Aksırıyorsan, tıksırıyorsan, hapşırıyorsan, geğiriyorsan, küçük abdestini yapıyorsan, büyük abdestini yapıyorsan ve hatta yelleniyorsan ne mutlu sana dostum...
Allah'a binlerce kere şükürler olsun, de...
Çünkü bunlar büyük birer nimettir.
Küçük abdestini yapamadığını bir düşünsene...
Büyük abdestini yapamadığını bir düşünsene...
Yellenemediğini bir düşünsene...
Bunlar ayıp işler değil, bir ihtiyaç...
Nerden çıkacak bunca ifrazat.
Kim, nerenden ve nasıl bir delik açacak?..
Allah'ın işine bak ki, her birinin çıkış deliği ayrı ayrı...
Ağzından yellenemezsin, kıçından hapşıramazsın...
Bir de bunları adab-ı muaşeret içinde yapıyorsan, senden beyefendisi yok dostum.
Kısaca miden ve bağırsakların iyi çalışıyor demektir.
Yani İHRACAT İŞLERİ iyidir.
***
Görüyorsan, duyuyorsan, konuşuyorsan, dokunuyorsan, hissediyorsan, tadıyorsan ne mutlu sana dostum.
Tatlının, tuzlunun; acının, ekşinin; mayhoşun, dilburanın tadına varabiliyorsan eğer senden sağlıklısı yok. Hele bir de düşünebiliyorsan var ya... Senden dengelisi yok...
Allah'a binlerce kez şükürler olsun, de…
Bir de bunları adab-ı muaşeret içinde yapıyorsan senden beyefendisi yok...
İTHALAT İŞLERİN de iyi demektir...
***
Yürüyorsan, koşuyorsan, kaçıyorsan, kovalıyorsan, savunuyorsan, saldırıyorsan, seyrediyorsan, senden sağlıklı kaç kişi vardır dünyada... Yat kalk şükret Rabbine...
Bir de bunları adab-ı muaşeret içinde yapıyorsan senden beyefendisi yok.
Allah'a binlerce şükürler olsun, de…
Şükretmeyi de biliyorsan ve Hakkınca yerine getiriyorsan... Ne ala dostum...
Kimseyi kırmamaya özen gösteriyorsan, gönül koydurmuyorsan, kıskandırmıyorsan, kıskanmıyorsan, hasetlik yapmıyor ve yaptırmıyorsan, en uzaktakinin bile hakkını gözetiyorsan, eşine, çoluk çocuğuna, emrinde çalışan insanlara; insanca muamele ediyorsan, kimseyi zan altında bırakmıyorsan, kimseye iftira atmıyorsan, ne mutlu sana dostum…
Ölümlü dünyada, ölümsüz gibi davranmanın kime ne faydası olmuş ki, sana olsun. Hangi insan, kefenine cep diktirip de öbür tarafa para götürmüş. Hangi insan, malının mülkünün tapusunu alıp mezarına koydurmuş… Hey gidi yalan dünya hey… Ne tatlı şeysin sen… Adama öyle bir hırs veriyorsun ki, yılların dostluklarını bile bir kalemde sildirebiliyorsun… Kapıyı çarpıp çıkartabiliyorsun… Halbuki farkındasın ki, o kapıdan tekrar geri girmek zorunda kalabiliyor insan…
Allah'ım verdiğin nimetler için sana binlerce kez hamdolsun… Biz aciz bir kuluz, günahlarımızı affeyle… Dünyada da ahirette de yüzümüze kara çaldırma… Dilimize sahip çıkma iradesi ver… Elimize, gözümüze sahip çıkma iradesi ver… Bizi beddua edecek durumlara düşürme, bizi düşmanlarımıza karşı zelil gösterme. İşlerimizi asan eyle… Hislerimizi halas eyle…
Amin…