'Mitolojik aile' dramı

0

Bundan yıllar önce Nisan 2011 tarihinde Türkiye, dört kardeşin toplu intiharıyla sarsıldı. Kardeşler, Kahramanmaraş'ın merkeze bağlı Dereli Köyü Alıçsekisi mevkiindeki bağ evinde kendilerini asarak intihar etti. İddiaya göre, bu hazin öykü şöyle yaşandı.

Mitolojik aile öyküsü

Kentin tanınmış simalarından Kahramanmaraş Barosu'na üye 64 yaşındaki Avukat Necdet Sağocak ile ikinci evliliğini yapan 63 yaşındaki heykeltıraş Neyran Sağocak'ın bu evlilikten 2'si kız 4 çocukları oldu. Daha önceki evliliğinden de 2 çocuğu bulunan Neyran Sağocak ile eşi, tarih, felsefe ve mitolojiye düşkünlükleri nedeniyle çocuklarına Raden, Beraris, Rulin ve Sajen adlarını verdiler.

Sosyal çevreden uzak büyüyen ve hayatta tek bağları anneleri olan 4 kardeşten Beraris ile Raden üniversite eğitimi aldı. Diğerleri de üniversiteye hazırlanıyordu. Astıma bağlı nefes darlığı rahatsızlığı nedeniyle fenalaşan anneleri Neyran Sağocak, tedavi için İstanbul'a götürüldü. 5 ayrı hastanede kontrol edilen Neyran Hanım, tedavisi için İstanbul'da kaldı, çocukları da İstanbul'a gidip annelerini yalnız bırakmadı.

Annelerinin durumunun ağır olmasından etkilenen 31 yaşındaki Raden, 26 yaşındaki Beraris ile kız kardeşleri 30 yaşındaki Rulin ve 27 yaşındaki Sajen Sağocak, iletişimleri zayıf olduğu babalarına "Annemiz ölürse biz de ölürüz" dedi.

Hastalık derecesinde düşkün oldukları annelerinin rahatsızlığının artması üzerine psikolojileri bozulan 4 kardeş, 15 Nisan'da anneleri ölünce yıkıldı. Anneleri Neyran Sağocak'ın ailesinin İstanbul'da yaşaması nedeniyle cenazesi de Karacaahmet'te toprağa verildi.

Hayattaki tek varlıklarını kaybeden 4 kardeş, annelerini toprağa verdikten sonra aynı gün, gittikleri ormanlık alanda da intihar etmek isteyince annelerinin ilk eşinden olan üvey ablaları Berja tarafından ikna edildi.

Cenaze işlemleri tamamlandıktan sonra 4 kardeş, babalarıyla Kahramanmaraş'a döndü, ancak "Bu evde annemizin hatırası var, kalamayız" diyerek bağ evine yerleşti.

Avukat baba, işte olduğu sırada sık sık bağ evinin bekçisi Hayri Tepebaşılı'dan çocuklarını takip ettirip durumlarını sordu, olay günü de çocuklarından birinin cep telefonuna "İntihar ederseniz işte o zaman anneniz ölür" diye mesaj attı. Bu mesaja öfkelendiği anlaşılan 4 kardeşin 3'ü cep telefonlarını kırıp attı. Akşamüzeri bağ evinde yemek yiyen kardeşler, Beraris'e ait otomobilin kapılarını açıp yüksek sesle müzik dinlemeye başladı. Ardından 4 kardeşten kız olan Sajen, evin arka tarafındaki kulübede, erkek olan Beraris, evin giriş bölümündeki holde, Raden evin sağ tarafında bulunan küçük kulübede ve kız olan Rulin de evin girişinde iple asarak intihar ettiler.

Psiko-sosyal analiz

Hazin, trajedi ve sıra dışı intihar öyküsü, genellikle yurt dışında hastalıklı tarikatlarda görülen biçimine rağmen "patolojik aile sistemi" özelliklerini içeriyor.

Psikiyatrik araştırmalara göre intihar, çoğu insanın bilinçaltında geride bıraktığı insanlara bir mesaj bırakmak ve onlara acı çektirmeyi düşünerek gerçekleştirilen bir eylem.

Baba Necdet Sağocak ,"Dördünün de anneleri Neyran'a aşırı bir ilgi ve bağlılıkları vardı. Benimle iletişimleri zayıftı, hep annelerine yöneldiler" diyerek aile içi koalisyonun anne ve çocuklar arasında kurulduğu, babanın koalisyondan dışlandığını ortaya koyuyor.

Çocukların annelerine uyuşturucu gibi bağımlı olmaları, annelerinden bağımsız yaşam düzeni kurmada yaşadıkları zorluk, intihara götüren en önemli sebepler arasında yer almıştır.

Bir kadın komşusunun, "Neyran Hanım tam bir İstanbul hanımefendisiydi. Çocukları ona karşı aşırı bağlı ve saygılıydı. Hiç bir zaman annelerine 'Sen' diye hitap etmediler, hep 'Siz' derlerdi. Çocukların dünyada iletişim kurduğu tek insan anneleri, çocuklar annelerine hastalık derecesinde düşkünlükleridir" vurgusu intihara sürükleyen faktörü oluşturuyordu.

Mitolojik intihar olayı ailelerin uzmanlarca, koruyucu ve önleyici ruh sağlığı hizmetleriyle

desteklenmesi ve sürekli takip edilmesi gerçeğini ortaya koyan düşündürücü bir aile dramıdır.