Fransa Dış Politikası ve İngiltere Rekabeti

0

Fransa dış politikası, uluslararası ilişkiler alanında esnek ve dengeleyici dış politika izlemesiyle bilinir. Amiyane tabirle fırsatçı, riyakar, akademik literatüre uygun tanımlarsak oportünist bir politika izler. Kadim düşmanı/dostu İngilizlerle 1 ve 2. Dünya savaşından beri Almanlara karşı beraber hareket ederken, ABD'ye karşı Almanya ile ekonomi temelli ortak politika izlemektedir. İngilizlerle gizli yapmış olduğu Sykes-Picot antlaşması bu politikaların aslında bir diplomasinin kültürel yansıması olarak da okunabilinir.

Arap Baharı'ndan sonra özellikle Ortadoğu'da hızlı değişimler yaşanıyor. Bu değişimler ticari menfaatlerin tehlikeye girmesiyle kimi zaman ortaklık, kimi zamanda ayrılık veya kaosla neticeleniyor. Mesela Fransa, İran'la devrimden beri iyi ilişkilere sahip, İran sokaklarında dolaştığınızda Fransız şirketlerinin ağırlığı hemen fark ediliyor.Özellikle İran'la yakınlaşmak isteyen İngiltere, Tahran Büyükelçiliği'ni açtırmak için yoğun gayretlerine devam ederken, İran'da en fazla yatırımı olan ülke Fransa, bundan hoşnutsuz.

Bunun yanında Lübnan ve Suriye'de de benzer durum söz konusu. Fransa, Suriye iç savaşında denge politikası yürütse de Esed yönetimini destekliyor. IŞID'in ortaya çıkmasıyla bekle-gör politikası izleyen Fransızlar, IŞİD ve Kobani üzerinden de Türkiye'nin Suriye'ye askeri müdahalede bulunması konusunda resmi (destek) açıklamada bulundu. Denge işte!!

Fransa, Filistin-İsrail gerilimlerinde de Denge!! politikasını yürütmüştür. Çoğu sivil 1800 kişinin öldürülmesini önce "Meşru Müdafaa'' olarak görmüş, sonra Filistinliler için yapılan dayanışma mitinglerini yasaklanmıştı. Fransa yine Denge!! politikasını yürüterek Filistin'in Devlet olarak tanınması için kamuoyuna açıkladı. Bu arada belirtmekte yarar var.François Hollande, Fransa tarihinin gelmiş-geçmiş en İsrail yanlısı devlet başkanıdır.

FRANSA-İNGİLTERE SOĞUK SAVAŞI

Başta Avrupa olmak üzere birçok ülke ekonomik kriz yüzünden dengeyi! kaybetti. Eski defterler açıldı. Arşivdeki alacak-verecek kayıtlarına şöyle bir bakıldı. Fransa, Ukrayna'daki gelişmelerden sonraABD ve İngiltere'nin baskısıyla Rusya için üretilen, Mistral tipi helikopter taşıyıcı savaş gemilerinin teslimatını askıya almıştı. Ancak IŞİD'in Suriye ve Irak'taki seyri, Fransa'nın tavır değiştirmesine sebep oldu. İngiltere'nin muhalefetine rağmen savaş gemilerinin şartlı teslim edilebileceğine olanak sağladı. Fransa ile İngiltere arasında başka bir çekişmede 'din' konusunda yaşanıyor.Evanjelik Papa Franscisco, Vatikan'ın Dışişleri Bakanı Fransız Monsenyör Dominique Mamberti'nin yerine İngiliz Paul Richard Gallagher'i getirerek Papalığın açılımlarına muhalif duruş sergileyen Fransız din adamını pasifize etmiş oldu.

Fransa-İngiltere arasındaki gerilimlerin başında Ortadoğu ve Latin Amerika bölgelerindekiekonomik menfaatler yatmaktadır. Örneğin Brezilya'da yeni petrol rezervlerinin üretimi için açılan ihaleyi ABD ve İngilizlere rağmen, Fransız Total'ın olduğu konsorsiyum kazanmıştı. Benzer durum Arjantin'de de söz konusu. İngiltere ile gergin ilişkiler yaşayan Arjantin Kirchner Hükümetini, Fransa ekonomik ve siyasi yönden destekliyor.Uruguay'da İngiliz BBC'in yayınlarında olumlanan tek solcu lider Mujica'nın, yerine seçilecek koltuk için Fransa ve Arjantin'in desteklediği muhalefet ile İngilizlerin desteklediği aday için kıyasıya mücadele yapılıyor.

Ortadoğu'da bu rekabetten etkileniyor. Geçen ay İngiliz Avam Kamarası'nın, Filistin'in 'Devlet' olarak tanınmasına yönelik adımına, Fransa'dan benzer refleks geldi. Benzer durum Türkiye ile de söz konusu. Türkiye'nin AB üyeliğine karşı sert tutum sergileyen Fransızların bu tutumlarında yumuşama gözlemleniyor.

FRANSA, TÜRKİYE'YE KARŞI İKİ YÜZLÜ

Fransa Cumhurbaşkanı Hollande, Cumhurbaşkanı R.Tayyip Erdoğan'ın 31 Ekim 2014'te Fransa ziyaretinde yaptığı açıklamada " Suriye'de Türkiye'nin uçuşa yasak ve güvenlikli bölge politikasının desteklenmesinin gerektiğini ve ÖSO gibi diğer ılımlı muhalefetinde desteklenmesinin gerekliliğini vurgulamıştı.'' Ancak Fransa, Kasım ayının ilk haftasında Lübnan ile 3 milyar $ değerinde silah ve askeri malzeme anlaşması yaptı.Suudi Arabistan'ın finansörü olduğu bu antlaşma ile Suriye muhalefetine karşı savaşan Hizbullah'ın uğradığı saldırılara karşı Lübnan'ın güçlendirilmesi istemektedir.Denge işte!!

Fransa ve İngiltere'nin 'Avrupa korunması' adı altında Nükleer silahlanmaya ciddi bütçeler ayırması, beraberinde rekabet ortamı yarattı. Son olarak Fransa'ya ait bir Nükleer tesiste bilinmeyen bir İHA'nın düşürülmesi kamuoyunda, İngiltere başta olmak üzere birçok ülkenin adının zikredilmesine neden oldu.

Fransa - İngiltere rekabetinde terazinin kantarını ayarlayan ABD, şimdiden yönünü belirlemiş durumda. Zira, bir Fransız bankasına İran'la ticaret yaptığı için ceza vermişti. Fransa'nın Afrika'da sömürgelerinde ulusalcı grupları destekleyerek siyasi ve ekonomik kayıplar yaratmakta. Bunun yanında, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları üzerinden manipülatif istatistiklerle Fransa ekonomisine çığlık attırılmak istenmektedir.(Bu arada Fransa ekonomisi batmış durumda, işsizlik oranı % 10'un üzerinde)

Fransa, uluslararası ilişkilerde Avrupa'nın menfaatlerini gözeten ağabeyi. De Gaulle'un ABD'ye karşı Avrupa'nın sesini yükselten milliyetçi tavrından bu yana ekonomik, siyasi, askeri, teknolojik, kültürel birikimi, siyasi kültürü uluslararası arenada söz sahibi ülke durumunda. Lakin Hollande'nin sosyo-ekonomi temelli politikaları ve Dış politikası Fransa'nın başını çok ağrıtacak gibi bu durum, en çok İngiltere ve Almanya'nın işine gelecektir.