TEKNOFEST 2025 Geleceğin Kanat Sesleri

Atatürk Havalimanı bu yıl yeniden sadece uçaklara değil, gençlerin hayallerine, mühendislerin projelerine ve Türkiye’nin teknoloji vizyonuna ev sahipliği yaptı. TEKNOFEST 2025’in kapıları açıldığında İstanbul semalarında yankılanan motor sesleri, Türkiye’nin teknoloji alanında attığı adımların somut bir göstergesiydi.

Yaklaşık 1,5 milyon ziyaretçi, 1 milyondan fazla yarışmacı… Rakamlar başlı başına etkileyici. Ancak bu festivalin asıl gücü rakamlardan değil, yarattığı ruh ve heyecandan geliyor. TEKNOFEST, gençlere teknolojiyle tanışma fırsatı verirken onlara büyük bir özgüven de aşılıyor.

Festivalde SOLOTÜRK’ün gökyüzünde sergilediği akrobatik manevralar izleyenlerin nefesini kesti. Türk Yıldızları, Bayraktar TB2, TB3, AKINCI, ATAK helikopterleri ve HÜRKUŞ… Gökyüzünde yapılan her geçiş, yalnızca bir şov değil, aynı zamanda “biz buradayız” diyen bir özgüven ifadesiydi.

Çevremde gözleri yaşaran ve elleri coşkuyla havaya kalkıp alkışlayan bir sürü insana tanık oldum.

Öte yandan festival alanındaki çelik kubbe deneyim alanı, ASELSAN’ın geliştirdiği hava savunma teknolojisini vatandaşların birebir çalışma prensibini öğrenmesine olanak tanıdı. Çocukların VR gözlüklerle tropik meyve hasadı yaptığı akıllı tarım alanlarıysa teknolojinin gündelik hayata dokunan yönünü gözler önüne serdi.

Bu yıl festival, 58 ana kategori ve 137 alt kategoride yarışmalara ev sahipliği yaptı. Ön elemeleri geçen takımlar toplamda 85 milyon TL’nin üzerinde destek alırken, dereceye girenlere 65 milyon TL’nin üzerinde ödül dağıtıldı.

En dikkat çekici yarışmalardan biri, lise öğrencilerinin geliştirdiği elektrikli araç projeleriydi. Giresun’dan gelen gençlerin ürettiği “Çepni” isimli araç, yarışmayı 11. Sırada tamamladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, festivalde yaptığı konuşmada hava savunma sistemini Türkiye’nin savunma sanayii tarihinde “tarihi bir dönüm noktası” olarak nitelendirdi. Türkiye’nin İHA teknolojilerinde dünyada ilk üçte olduğunu ve artık kendi savaş gemilerini üreten 10 ülkeden biri haline geldiğini vurguladı.

Öte yandan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, TEKNOFEST’i ziyaretinde çok önemli bir noktaya temas etti. Yargıda yapay zekâ uygulamaları. Yılmaz, artık mahkemelerde dava yükünü hafifletmek, adalet süreçlerini hızlandırmak ve karar kalitesini artırmak amacıyla yapay zekâ tabanlı sistemlerin hayata geçirildiğini açıkladı. Bu vurgu, TEKNOFEST’in yalnızca roketler, uçaklar ve motorlardan ibaret olmadığını, aynı zamanda hukuk gibi insani alanlara da teknolojiyle dokunduğunu ortaya koyuyor.

Festivalde yalnızca kamu kurumları ve üniversiteler değil, özel sektörün öncü firmaları da yer aldı. Trendyol ve Hepsiburada, e-ticaret devleri olmanın ötesinde geliştirdikleri teknolojilerle dikkat çekti. Trendyol standında, e-ticaret kullanıcı deneyimini iyileştirecek yaratıcı yapay zekâ çözümleri sergilendi. Hepsiburada ise ziyaretçilere, müşteri deneyimini geliştirmek için kullandığı yapay zekâ tabanlı öneri motorlarını, sanal asistan uygulamalarını ve HepsiJet’in akıllı kargo çözümlerini deneyimleme imkânı sundu.

Her iki şirket de yalnızca e-ticaret alanındaki yatırımlarını değil, Türkiye’nin dijitalleşme sürecine katkılarını da ön plana çıkardı. Bu katılım, TEKNOFEST’in savunma ve havacılıkla sınırlı olmadığını, aynı zamanda ülkenin büyüyen dijital ekonomi vizyonunun da festival sahnesine taşındığını gösterdi.

TEKNOFEST’in belki de en güçlü yanı, gençlerin ve çocukların yüzlerinde görülen heyecanın bir yansımasıydı.

Sonuç olarak TEKNOFEST 2025, yalnızca teknolojik yeniliklerin sergilendiği bir platform değil; Türkiye’nin geleceğine dair vizyonunu dünyaya ilan ettiği bir sahne oldu. Burada sergilenen projeler, aslında gelecekte kurulacak şirketlerin, üretilecek ürünlerin ve geliştirilecek çözümlerin habercisi.

Bugün teknoloji şirketi deyince insanların aklına savunma sanayindeki 5-10 şirketten fazlası gelmiyor. Ortaokul seviyesindeki çocuklara “ben teknoloji üretiyorum” özgüvenini aşılayana TEKNOFEST sayesinde 10 yıl sonra onlarca belki de yüzlerce üreten teknoloji şirketinin kurulmuş olacağına inanıyorum.