Trump’ın esaret planı

Ne olduysa Trump ve Kral Charles görüşmesinden sonra oldu. Trump ne kadar Arap ve Müslüman ülke lideri varsa topladı ve onlara bir plan dayattı.

Sonradan Netanyahu’nun üzerinden geçtiği ve düzelttiği Trump’ın Gazze planıydı bu.

İlk madde Gazze’nin terörden arındırılmış bölge olmasıydı. Terör dedikleri Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kuva-i milliye olarak gördüğü Hamas direniş örgütü.

Öyle ki Trump Arap liderlerini karşısına alıp, “Hamas işini size bırakıyorum, hallettiniz halletiniz yoksa İsrail devreye İsrail girer biz de onlara destek oluruz” dedi.

Anlayacağınız planın ilk şartı Filistin’de direnişi topyekûn ortadan kaldırmak. Şayet Hamas bu planı reddederse yani silahlarını teslim etmezse o zaman da tüm kötülüklerin kaynağı olarak gösterilecek ve İsrail soykırıma kaldığı yerden devam edecek.

O yüzden başta Netanyahu, Hamas’ın bu planı reddetmesini dört gözle bekliyor!

Diğer taraftan planda Gazze’deki geçiş döneminde Filistin olmayacak. Peki, kimler olacak? Bunlardan biri, 2003 yılında Irak’ın işgaline George W. Bush ile karar veren Tony Blair.

Gazze, geçici olarak teknokratlardan oluşacak Filistin komitesince yönetilecek. Bu komitede Filistinliler yok! Çünkü Hamas ve diğer gruplar, Gazze yönetiminde doğrudan veya dolaylı hiçbir role sahip olmayacaklarını kabul edecek.

Komite, Filistin Yönetimi reform programını tamamlayana kadar Gazze'nin kalkınması için finansmanı sağlayacak. Finansmanın kaynağı da belli; Arap ülkeleri… Başka ne işe yararlar ki?

Plana göre kontrol İsrail ve destekçi ülkelerde olacak. Kısacası Filistin’in egemenlik hakkı yok sayılıyor.

Gazze planı, savaşın tamamen sona ermesini ve İsrail ordusunun bölgeden çekilmesini de içeriyor. Bu çekilme hemen olmayacak. Üç aşamada gerçekleşecek.

Yani Hamas, silahlarını hemen teslim edecek ama İsrail üç aşamada geri çekilecek.

Planın bir parçası da, Filistin'deki müfredatı yeniden düzenlemek. Amaç, İsrail’le uyumlu, İsrail'in işgaline itiraz etmeyen zayıf ve korkak bir nesil yetiştirmek.

Elli yıldır topla, tüfekle, bombalarla yenemedikleri Filistin’i masada yenmeye karar verdiler. Bu plan Filistin’i esaret altına alan bir plandır.

2 milyar İslam dünyasının gözü önünde oluyor bu gelişmeler. Netanyahu geçen yıl barış kararına uymadı. Esirleri geri aldıktan sonra yine uymayacaktır. Şayet Hamas teklifi onaylarsa işler değişir.

Direnişin olmadığı bir Filistin’de Mahmut Abbas gibi satılık bir İsrail kuklası başa gelirse işte o zaman savaş biter!

Savaş biter ama bu sefer de tüm Filistinliler Amerika, İsrail ve İngiliz sömürüsüne maruz kalır. Ölümden beter bir durum. Bugün Arap ve İslam ülkelerinin başına geldiği gibi.

Bakınız Netanyahu planla alakalı ne diyor;

Hamas bizi izole etmek isterken biz tam tersini yaptık; Hamas’ı izole ettik. Trump’la hazırladığımız planı Arap ve İslam dünyası da kabul etti.

Plan çerçevesinde tüm İsrailli esirler serbest kalacak ve İsrail ordusu Gazze’nin büyük bölümünde kalmaya devam edecek.

Filistin devletini hiçbir zaman kabul etmedik; bu konu planda da yer almıyor. Açıkça, Filistin devleti kurulmasına karşı olduğumuzu söyledik.”

İşte bu esaret planına Arap ve İslam ülkeleri sevinçle karşıladı. Birbirine ardına Trump’a tebrik mesajları yağdı. Bu da Allah’ın bizlere verdiği bir ceza olsa gerek. Velhasılıkelam İslam dünyası, tarihinde bundan daha zelil bir duruma düşmemiştir.