İstanbul’da barış masasına düşen sürpriz Ukrayna bombası

Rusya & Ukrayna arasında İstanbul’da yeniden başlayan barış görüşmeleri büyük bir darbe aldı.  2022’den beri devam eden ve her iki ülkeye de ağır zararlara sebep olan savaşı sona erdirme yönünde, Türkiye’nin arabuluculuğunun yeniden öne çıktığı bir zamanda, 01 Haziran 2025 günü savaşın gidişatını değiştirecek ölçekte sansasyonel bir olay yaşandı.

 Ukrayna'nın Rusya'nın derinliklerine gerçekleştirdiği son sınır ötesi saldırı, savaşın başlangıcından bu yana en büyük ve en organize operasyonlardan biri olarak değerlendiriliyor.  Ukrayna ordusu, Kursk ve Belgorod bölgelerine yönelik bu saldırıyı insansız hava araçları (İHA), topçu atışları ve zırhlı birliklerle destekleyerek gerçekleştirdi.

Ukrayna'nın dev İHA saldırısında 40’tan fazla Rus savaş uçağı vuruldu. Ukrayna, “Ağ (Web)” adı verilen büyük çaplı bir İHA operasyonu başlattı. Saldırıda A-50 erken uyarı uçakları, TU-95 ve TU-22M3 bombardıman uçakları da dâhil olmak üzere, 40’tan fazla Rus uçağının hasar gördüğü öğrenildi. Operasyonun Rusya’ya 2 milyar dolardan fazla zarar vermiş olabileceği tahmin ediliyor.

Ukrayna birlikleri, 2024 yılı Ağustos ayında Kursk bölgesine farklı noktalardan sızarak sınır muhafızlarının kontrolündeki bazı noktaları ele geçirdi.  Bu harekat öncesi  Ukrayna ordusunun Kursk bölgesinde en az 20 kilometre çok noktadan sızma ve ilerlediği bildirildi. 

Saldırıda Ukrayna'nın 22. Mekanize Tugayı'na bağlı askerlerin, 11 tank ve 20'den fazla zırhlı savaş aracıyla desteklendiği belirtildi. 

Saldırı, insansız hava araçları ve füze saldırılarıyla desteklendi.  Bu saldırılar, Rusya'nın Kursk ve Belgorod bölgelerinde sivil kayıplara ve altyapı hasarına yol açtı. 

Bir Tiyatro Sanatçısı kimliğine rağmen, 3 yılı aşkın bir süredir savaşan bir ülkenin devlet başkanı olarak, askerliği bir general gibi yaşayarak öğrenen Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, bu operasyonların "savaşı saldırganın topraklarına taşımaya yönelik eylemler" olduğunu belirtti. 

Ukrayna’nın tam da iki ülke arasında kalıcı bir ateşkesin konuşulduğu bir ortamda, 18 aydır hazırlıklarını yaptıkları bu son harekatın  Amaç ve Stratejik Hedefleri neydi?

·        Saldırılar, Rusya'nın iç bölgelerinde panik ve moral bozukluğu yaratmayı hedefliyor.

·        Ukrayna, bu tür saldırılarla uluslararası toplumun dikkatini çekerek daha fazla destek ve yardım almayı amaçlıyor.

·        Ukrayna'nın bu saldırılarla bir amacı da, Rusya'nın iç bölgelerinde güvenlik zafiyeti oluşturarak askeri ve lojistik hatlarını zayıflatmaktı.

·        Barış masasına otururken elini daha da güçlendirmek istiyor.

Peki, tam da nihai barışın konuşulduğu bir masaya, olay haberinin süpersonik bir füze gibi düşmesinden önce, günümüze kadar geçen sürede neler olmuştu?

Varşova Paktı’nın 1989’da çöküşü ve ardından da Paktın Ana Omurgasını teşkil eden SSCB (Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliği) nin iki temel devleti, Rusya ve Ukrayna miras bölüşümü yapmak zorunda kaldı.

Başlangıçta (1991–2014) iki ülke arasında bir askerî dengesizlik vardı.  SSCB sonrası Ukrayna’da 1.800’den fazla nükleer başlık, binlerce tank, uçak ve mühimmat kalmıştı. Ancak bu varlıkların çoğu ya Rusya’ya devredildi ya da imha edildi. Ukrayna, 2000’lere kadar profesyonel bir ordu kurmakta zorlandı. Ordusu siyaset dışı bırakılamadı ve kaynakları eksikti. 2014’te  Kırım’ı kaybetmesi ve Donbas & Luhansk bölgesinde Rus yanlısı ayrılıkçı hareketler sonrası 2014–2021 arasında Ukrayna ordu reformuna gitti. NATO standardında eğitim ve teşkilatlanma, yedek kuvvet sistemini (teritorial savunma) askeri reformlarını gerçekleştirdi. Türkiye’den yerli üretim Bayraktar TB2 desteği aldı. Batı’dan danışmanlar ve eğitim desteği aldı.

