TUNUS (AA) - ADİL SABİTİ - Tunus'ta şiddetli kuraklık ve yeraltı su seviyesinde büyük düşüş nedeniyle su kaynakları üzerindeki baskıyı hafifletmek ve sık sık yaşanan kesintileri gidermek amacıyla, kuzeydeki su fazlasının Kayravan vilayeti başta olmak üzere ülkenin iç kesimlerine aktarılmasına yönelik bir proje gündeme geldi.
Tunus devlet radyosu Radio Monastir'ın resmi yetkililere dayandırdığı bilgiye göre, proje 400 kilometrelik bir hat üzerinden ilerleyecek ve Kayravan'ın da aralarında bulunduğu 8 vilayeti kapsayacak.
Aynı kaynağa göre, proje Tunus Tarım, Su Kaynakları ve Balıkçılık Bakanlığı'nın yürüttüğü plan kapsamında yer alıyor. Maliyeti 2,5 milyar Tunus dinarını (yaklaşık 833 milyon dolar) aşan projenin finansmanı; Tunus devleti, Alman Kalkınma Bankası (KfW) ve Avrupa Yatırım Bankası tarafından karşılanacak.
-Yetmişlere uzanan fikir
Su kaynaklarının geliştirilmesi ve yönetimi konusunda uzman akademisyen Hüseyin er-Rahili, AA'ya yaptığı açıklamada, söz konusu projenin yeni olmadığını, 1970'li yıllarda kuzeydeki su fazlasının barajları birbirine bağlayan bir sistem üzerinden taşınmasına dayanan Mecerda el-Vatan el-Kıbeli Kanalı projesiyle beraber gündeme geldiğini söyledi.
Rahili, kuzeyde doluluk oranı yüksek barajlardaki suların diğer barajlara aktarıldığını, ardından Nabil'deki pompa istasyonlarına, oradan da başkent Tunus'un yaklaşık 220 kilometre güneydoğusundaki Safakes'e ulaştığını kaydetti.
Kuzey sularını Safakes'e taşıyan büyük kanalın bir bölümünün artık Kayravan vilayetine yönlendirileceğini belirten Rahili, bunun sebebi olarak da Kayravan'daki yeraltı sularının yüzde 140 oranında aşırı kullanılmış olmasını gösterdi.
Rahili, Kayravan'ın içme suyu kesintilerinin periyodik olarak en çok yaşandığı bölgeler arasında ülke genelinde üçüncü sırada olduğuna işaret etti.
-14 vilayet baraj sularıyla besleniyor
Sadece fazla miktarda olan suyun yönlendirileceğini belirten Rahili, Tunus'taki 24 vilayetin 14'ünün halihazırda içme suyu için barajlara bağımlı durumda olduğunu söyledi.
Tunus'ta barajların doluluk oranının yıllar önce yüzde 100'lere ulaşırken, günümüzde yüzde 25'i geçmediğini, bu nedenle sulama yerine içme suyu kullanımına öncelik verildiğini kaydeden Rahili, son beş yılda yaşanan şiddetli kuraklığın Tunus'taki su dengelerini tamamen değiştirdiğini, artık tarımsal sulamaya yetecek su kalmadığını, günlük çekilen su miktarının neredeyse tamamen içme suyu için ayrıldığını kaydetti.
Tarım Bakanlığı'nda daha önce görev yapan Muhammed Salih Kulaid de kuzeydeki fazla suyun ancak “barajlar dolduğunda” yönlendirilebileceğini söyledi.
Geçmiş yıllarda ülkenin kuzeybatısındaki Sidi el-Barrak Barajından denize su boşaltıldığını hatırlatan Kulaid, söz konusu suyun denize kaybedilmesi yerine pompaj istasyonları aracılığıyla iç bölgelere yönlendirilmesine ilişkin çeşitli fizibilite çalışmalarının yapıldığını da ifade etti.
Su aktarımının iki aşamada gerçekleşeceğini belirten Kulaid, ilk aşamada Nabil vilayetindeki Beli bölgesine, ikinci aşama ise Bizerte, Manuba üzerinden Zagvan ve Kayravan vilayetlerine su yönlendirilmesi yapılacağını ifade etti.
