziyad, askerleri ile birlikte bulunduğu tepeden gemilerin alev alev yanışını izlemiş. Durum karşısında ne yapacaklarını şaşıran askerlere dönüp, tarihe iz bırakan şu konuşmayı yapmıştır:
‘Ey mücahid kardeşlerim! Arkamızda deniz, önümüzde düşman var. Düşmana saldırmaktan başka hiçbir şeyimiz kalmadı. Bize ancak doğruluk ve sabır yaraşır. Şunu kesin olarak biliniz ki, bu yarım adada cimrilerin sofrasındaki yetimlerden daha yoksulsunuz! Düşmanınız ordu ve silâhları ile karşınıza çıkacak. Onların erzakı çoktur. Sizin ise kılıçlarınızdan başka yardımcınız ve düşmandan alacağınız erzaktan başka bir şeyiniz yoktur, ihtiyaç günleriniz uzar ve vazifenizi gerektiği gibi başaramazsanız; kendinize kıymış, karşı tarafın kalbine korku yerine, cesaret vermiş olursunuz.
Bu durumda vazifenizi yaparak, istemediğimiz kötü sonucu içinizden atınız, ölümü kolay gördüğünüz takdirde fırsattan faydalanabilirsiniz. Sizi, içinde bulunmadığım bir tehlikeye atmıyorum; bizzat kendim başlamadan, insanların canlarının en ucuz mal gibi gittiği savaşa sizi sevk etmiyorum. Bu zorluğa bir parça katlanırsanız, uzun süre devam edecek tatlı meyveler toplarsınız. Kendinizi düşünerek benden yüz çevirmeyiniz. Bu işte nasibiniz benden çoktur. Bu adanın bol nimetleri size ulaştı.
Mü’minlerin emîri Velîd b. Abdülmelik, Arap yiğitlerinden sizi seçti. Süvâri ve yiğitlerle gönüllü olarak savaşa katılmanıza güvenerek, bu adanın hâkimlerinin eniştesi ve damadı olmanızı hoş gördü. Burada Allah Teâlâ’nın isminin yüceltilmesi ve dininin açıkça yayılmasına yardımınızın sevabı, emîrü’l mü’minînin olsun! Alınacak ganimetler benim olmadığı gibi, başkasının da değildir. O yalnız sizindir. Allah Teâlâ bu savaşta göstereceğiniz kahramanlığı, dünya ve ahirette iyilikle anılmanız için irade etti.
Sizi davet ettiğim şeye ilk icabet edenin kendim olduğunu iyi biliniz. Ordular karşılaştığında, azgın düşman komutanının üzerine, tek başıma saldıracak ve inşaallah onu elimle öldüreceğim. Benimle birlikte hücum ediniz. Onu öldürdükten sonra ölürsem, tehlikesinden kurtulduğunuz için, kumandanlığı aranızdan bir yiğide vermeniz güç olmaz. Ondan önce ölürsem, bu büyük işi ardımdan siz tamamlayınız.’İslam ordusu, İspanya kralının ordusuyla çarpışıp galip gelir. Böylece Endülüs Emevi devletinin temelleri atılmış olur.
Ünlü İslam komutanı Tarık bin Ziyad, komutasındaki ordusu ile birlikte gemilerle bugün adına Cebeli Tarık dediğimiz boğazdan İspanya’ya geçmiş. Tarık bin Ziyad ve askerleri karaya ayak bastıklarında, İspanya kralının yüz bin kişilik bir ordu hazırladığı ve saldırıya geçeceği söylentisi ordu içinde yayılmaya başlamış.