İki gün sonra bayram. Tüm burukluğuna rağmen bayramınız şimdiden mübarek olsun.
Ümmet olarak üzücü hadiseler yaşasak da bayram yapmaktan geri durmayacağız. Bu bize Rabbimizin bir ikramı ve biz bu ikramı kabul ediyoruz.
Hadislere bakarak Efendimiz Aleyhisselam'ın bayramda neler yaptığına şöyle bir bakalım:
Allah Resûlü (sav) bayram günlerine özel önem verirdi.
Mescide gitmeden önce yıkanırdı. (Malik-1999, İbn-i Mace, K.S.-6380)
Bayramlarda bol bol tekbir getirirdi. (Taberani-2038, Ebu Davud, Tirmizi, K.S.-3035, 3036)
Resulullah (sav) bayram namazlarını mescidin dışında, namazgahta kıldırırdı. (Ebu Davud-2031) Bu yüzden sahralarda kılmak sünnettir. Günümüzde, stadyum, Pazar yeri, büyük mesire yerlerinde bu sünnet diriltilebilir.
Bayram günü namaz kılmaya yürüyerek giderdi. (Tirmizi, İbn-i Mace, Beyhaki-2029, K.S.-3047)
Bayram namazına giderken ayrı, gelirken ayrı bir yoldan gelirdi. (Tirmizi-2030, Ebu Davud, İbn-i Mace, K.S.-3049, 6371)
Ramazan ve Kurban bayramının gecelerini de ihya ederdi. (Taberani-2040)
Bayram günlerinde şenlik yapılmasından hoşlanırdı. Bir defasında, camide kılıç kalkan oyunu oynayan şahısları hem Efendimiz (as), hem de eşi Hz. Aişe (ra) izlemiştir. Eşinin yorulduğunu anlayınca ayrılmışlardı. Hatta Hz. Ömer, onları görüp azarlayınca, kendisi müdahale etmişti. (Buhari, Müslim-8008)
Bayram günü def çalınmasına ses çıkarmadığı da rivayet edilmiştir. (İbn-i Mace-2047)
Bu günlerde yeme içme hususunda özel çabalar harcanmasını meşru görürdü. Resûlullah (sav), bayram günlerini, yeme, içme ve zikir günleri olarak nitelemiştir. (Ebu Davud, İbn-i Mace, K.S.-1509)
…
Bayram namazını iki rekat olarak kıldırırdı.
Bayram namazı öncesinde veya sonrasında başka bir namaz kılmazdı. (Buhari, Müslim, Ebu Davud, Tirmizi, Nesei, İbn-i Mace-2001, K.S.-2334, 3034)
Ezan ve kamet getirmelerini istemezdi. (Müslim, Ebu Davud, Tirmizi-2011, K.S.-3037)
Önce bayram namazı kıldırır, sonra hutbe okur, vaaz verirdi. (Buhari, Müslim, Tirmizi, Nesei-2012, K.S.-3038)
Resûlullah (sav), bayram namazlarında, musallada namaz kılarken sütre olarak önüne bir harbe/mızrak koyardı. (Buhari, Müslim, Ebu Davut, Nesei, Tirmizi, İbn-i Mace, K.S.-2744, 3051)
Hutbe verirken bir defasında bir ok'la, (Ebu Davud-2017) diğer zamanlarda beraberinde mızrak ve kalkan olduğu halde çıkmıştı. (Taberani-2036)
Allah Resulü'nün zamanında kadınlar da bayram namazına gelirdi. Erkeklerle birlikte namaz ve duaya katılırlardı. (Buhari, Müslim, Ebu Davud, Nesei-2013) Bu amaçla Resulullah (sav) Efendimiz, kadınların da yanına gelir onlara özel vaaz verirdi. (Buhari, Müslim, Ebu Davud, Nesei-2013) Onları teşvik eder, özel sohbet ederdi. Sonra da yapılacak işleri varsa yapmalarını emrederdi. (Buhari, Müslim, Ebu Davud, Tirmizi, Nesei, İbn-i Mace-2032, K.S.-3039)
Bayanların, bayram günü namazgaha gelmelerini çok önemserdi. Öyle ki o gün, camiye girmeleri mümkün olmayan hayızlı hanımların bile gelerek, namazgah kenarından cemaatin yanında bulunmalarını isterdi. (Buhari, Müslim, Ebu Davut, Nesei, Tirmizi, K.S.-3050)
Allah Resulü, namazdan sonra, hutbe vermeden önce işi olanlara gidebileceklerini söylerdi. (Ebu Davud, Nesei-2014) Deve üzerinde hutbe vermişti. (Nesei-2016)
Bayram namazlarında Kaf ile İktereb, (Müslim, Ebu Davud, Nesei, İbn-i Mace, Muvatta-2018, K.S.-3040) Sebbihisme rabbikel a'la ile Ğaşiye (Müslim, Ebu Davud, Tirmizi, Nesei, İbn-i Mace-2019), Nebe ile Şems surelerini (Bezzar-2021) okurdu. Namazda Fatiha ve sureleri sesli okurdu. (Taberani-2022)
Resulullah (sav)'a bayram namazı sonrası, "Tekabbelallahu minna ve minke: Allah bizden de sizden de kabul eylesin." Denilince, kendisi de aynı şekilde karşılık vermişti: "Tekabbelallahu minna ve minke." (Taberani-2043)
Namazı kıldırdıktan sonra vedalaşıp ayrılan cemaati gözler, onlardan sonra giderdi. (Taberani-2045)
…
Ramazan Bayramı günü meleklerin yollara çıkarak, mü'minleri ödül ve mükafatla müjdelediğini, namaz dönüşünde de duayla uğurladığını haber vermiştir. (Taberani-1998)
Efendimiz (as), Ramazan bayramı namazına gitmeden önce, sayıca tek olarak (1,3,5,7 gibi) hurma yerdi. (Buhari, Tirmizi-2027, K.S.-3046, 3048)
Bayram öncesi günün de mübarek olduğunu, yapılan duaların faziletli kılındığını haber vermiştir. (Muvatta, Tirmizi, K.S.-1863, 4565) "Günlerin en faziletlisi arefe günüdür. Fazilet bakımından Cuma'ya muvafakat eder. Duaların en faziletlisi de arafe günü yapılan duadır. Benim ve benden önceki peygamberlerin söylediği en faziletli söz; 'La ilahe illallahu vahdehû la şerîkeleh: Allah'tan başka ilah yoktur, O birdir ve O'nun ortağı da yoktur." Sözüdür." (Muvatta, K.S.-4566)
Allah Resulü Medine'ye geldiğinde, onların eğlence yaptığı iki günleri vardı. 'Nedir bu günler?' diye sordu. Şöyle dediler: 'Onlar cahiliye devrinde oynadığımız günlerdir. Bunun üzerine Efendimiz (as), şöyle buyurdu: 'Allah size bu iki günün yerine daha iyisini ihsan etmiştir. Kurban ve Ramazan bayramı." (Ebu Davud, Nesei-2047, K.S.-4562)
Tüm acılara rağmen bayramınız tatlı, güzel ve mübarek olsun.***