Roller değişti...



Kıymetli okurlarım, 1.5 gündür Gazze'de barış rüzgarları esiyor. Birçok kişi gibi bende uzun uğraşlar sonucu yakalanan barış ortamının kalıcı olmasını diliyorum.


Siyonist katiller, HAMAS'ın elindeki rehineleri alsalar bile, bir daha Filistin Topraklarına saldırma malıdır. Hatta aklının ucundan dahi geçirmemelidir.


Diyelim ki saldırmaya yeltendi, dünya kamuoyu hemen zalimlerin önüne geçmelidir. Ben 8 milyar insan bir avuç katilin hakkından çok rahat gelebilir diyorum. Yeter ki istensin...


Aslında, bugün bir konuya dikkatinizi çekmek istiyorum. O da: Filistin Coğrafyasında rollerin değişmiş olmasıdır.


Şöyle: Daha düne kadar siyonist katillerin saldırıları nedeniyle, Filistinliler rahat bir uyku çekemezken, şimdi uyumama sırası zalimlere geçmiştir. Roller değişmiştir yani...


Hiç kusura bakılmasın... Bu zalimleri uykusuz bırakacak bir sürü etken var. Onların en başında da, Gazze'de işledikleri suçlardan dolayı yaşadıkları iç huzursuzluğu gelir.


Hani "vicdan azabı" diyeceğim de, ben bu zalimlerde öyle bir duygunun olduğuna kesinlikle inanmıyorum. Olsaydı zaten bu kadar katliamı gerçekleştiremezlerdi.


Bunların yaşadığı iç huzursuzluk var ya... Gazze'de oluşturulan barış ortamının ardından, gelecek olan yargılama sürecidir.


Evet evet, huzursuzluğun sebebi korkudur korku. Size bu korkunun şiddetini şöyle tarif edeyim: Donlara işeyecek kadar...


Ha böyle şiddetli olması da gayet normal... Çünkü hapishanelerin hücreleri oldukça soğuk olurmuş. Girenler öyle diyorlar.


Geçenlerde hatırlattım... Ama yeri gelmişken bir daha yazmak istiyorum. Korkunun ecele hiç faydası olmaz...