1991 sonrası Ukrayna yön arayışı içine girerek, iki kutuplu dış politika izledi. Bu politika; “Rusya ile ekonomik bağlılık, Batı ile politik yakınlaşma” şeklinde ifade edilebilir. Ancak, 2004 Turuncu Devrim ve 2014 Maidan Devrimi ile birlikte bu denge bozuldu. Ukrayna net şekilde Batı eksenine kaymaya başladı. Bu kırılma, Rusya'nın 2014’te Kırım’ı ilhakı ve 2022’de tam kapsamlı işgaliyle sonuçlandı.

Rusya, 2022’de klasik Sovyet tarzı çok cepheli bir harekâtla Ukrayna’yı ezmeyi hedefledi. Putin’in hesabına göre, Kiev 3 günde düşürülecekti. Ancak; Ukrayna savunması dağılmadı, aksine şehir savaşı ve mobil savunma taktikleriyle direnç gösterdi. Batı silahları (Javelin, HIMARS, IRIS-T, NASAMS) savaşın seyrini değiştirdi ve Rusya stratejik bir şok yaşadı.

NATO ve AB, Ukrayna’yı üyelik konusunda sürekli "açık kapı" politikasıyla oyaladı ancak resmî üyelik vermedi. Buna rağmen ABD, İngiltere ve AB ülkeleri, Ukrayna’ya 2022 savaşının hemen ardından büyük bir askeri, mali ve siyasi destek paketi oluşturdu. Rusya’nın hedeflediği kısa süreli rejim değişikliği başarısız oldu ve uzun süreli bir yıpratma savaşı başladı.

2023–2025 yılları arasında devam eden savaş sürecinde, hibrid ve asimetrik savaşın yükselişine tanık olduk.  Ukrayna, Sovyet sonrası dönemde, doğu bloğu temeline sahip bir ülke ordusunun Batı destekli dönüşümüne örnek oldu:

·        İHA’larla derinlikte sabotaj ve keşif (Bayraktar TB2, kamikaze dronlar), Siber harp (bilgi savaşı, çökertme),Tren yolları, hava üsleri, radarlar gibi stratejik hedeflere özel harekâtlar yaptı.

·        Rusya, hava üstünlüğünü tam sağlayamadı. Lojistik hatları, Amerikan HIMARS (Yüksek Hareket Yetenekli Topçu Roket Sistemi) ve dron saldırılarıyla ağır darbe aldı.

Rusya, saldırıların ardından Kursk ve Belgorod bölgelerine tank, asker ve topçu sistemleri gibi takviye güçler gönderdi. 

Rusya, Kursk, Belgorod ve Bryansk bölgelerinde "terörle mücadele önlemleri”ni  uygulamaya koydu.  Bu önlemler arasında sivil tahliyeler, ulaşım kısıtlamaları ve iletişim denetimleri yer aldı. 

Kremlin, Rusya topraklarına yönelik her saldırıya karşılık verileceğini ve bu tür saldırıların çatışmanın doğasını değiştireceğini belirtti. 

Savaşın erken evresinde bir dağınıklık yaşamışsa da; Ukrayna ordusu ve halkının vatanlarını savunmada gösterdiği askerî disiplin ve direniş, yüksek moral, iyi seferberlik Rus Ordusunu yıpratmış denebilir.

Topraklarını savunmak zorunda kalan mazlum bir Ukrayna portesi, halkın kahramanca mücadelesi ile sürdü. 

Ancak, tüm bunlara rağmen, her iki ülkede de (bilhassa Ukrayna’da)  savaşın kötü sonuçları hayatın tam merkezinde yaşanmaya başladıkça, savaşın uzamasının verdiği bıktırıcı stres, giderek fakirleşme ve askeri kayıpların da giderek artması, her iki ülkenin gücü savaşı sürdürmeye yetmeyecek. Neticede, Trump Amerika’sının olayları uzaktan tribünden seyreder bir pozisyona geçmesi, leş kargası gibi ülkenin tüm zenginliklerine el koymaya hazırlanması nedeniyle, ülkede iç istikrarsızlık potansiyeli yükseliyor.

Sonuç olarak bu operasyon; Ukrayna'nın savaşın seyrini değiştirmeye yönelik stratejik bir hamlesi olarak değerlendiriliyor.  Ancak, bu tür saldırıların uzun vadeli etkileri ve bölgedeki güvenlik durumu üzerindeki sonuçları zamanla daha net anlaşılacaktır.

Bölgemizdeki her savaşın hem savaşanlara ve hem de komşularına kesinlikle zarar verdiği bir gerçektir. Ölüm, yaralanma, cinsel şiddet, yetersiz beslenme, hastalık ve sakatlık savaşın en çok etkilediği durumlardan bazılarıdır. Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB) ise savaşın en olumsuz psikolojik sonuçlarından biridir. Depresyon ve anksiyete, duygusal etkilerden en sık görülenleridir.

"Savaş kimin haklı olduğuna değil, kimin güçsüz olduğuna karar verir."- Bertrand Russell

03.06.2025

Ali COŞAR - Stratejist