Geleneksel bir tekstil ürünü olan Adire, beyaz pamuklu kumaşların balmumu ya da dikiş teknikleriyle desenlendirilip, doğal veya sentetik boyalarla renklendirilmesiyle ortaya çıkan ürün.
El emeğiyle üretilen bu özel kumaş, kültürel zenginliğiyle hem yerel halkın gündelik yaşamında hem de Afrika sanatında öne çıkıyor.
Kadınların el emeğini ve toplumsal belleği yansıtan bu sanat formu, Nijerya'nın kültürel zenginliğini de gözler önüne seriyor.
Başlangıçta yalnızca kraliyet mensupları ve üst sınıf kadınların tercihi olan Adire kumaşı, zamanla toplumun farklı kesimlerine yayıldı.
Nijerya'nın güneybatısındaki Ogun eyaletine bağlı Abeokuta şehrinden çıkan ve geleneksel sanatla modern yaşamı buluşturan Adire kumaşı, günümüzde de kültürel kimliğin en güçlü sembollerinden biri olmaya devam ediyor.
Bu şehirde doğup büyüyen ve ailesinden devraldığı gelenekle Adire üretimine devam eden Ayodeji Basirat Atinuke, bu sanatın hikayesini AA muhabirine anlattı.
Atinuke, Adire yapımının büyükannesi ve büyükbabasından ailesine, oradan da kendisine geçen bir aile mesleği olduğunu söyledi.
Ayodeji Basirat Atinuke, "Diyebilirim ki Adire yapmak için doğmuşum. Bunu yapmayı da çok seviyorum." dedi.
"Sabır ve ustalık gerektiren süreç"
Adire kumaşının yıllardır kadınların ekonomik özgürlüğüne katkı sağladığını belirten Atinuke, bu kumaşın aynı zamanda geleneksel motiflerin korunmasına da aracılık ettiğini dile getirdi.
Adire üretiminin sabır ve ustalık gerektiren, çok aşamalı bir süreç olduğunu anlatan Atinuke, şunları kaydetti:
"Kumaşı farklı desenlerde kalıplarla şekillendiriyoruz. Ardından kumaşı normal suyla ıslatıyoruz. Boyayı sıcak suyla karıştırıyoruz, sonra desenlenmiş kumaşı boyanın içine daldırıyoruz. Islatıldıktan sonra boya hemen çıkmaz, o yüzden işlem sonunda çubuklarla kumaşı sıkarız ve güneşte kuruturuz."
Adire kumaşının özelliklerinden birinin, üzerindeki desenlerin sembolik anlamlar taşıması olduğuna dikkat çeken Atinuke, "Adire kumaşındaki her motif, toplumun değerlerini, atasözlerini, gözlemlerini veya günlük yaşamdan sahneleri yansıtır." diye konuştu.
Desenlerin çoğunlukla balmumu, nişasta ya da dikiş teknikleri kullanılarak kumaş üzerine işlendiğini belirten Atinuke, boyama işlemi sırasında desenlerin kapatıldığı bölgelerin boyaya temas etmediğini ve bunun da kontrast oluşturan görsel bir zenginlik sağladığını söyledi.
Geleceğe taşınan bir gelenek
Atinuke, Adire'nin Yoruba toplumunda kadınların sosyal ve ekonomik hayattaki yerini pekiştiren bir el sanatı olduğunu, aynı zamanda kadın dayanışmasının ve kolektif üretimin bir sembolü olarak öne çıktığını anlattı.
Adire'nin genellikle nesilden nesile aktarılan bir miras olduğunu vurgulayan Atinuke, bu nedenle her desenin ve her rengin sadece estetik değil, aynı zamanda kültürel bir anlatı taşıdığını dile getirdi.
Bugün birçok genç tasarımcının geleneksel Adire'yi modern modayla buluşturarak bu sanatı küresel platformlara taşımaya çalıştığını ifade eden Atinuke, "Adire sadece bir desen değil, bir kimliktir. Onunla büyüdüm, onunla nefes alıyorum. Umarım bu zanaat, benden sonraki kuşaklara da aynı tutkuyla aktarılır." dedi.