Dolar (USD)
32.42
Euro (EUR)
34.29
Gram Altın
2492.64
BIST 100
9693.46
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE


Ey Kutlu Ay, Ey Muharrem -2-

Muharrem ayı kardeşlik, dostluk, yeniden birlik ve beraberlik için geliyor

Hz. Âdem’in tövbesi bugün kabul olmuştur. Hz. İbrahim’e, Nemrut’un yakan kavuran ateşi bugün gül bahçesine dönmüştür. Hasretinden gözleri ama olan Yakup Peygamber, oğlu iffet abidesi Yusuf Peygamber’e bu gün kavuşmuştur. Hz. Musa, zulümlerin en acımasızını uygulayan Firavundan bu gün kurtulmuştur.

*** “ Eyşehid-i Kerbela’ya ağlayan

Ağla, matemdir Muharrem’dir bugün

Âteş-ihasretle sine dağlayan

Ağla, matemdir Muharrem’dir bugün”

(Sezaî)

10 Muharrem Aşûra… Hakkı, adaleti, kurtuluşu taşımak için yollara düşen sonrasında al kanlar içinde kalarak en ağır ihanetlere uğrayan İslam’ın kutlu şehitlerine selam olsun. Bir yanımız sevinçli bir telaşı yaşar hicri yılbaşıdır, Muharremdir, Aşûradır, kurtuluştur… Rivayetlere göre; Nuh Peygamber’in gemisi Cudi Dağına Aşûra günü oturmuştur. Hz. Âdem’in tövbesi bu gün kabul olmuştur. Hz. İbrahim’e, Nemrut’un yakan kavuran ateşi bugün gül bahçesine dönmüştür. Hasretinden gözleri ama olan Yakup Peygamber, oğlu iffet abidesi Yusuf Peygamber’e bu gün kavuşmuştur. Hz. Musa, zulümlerin en acımasızını uygulayan Firavundan bu gün kurtulmuştur.

Yüreklerimiz yangın yeri

Peygamberler için salah olan, kurtuluş olan bu mübarek günde, oruçlar tutulan bu mübarek zamanda, yine tarihin en acı olaylarından, en yürek dayanmaz olaylarından Kerbela olayı gerçekleşmiştir. Efendimizin sevmeye, öpmeye kıyamadığı, Cennet Reyhanı olarak sevdiği, bağlandığı, soyunu devam ettiren Hz. Hüseyin’in ve yakınlarının şehadeti gerçekleşerek Müslümanları dayanılmaz acılara ve yaslara râm eylemiştir. İnsan her yerde insanlığını gösteriyor, iktidar, muktedir, müstekbir, kan dökücü bir hal ile Hz. Hüseyin’in ve mazlum halkın, çocukların, taze genç kızların üzerine yürüyor kinlenmiş bir güruh. İslam birliği, selameti, aşkı, umudu taşıyan bir yaşamı hayat reçetesi olarak sunar oysa… Bir tarafta, Kabilesinin üstünlüğünü, ataleti savunan gözü dönmüş acımasız Yezid, diğer yanda, Hz. Hüseyin Efendimiz, Hz. Fatıma ve Hz. Ali’nin yeryüzünde yürüyen gölgesi, Efendimizin kanı damarlarında dolaşan yegâne emaneti, eti, kanı, yakını, hısmı, yavrucuğu, kıyamadığı, gözbebeği… Hz. Zeynep iman ateşiyle yanakların pençe pençe kızarın nazenin genç kız… Körpe çocuk. Yüreklerimiz yangın yeri, tarifsiz acıları içinde o günleri anarken hiçbir teselli avutmaz bizleri.

Ey zamane Yezidleri, müstekbirleri…

Böylesine ihtişamlı bir diriliş, af, kurtuluş gününün kana boyanması, kararması, yas zamanlarının en tarifsiz hüzünlerine belenmesi… Ah insan… Yeri geldiğinde nankör olan, uslanmaz olan, asi olan, arsız ve hırsız olan ve dahi katil olan insan. Hırs ile makam ve mevki uğruna, yönetmek uğruna, iktidar olmak uğruna ölüm makinası gibi gözü dönen insan… Sevgililer sevgilisinin yegâne ciğerparesine kıyan insan. Zalim olup mazlumların üzerine acımasızca yürüyen, kurumuş çatlamış, susuzluktan kavrulan dudaklarına, solgun çehresine alaylı gülümsemenle bakan insan… Ey Yezid ve Yezidi’n modern zaman uzantıları… Ateşler vardır, mazlumun ahını yerde bırakmayan zulme uğrayanın feryatlarını duyan an an inşa olan cehennemler vardır… Ey zamane Yezidleri, müstekbirleri… Müslüman kardeşlerini iktidarı uğruna, kavmini, mezhebini, ırkını bahane ederek yok etmeye çalışan, modern zamanların Nemrutları ateşler yaklaştırılmaktadır. Rabbim mazlumların Rabbidir, kimsesizlerin Rabbidir, sahipsizlerin Rabbidir. Biz biliriz ve iman ederiz ki bu günlerin yarınları da vardır… Toprağın üstünde açan çiçekler, toprağın altında yeşeren tohumlar, bitmek bilmeyen gümrah akan pınarlar, sürür sürü uçan kuşlar ve cennet ve dâhi cehennem vardır…

