Halsizliğimizin kıvamına hayretler olsun\u2026

0

Beş bin yıl öncesine gitmeye ne gerek var, daha dün insanlığın suratına çarpan bir kara lekeydi Halepçe. O çocuklu kadınların parçalanmış bedenlerinin sokaklara yayılan yangınını unutalı ne kadar az zaman oldu. Ve en seçkin yaralarımızdan biri de Hocalı, Hocalı katliamı… Göz göre göre görselleri betimleye betimlete yaralarımıza yara katıyorlar…

Halepçe'den ders çıkarmayanların suratına bugün Halep'i vuruyorlar. Yedi düvel kafir bir olmuş, bir olması gerekenlerin yuvasını yangın yerine çevirmişler. Öylesine gafletteyiz ki zararlı akrepler bile bize şaşkın.

İnanın acınası bir durumda değiliz tam manasıyla fiyaskoyuz ve korkunç derece komiğiz. Ya bu kadar da aşikar bir cehalet nasıl olabiliyor, aklım kaldırmıyor aklıma sığan şu derin hayal kırıklıkları karşısında.

Ya Allah rızası için birazcık, azıcık, çok az kendimizi düşünmeye davet ediyorum. Sadece düşünelim sadece tefekkür. Şu namussuz batının gözleri önünde kaç bin Boşnak kadına tecavüz ettiler, şu namussuz dünyalı tv'ler karşısında kahvesini höpürdeterek kahkahalarla bizi izliyor ve bizi bize izlettirirken hiç mi onur damarımız sızlamaz!

Sizi temin ederim ki kıl kadar, bir milim bile düşmanlarımıza, İslam'ın Müslümanların düşmanı kafirlere kızmıyorum; çünkü onlar kendi vazifelerini yapıyor, muvazzaf olduğu şerefsizliğin hakkını veriyor peki ya biz ne yapıyoruz ya biz!!!

Heheyyt biz, bize bakın hele bize. Biz Kürtlük, Türlük, Araplık kaygısındayken, Şia Sünni gayretindeyken eloğlu gelip bizim yedi yaşındaki kız çocuğumuzun ciğerini böbreğini Rotterdam kliniklerinde açık arttırmaya çıkarıyor… Heyt be bize bakın hele bize… Biz Müslümanlara bakın…

Elbette biz de boş durmuyoruz ki bu yaşananlar karşısında, ben onun peçesi burkasına karışıyorum o da benim açık saçlarıma, eteğimin boyuna karışıyor. Ben onun ırkına karışıyorum o da benim dilime, kültürüme falanıma fistanıma karışıyor… Ya böylesi bir zavallılık tecrübesi olamaz ya. İnsan biraz hayret eder. İnsan biraz gayret eder. İnsan biraz İnsanca davranma teşebbüsünde olur ya…

Gözlerimizin önünde ibadethanemizi yerle bir ettiler; ama biz de tık yok… Üzülme yok, büzülme yok, bu nasıl bir paradoks, şeytan ve atalet akıl birliği edip nasıl da bu kadar nüfuz etmiş bize, derin hayret içindeyim…

Sadece ama sadece bir kere bile olsa düşünelim ya, eğer ülkemizin jetleri bir gayrimüslim ibadethanesini yanlışlıkla bile vursa dünya ne yapar, dünyalı ne yapar. Sadece düşünün bizim kardeşlerimizi vuruyorlar ama bizden ses seda yok, kadınlarımız akşam evde ne yemek pişirecek kaygısında, erkeklerimiz ise akşam evde ne yemek pişiriliyor tefekküründe…

Halsizliğimizin kıvamına hayretler olsun…

Sömürü ve hırsızlık üzerine kurdukları ülkelerinde bir it aç kalsa açıkta kalsa tv canlı yayın araçları bakanları istifa ettirir; bizim milyonlarca kardeşimiz, din kardeşimiz, kan kardeşimiz, coğrafik komşumuz ve en önemlisi milyonlarca masum, bir itin aç kalması kadar değer görmez…

Şimdi bedenleri itleşmiş, ruhları vahşileşmiş olanlar, milyonlarca insanın katiline tek ses etmeyenler çıkıp da bir ite hakaret ettiğimizi söylemez mi…

Neler yapmışlar bize öyle böyle neler… Neler olmuş bize öyle böyle neler…