Kulaid, ön fizibilite çalışmalarına göre projenin maliyetinin yaklaşık 3 milyar dinar (yaklaşık 1 milyar dolar) olarak tahmin edildiğini ve dört bölümden oluştuğunu aktardı.
- Kayravan'da sulama krizine çözüm
Kayravan'daki ciddi sulama suyu sıkıntısına değinen Kulaid, Nebhana, el-Hevarib ve Sidi Saad barajlarının birbirine bağlanmasının bölgenin su ihtiyacını karşılamada kritik rol oynayacağını söyleyerek, bu bağlantının bir kısmının halihazırda yapım aşamasında olduğunu ifade etti.
Kulaid, 'Hükümet, projenin dördüncü bölümünü başlatmak için gerekli olan ilk finansmanı sağlamış durumda. Hedef, kış yağışlarıyla birlikte en az 20 milyon metreküp suyu depolamak ve bunu daha sonra hem içme suyu hem de sulama için dağıtmak.' dedi.
Projenin uzun vadeli, stratejik bir çözüm olduğunu aktaran Kulaid, ancak tamamlanmasının birkaç yılı bulabileceğini ifade etti.
- İki yağışlı mevsim bekleniyor
Su aktarım sisteminin tam kapasite çalışmasının kuzeydeki barajların doluluk oranına bağlı olduğunu belirten Kulaid, Nebhana Barajı'nın, iki yağışlı sezonun üst üste gelmesi halinde 60 milyon metreküp kapasiteli büyük bir rezervuara dönüşebileceğini değerlendirdi.
Kulaid, 2024 yılında Sidi el-Barak Barajı'ndan Tunus'un büyükşehir bölgesine, Nabil'e ve sahil kesimlerine 161 milyon metreküp su gönderildiğini, suyun Safakes'e kadar ulaştığını hatırlattı.
- Deniz suyu arıtımı alternatif kaynak
Tunus'un su politikasında deniz suyu arıtma tesislerinin önemine değinen Kulaid, devletin su kaynaklarını çeşitlendirme stratejisi kapsamında arıtma tesislerinin artırılacağını söyledi.
Deniz suyu arıtımının maliyetlerinin daha düşük olması nedeniyle fırsat sunduğunu ifade eden Kulaid, Medjerda-Cap Bon Kanalı'nın başarısına işaret ederek, kuzeydeki suların Bizerte'den Nabil'e kadar başarıyla taşındığını hatırlattı.
Kulaid, Susa'daki el-Kala Kebira Barajı'nın 33 milyon metreküp kapasiteye sahip olduğunu, Nebhana Barajı'nın ise dönüşüm sonrası 60 milyon metreküp depolayabileceğini söyledi.
- Yüksek maliyet, dış finansman ihtiyacı
Kulaid, büyük su projelerinin yüksek maliyet gerektirdiğini ve dış krediler olmadan gerçekleştirilemeyeceğini aktararak, Tunus devlet bütçesinin yüzde 90'ının idari giderlere ayrıldığını, kalkınma yatırımlarına sadece yüzde 7-10 pay kaldığını, bunun da dev altyapı projeleri için yetersiz olduğunu belirtti.
İklim değişikliğinin Tunus'u yeni çözümler üretmeye zorladığını söyleyen Kulaid, su kaynaklarının çeşitlendirilmesi, arıtma tesislerinin güçlendirilmesi ve uluslararası finansman kaynaklarının diplomatik yollarla harekete geçirilmesinin önemini vurgulayarak, Safakes'teki deniz suyu arıtma tesisinin Japon finansmanıyla 1 milyar dinara (333 milyon dolar) mal olduğunu hatırlattı.
Tunus Barajlar ve Büyük Su Yapıları Genel Müdürlüğü'nün verilerine göre, 8 Ağustos 2025 itibarıyla ülke genelindeki barajlarda su stoku 777 milyon metreküp seviyesine ulaşarak yüzde 32 doluluk oranına çıktı. Geçen yıl aynı tarihte bu oran yüzde 25 seviyesindeydi.