Hz. Muhammed Filmi İzlenmeli mi?

0

Yazımın sonunda söylemeyi planladığım düşüncemi en başta söyleyeyim ki hem kendim hem de siz dostlarım rahatlasın. En samimi ve en ilmi düşüncelerimle cevaplıyorum ki, Hz. Muhammed filmi kesinlikle izlenmelidir.

Peki ama neden?

Bu konu epeyce tartışıldı, gazetelerin köşelerini kapladı, televizyonlarda ve internetin farklı görsel kaynaklarında analizleri yapıldı.... yapılmaya da devamediyor ve etmeli de...

Filmin bütün olumlu ve olumsuz yanlarını bir kenara bırakalım. Bir kere bu filim bize Allah'ın "en güzel model" olarak tasvir ettiği bir insanı, Hz. Muhammed'in (sav), çocukluğunu, yaşadığı ortamı yeniden hatırlattı. Dünyevileşen insanlığa hakikat ışıltılarını, değer yargılarımızı yeniden güncellememiz gerektiğini hatırlattı.

Örnek alabilmemiz için bizler gibi çocukluk devresini yaşamış ama güzel ahlakı ve ulvi şahsiyeti ile öne çıkmış bir varlığı hatırlattı.

Bir model bebek, bir model çocuk, bir model genç... keşke bir ömür boyunu özellikle risaletinden irtihaline kadar geçen muhteşem hayatını eşleri ile olan ilişkilerini, savaşlarını, devlet adamlığını, mücahitliğini... her yönünü görselleştiren muhteşem filimler de çekilebilse. Sadece çocukluğu değil bütün hayatının en hassas anına kadar en sağlam kaynaklara dayanılarak yaşamı görselleştirilebilse...

Bütün insanlığa Peygamber olarak gönderilen Efendimiz'in (sav) hayatını yaşam modeli olarak küresel boyuta taşıyabilsek...

Bunun için Hz. Muhammed filmi yeni düşüncelere ilham kaynağı olması için tekrar tekrar izlenmeli, üzerinde düşünülmeli, düşündükçe yeni Hz. Muhammed filimleri yapılmalıdır.

Hatta herkesçe izlenmesi için izleme gurupları oluşturulmalıdır tamamen içselleştirilebilmesi, varlığımızın bir nedeni olabilmesi, bir yaşam modeli haline gelmesi için bu yapılmalıdır.

Filmin içinde filim kritiği açısından, mezhep fanatikliği açısından uygun olmadığını gördüğümüz noktaları da konunun uzmanları kendi açılarından değerlendirsinler, daha iyisini yapabilmek için gayret göstersinler...

Efendimiz "khayırda yarışınız" buyuruyor. Onlar bu kadarını yapabilmişler. Bizler de daha iyisini yaparak khayırda yarışabiliriz...

Zaten mükemmel bir varlığı süresi belirli olan görsel bir anlatıda tam olarak yansıtabilmek kolay olmasa gerek...Majid Majidi'nin yedi yıl gibi uzun bir süre harcayarak anlatmaya çalıştığı sadece basit bir bakış açısından ibaret. Bizler de ömrümüzü harcayarak Efendimizi anlamaya çalışmalı, farklı anlatı ve gösteri yöntemlerini kullanarak bunu yapmalıyız.

Bu "en güzel örneği" en güzel şekilde hayatımıza nakış nakış işlemek için görselliğe ihtiyacımız var... Çağın dili ile konuşmayan çağa değerlerini anlatamaz...

Bizler değerlerimizi görselleştiremediğimiz için başkaları kendi değerlerini milyonlarca dolarlık bütçeler ayırıp tv dizileri çekerek, kafalarımız ve gönüllerimiz kirletilmekte, nesillerimiz Batı kültürü ve yozlaşmış ahlakı ile laçkalaştırılmakta, kadınlarımız ve kızlarımız her geçen gün dünyevileşerek ahiretlerini kaybetmekteler.

Majid Majidi'nin Hz. Muhammed filmi nesillerimizin değerlerimizden kopartılmaya çalışıldığı, her geçen gün biraz daha dünyevileştiği zamanda, susuzluktan çölde bir damla suya hasret kalana can vermesi gibi algılanmalı. Can vermesi gereken daha fazla suya ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum...

Mezhep taassubu ile değerlendirilmeden khayırda yarışmaya devamedilmelidir...

Tehlikelerin farkındayım, ama tehlikelerle yüzleşmeden üstesinden gelinemez. Hadislerin yazılmasının Peygamber efendimiz tarafından Kur'an ayetleri ile karışır endişesi ile yasaklanmasını hatırlayalım; İlk Kur'an'ın toplanıp yazılma teklifi yapıldığı zaman Hz. Ebubekir ve Hz. Ömer'in duruşu göz önünde bulundurulabilir...

İslam'ın gönderiliş amaçları yani "makasıdı şeriya" göz önünde bulundurularak meseleye yaklaşılmalıdır. Hz. Ömer'in duruşu da dinin maksatlarını koruma amacına yönelikti. Sonradan anlaşılacağı üzere bu yapılagelmiş en khayırlı feraset örneği olarak tarihe geçmişti...

Tahmin ettiğim ama yazmaya yerim olmadığı için yazamadığım korkulardan arınmanın zamanı gelmiştir. Tevhid Asrı'na girdik. Yapılacak çok iş var. Teknolojinin hergün geliştiği bir çağda, insanların görselliğe yöneldiği çağda bizim de görselleşmemiz gerekir nesillerimizin değerlerimizi örnek almaları için...

Diriliş filmini, Yunus Emre filmini çekenlerden Allah razı olsun. Çektiler de kötü mü yaptılar? Tarihimizi, kültürümüzü, yaşam gayemizi yeniden hatırladık....hatırlayarak yeniden dirildik...yeniden özümüze döndük...