Dolar (USD)
32.37
Euro (EUR)
34.97
Gram Altın
2324.13
BIST 100
9100.18
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

19 Ocak 2020

Ailemizin karnesi!

Sevgili anne ve babalar... Çinli bir bilgenin güzel bir sözü var:

“Doğduğun zaman 1'sin. Sadece bir tane 1. Zamanla 1'in sağına sıfırlar eklenmeye başlar. Diplomalar, sınav başarıları, okul başarıları, ünvanlar, roller, rozetler, sertifikalar, evler, arabalar...

Bunların her biri bir sıfırdır ama 1'in sağına eklendikçe senin değerin artar.

Şu hale gelirsin: 1000000000000000...

Sen hayatta olduğun sürece bu sıfırların bir anlamı vardır.

Ne zaman sen öldün 1 gitti.

000000000000000...

Kalan sıfırların hiçbir anlamı kalmadı.

Bu 1 bizim psikolojik rollerimizi, 0'lar ise sosyal rollerimizi ifade ediyor. Bazen hayatta yaptığımız büyük mücadelelerle çalışmalar bu 0'lar içindir. Ama sağlam bir 1'in sağında ise anlamlıdır. Yoksa o sıfıra ulaşırken 1'imiz sarsıntıya giriyorsa elde edeceğimiz 0'ın tek başına bir anlamı yok.

Öğrencilerimizin aldığı karnelerde işte bu 0'lardan...

Velilerimizin karneleri gereğinden fazla önemsediğini düşünüyorum. Zaman zaman öyle öğrencilerim oldu ki karnelerini aldığında eve gitmek bile istemiyorlardı. Neden? Çünkü karşılaşacakları tepkiden korkuyorlardı.

Veli görüşmelerimizde hep şunu belirtmişimdir: Bu karne öğrencinin karnesi değil, ailenin karnesidir. Eğitim süreci boyunca işin içine girmeyen velimiz, sadece sonuca odaklanmaktadır. Karneye bir sonuç olarak bakmak doğru değildir. Sadece sürecin bir bölümüdür. Ölçü, notların iyi ya da kötü olmasından ziyade mevcut alışkanlıkların ne durumda olduğudur.

Olaya bir de diğer taraftan bakalım. Öğrencimiz çok iyi bir karne getirdi .Tüm notlar 100. Her şey tamam ve bizim öğrenci süper. Ama 100’lük birçok öğrenci ortaokula ya da liseye geçince tepetaklak gidiyor. Niçin? Çünkü temel alışkanlıklarda sıkıntı var ve süreç aleyhine işliyor, notların 100 olmasının çok bir önemi yok. Onun için öğrencimizi iyi tanımamız ve süreci doğru yönetmemiz gerekiyor.

Ailemizin karnesi öğrencimiz hakkında kısmen bilgilendirici mahiyettedir. Hepsi o kadar, daha ötesi yok. Bu nedenle yukarıdaki açıklamalarım ışığında velilerime bazı tavsiyelerim olacak:

— Karneleri çok aşırı önemsemeyelim.

— Karnelerin bir zeka göstergesi olmadığını, okul sürecinde dersler, ödevler ve verilen bazı sorumluluk ve görevlerin yerine getirilip getirilmediğinin bir göstergesi olduğunu bilelim ve öğrencimizle konuşalım.

— Çok fazla sert tepkiler vermeyelim.

— Çocuklarımızın karnelerini kardeş, akraba, komşu ve arkadaşlarının karneleri ile kıyaslamayalım. Kırıcı cümleler kullanmayalım.

— Zayıfı ve düşük notu olan öğrenci elbette olabilir. Onların iyice moralini bozup ‘Senden adam olmaz’ tavrı içerisine girmek yerine daha çok destek olup yeni dönemde daha gayretli olmalarını sağlayalım.

—100’lük not sistemi ile yapılan bir değerlendirmenin çocuğun kişiliğini yansıtmadığını bilelim.

— Karne için bir söz vermişsek mutlaka yerine getirelim.

— Karne hediyesi verebiliriz. Ama karne için ödül koymayalım. Aksi halde öğrenci öğrenmek ve başarı için çalışmak yerine ödül için çalışıyor.

‘Çok güzel hocam, işte, yeter ki çalışsın ve iyi not alsın’ dediğinizi duyar gibiyim. Ödül kalkınca öğrenci çalışmayı da bırakıyor. Ve süreç de öğrenci daha kötü oluyor.

Sonuç olarak özellikle şunu belirtmek isterim ki; hayatımızdaki 1 ve 0' ları iyi tespit edip ona göre hareket edelim.

 
ABONE OL
Deniz feneri detay
Deniz feneri detay
Kızılay 160x600
TDV ramazan