Dolar (USD)
32.60
Euro (EUR)
34.78
Gram Altın
2488.33
BIST 100
9470.92
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

27 Mart 2019

Bizim evanjelistler

Evanjelistin bizimi olur mu demeyin olur hem de katmerlisi olur. Bütün küresel planların yapıldığı 20. yüzyılın başına bir yolculuk, günümüz bizim evanjelistlerini anlamamızda faydalı olacaktır. Yeni dünya düzeninin kurulması için Osmanlı’yı savaşlarla yok ettikten sonra kabuğuna çekilmiş bir Türkiye fotoğrafına “ Yurtta Sulh Cihanda Sulh” zincirleri giydirilen ülkemiz, tüm küresel iddialarını bu cümleyle gelmiş ve gelecek tüm yerli aktörlere ezoterik bir mesaj olarak bırakmıştır. M. Kemal Atatürk’ün hiçbir art niyet taşımadan söylemiş olduğu bu söz, daha sonra gelecek siyasetçiler de ufuksuzluk yaratmış, başını kuma gömüp dünyada olup bitene bigane bir nesil yetiştirmiştir. Sadece Batı orjinli bakışın kutsandığı bir budalalık popüler kılınmıştır. Oysa ki, on asırlık bir bilinci içe kapanık yapı ile ne idüğü belirsiz bir sosyolojik yapıya büründürenler hiçbir zaman boş durmamış, küresel düzende hedeflerini adım adım gerçekleştirmiştir.Küresel lider Amerika 1948 yılında 2. Dünya savaşının galibi olarak, günümüze kadar sürecek Ortadoğu çatışmalarının zeminini hazırlaya dursun, yerli Batıcılar tam da onların istediği adımları atarak Devletin tüm kurumlarını onların denetimine sokmuştur. Amerika’da iktidardaki evanjelistlerin yeryüzünü bu anlayışa göre dizayn etme hamleleri tüm hızıyla devam ediyor.Soğuk savaşın bitmesi ile Büyük İsrail projesinin devreye alınmasına Körfez savaşı ile start verildi.Öncesinde ülkemizde başlatılan Pkk da dinsiz bir Kürt yaratma hedefinin olmazsa olmaz evanjelist planı idi.
Amerika’nın hukuk tanımaz bu despotluğuna karşı dünyada ses eden maalesef yok. Olay çok ciddi ve hayatidir. Türkiye bölgede ve dünyada hem tedbir alan hem tepki koyan hamleler yapmalıdır. İsrail büyüdükçe, bölgeye, nifak tohumları ektikçe müslümanlara hayat hakkı tanınmayacaktır. Kan ve gözyaşı dinmeyecektir. Evangelistlerin bu planlarına karşı somut bir tek hamle yapılabilir bu aşamada ; müslümanları birleştirmek. Hemen çatlak sesleri duyar gibiyim. İşte bizim evanjelistler dediğim kesim de bunlardır. İran ve Suriye’yi içine alan belki buna Irak’ın da dahil olduğu bir konfederasyon projesi bölgedeki insanlara hayat hakkı tanıyan tek alternatiftir. İran’ın mezhepsel farkı, Suriye’nin bu hali gibi , İslam Medeniyeti geçmişine yakışmayan argümanları ileri sürmek Amerika’daki evanjelistlerin, İsrail’deki siyonistlerin amaçlarıyla örtüşmektedir.Bunlarda evanjelistlerin amaçlarına bilerek veya bilmeyerek hizmet etmekle bizim evanjelistimiz olmaktadırlar.
Peki biz bugün kendimize gelmeyeceğiz de ne zaman geleceğiz. Bu konfederasyon fikri, birçok zorluğu barındırmaktadır. Elbette zor bir coğrafyadayız. Çevre halklara hem de müslüman, ne zamana kadar sırtımızı döneceğiz. Türkiye Batının piyonu olamayacak kadar büyük tarihi mirası barındırmaktadır. Medeniyet kurucu bir millete yakışanda bu büyük birliği sağlamak olacaktır. Bahse konu bu ülkelerin birlikteliğinde çok ciddi bir güç doğacak, dünya başka bir dünya olacaktır. Bunun için ülkemizde güçlü bir irade vardır. Behemehal harakete geçilmelidir. İsrail ve Amerika’nın Büyük İsrail projesi için değil sadece insanlığa ve müslümanlara adil bir dünya vaadi için de bu gereklidir. Tehlike adım adım geliyor. Yarın çok geç olmadan sıra bize, İran’a gelmeden bu ülkelerin liderliği pragmatik dönüşümü sağlamalı, toplumlar makul gerekçelerle ikna edilmelidir.