Trend

Kuran''da Allah''ın ''biz'' ifadesini kullanmasının hikmeti nedir?

Kuran''da Allah''ın ''biz'' ifadesini kullanmasının hikmeti nedir? Detaylar haberimizde...

Kuran'da Allah'ın 'biz' ifadesini kullanmasının hikmeti nedir? Detaylar haberimizde...

Önce bir hususu belirtelim: Cenab-ı Hak Kur'an-ı Kerim'de, her zaman "ben" yerine "biz" diye hitap etmiyor. Âyetler hep bu şekilde sıralanmıyor. Yerine göre "Ben", mevzuunun gelişine, meselenin anlatılışına göre hitap tarzları da değişiyor.

Nitekim meallerini vereceğimiz şu ayet-i kerimelere dikkat edilirse bu husus açıkça görülür:

"Ey İsrailoğulları! Size ihsan ettiğim nimetlerimi hatırlayın ve son peygambere iman edeceğinize dair bana verdiğiniz sözü yerine getirin ki, ben de size verdiğim sözü yerine getirip mükafatınızı vereyim. Ve sadece benden korkun." (Bakara, 2/40-41)

"Kullarım senden beni sordukları vakit de ki, muhakkak ben çok yakınım. Bana dua ettiği zaman, dua edenin duasına cevap veririm. Öyle ise onlar da benim davetime uysunlar. Bana iman etsinler ki, doğru yolu bulmuş olsunlar."(Bakara, 2/186)

"Bana dua edin, icabet edeyim." (Mü'minûn, 23/60)

"Ben cinleri ve insanları ancak bana ibadet etsinler diye yarattım."(Zariyat, 51/56)

Evet, sadece birkaç misal olması bakımından meallerini verdiğimiz bu ayetler gibi daha pek çok ayet-i kerimelerde Yüce Rabbimiz, kendi zatından "Ben" manasına gelen zamirlerle ifade etmektedir. Bu ayetlere dikkat edilirse, "Bana verdiğiniz sözü", "Kabul ederim", "Beni sordukları vakit", "Benden korkun" gibi ifadelerin, doğrudan Cenab-ı Hakk'ın zatıyla ilgili olduğu ve arada hiçbir vasıta kabul etmeyeceği görülür.

İşte Allah'ın "Ben" diye hitap ettiği ayetlerin büyük ekseriyeti hep zatıyla ilgilidir; "Biz" diye hitap edilen ayet-i kerimelerde ise, umumiyetle arada bir vasıta vardır.

Mesela, Kur'an'ın indirildiğini haber veren bütün ayet-i kerimelerde "Biz indirdik" buyurulur. Bütün ayetler vahiy kanalıyla indirildiğine göre, burada Allah ile Peygamber (a.s.m.) arasındaki vasıta, bir melek olan Cebrail (as)'dir.

Yine "Bulutla gölge yaptık." (Bakara, 2/57) gibi ayetlerde işi yaptıran Allah, işi yapan "Allah'ın memurları" mesabesindeki meleklerdir. Ancak burada, meleklerin "memur" olarak vasıflandırılmasını, insanların işlerini kolaylaştırmak için kullanma zorunda kaldıkları memurlarla kıyaslamaktan kaçınmak lazımdır. İnsanlar acizliklerinden dolayı memur tutuyorlar; Cenab-ı Hak ise kainatta hükmeden kudretinin icraatını ilan etmek, onlar vasıtasıyla azametini bildirmek için melekleri istihdam ediyor.

Zaten birçok müfessirimiz, bu çeşit ayet-i kerimelerde Cenab-ı Hakk'ın kendi azamet ve kudreti, ulûhiyet ve kibriyası ile hitap ettiğini bildirirler. Yani Cenab-ı Hak, Esmaü'l-Hüsnası ve sıfatlarıyla birlikte hitap ederek, kendi büyüklüğünü ve celalini bildirmektedir.

Mesela,

"Kur'an'ı kesinlikle biz indirdik, elbette onu yine biz koruyacağız."(Hicr, 15/9)

mealindeki ayet-i kerimenin metninde "biz" manasına gelen dört kelime vardır. Burada hem Cenab-ı Hakk'ın kibriya ve azametinin ifadesi bahis mevzuudur, hem de meselenin ehemmiyeti zamirlerle kuvvetlendirilmektedir.

Müfessir Ebu's-Suûd Efendi, bu ayetin tefsirinde, "Biz azamet-i şanımız ve uluvv-i cenabımızla Kur'an'ı indirdik" der.

Kevser Sûresinde geçen "Biz" manasına gelen "İnna"nın tefsirinde ise Fahrüddin Razi, "buradaki 'Biz'den murad, Cenab-ı Hakk'ın azametini göstermektir" der. "Çünkü Kevser'i Peygamber Efendimize (a.s.m.) hediye olarak veren, yerin ve göğün sahibi olan Cenab-ı Hak'tır. Hediye edilen şey de verenin büyüklüğüne göre bir kıymet ve azamet kazanır."

Bediüzzaman, Bakara Sûresinin 34. ayetinin tefsirinde "Ben" manasına gelen "İnnî" ve "Biz dedik" manasına gelen "Kulna" kelimelerini ele alır ve şöyle der:

"Cenab-ı Hakk'ın halk ve îcat fiilinde vasıtanın bulunmadığına, kelam ve hitabında vasıtanın bulunduğuna işarettir."

Devamında ise Nisa sûresinin 105. ayetindeki "Biz" manasına gelen "na" zamirinin tefsirinde şu hususları dikkate verir:

"Bu ayette azamete delalet eden 'na' zamir-i cem'i vahiyde vasıtanın bulunduğuna işaret olduğu gibi, 'Allah'ın sana gösterdiği' mealindeki cümlede müfred hükmünde olan lafz-ı celal manaları ilham etmekte vasıtanın bulunmadığına işarettir." (İşaratü'l-îcaz, s. 230)

O halde, Allah'ın bazı ayetlerde "Biz" diye hitap etmesinden, -haşa- Cenab-ı Hakk'ın birden fazla olduğu akla gelmemelidir. Zaten gelmez de.

Bazan biz de kendi yaptığımız bir işten bahsederken bile "Biz yaptık" demez miyiz?