Ey Zamane Müslümanları silkin…

Biz modern zaman Müslümanları, âhir zaman ümmeti için, bir kurtuluş ve muştu gününün mübarek Aşura’nın kan revan olması ibretlik bir olaydır… Bu önemli bir aydır ve önemli bir gündür. Hem cennettir, hem cehennemdir. Yüreklerimizin tarifsiz acılarını hiçbir teselli teskin edemez. Can paresi kanlı topraklara belenirken, mübarek başı gövdesinden tek kılıç darbesiyle, gözü dönmüşlükle topraklara belenmişken… Ah ciğerlerimiz pare paredir. Ve bu insanlık ayıbına dönüp bakmamız gerekir ki; utanalım, ders alalım, ibret alalım… Ey Zamane Müslümanları, ahir zaman ümmeti olan zamaneler kinler bitmez, dünya telaşı tükenmez, hırs ve tamahkârlık yok eden, eriten bir değirmen gibi insanlığımızı öğütürken silkinip kendimize gelelim.

Yezid’lere geçit vermeyelim

Ortadoğu’nun zamane Yezidi’leri, dünyanın gözü dönmüş katliamcılarına dur demek için yeni bir duyuş ve sezişle Muharrem’i, Aşûra’yı, Kerbela’yı bambaşka okumanın ve anlamanın yollarını arayalım. Efendimizin tükeniş ve ihanet duraklarında O’nu Medine’sine taşıyan Taif duasıyla yüklü derin içtenlik sarmalında dualarımız olsun. O nasıl mübarek gözleri, elleri, bedeni, yüreğiyle bakmışsa insanlığa biz de o yönden, a açıdan, o taraftan bakmaya çalışalım. Onun ellerimize teslim ettiği ve bizi teslim alan bizi İslam eyleyen bu kurtuluş dininin kıyılarında Yezid’lere geçit vermeyelim. İktidar ve hırs uğruna kardeşlerini boğazlayan tüm zamane zalimlerini Muharrem’in, Aşura’nın kutlu dualarıyla kınarken, yol vermez amellerimiz olsun… Kardeşliklerimiz, dostluklarımız, bağışlamalarımız, yarenliklerimiz olsun…

Kerbela’nın yası yılgın coğrafyamızda

Bayramları, Muharremleri, Aşûraları yaslı geçirdiğimiz şu acı günlerde kardeşliklerimize dönelim. Kurtuluş Savaşı, Çanakkale Savaşı, Sakarya Meydan Muharebesi ah seferberlik zamanlarındaki birliğimiz, zalime, düşmana karşı topyekûn bir halde kördüğüm gibi birbirine kenetlenmiş kardeşliklerimiz… Kerbela ’nın yası yılgın coğrafyamızda, Ortadoğu’nun yetimlerinin yüzlerinde, kederli durgun esmer yüzlerinde bir muştuya dönüşsün. Kenetlenmiş, bölünmez kardeşliklerimizle, zamane Yezidlerine geçit vermez bir hal ile saflar halinde hakkın, adaletin, özgürlüğün gür nidası olarak hep Hakkın yanında olduğumuzu haykırmanın zamanıdır.

Müminler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını bulup düzeltin ve Allah’tan korkun, sakının. Umulur ki, rahmet bulursunuz.” (Hucurat-10)

Rabbimizin buyurduğu üzere, Rahmet ırmağının, insanlığın tükenmiş umutlarına akması için duaya durma zamanlarındayız…

Muharrem ayının yeni başlangıçlar, yeni ümit ve umutlar için merhem bekleyen yaralarımıza derman olan mübarek dualarıyla buluşalım dostlar. Kutlu Aşûra gününün, oruçlu zamanlarında birliğe ve beraberliğe muhtaç olduğumuz şu acılı günlerde gözyaşıyla ıslanmış uzun secdelerimiz, kalplerimizi Rabbe yakın eyleyen teheccüdlerimizle duaların arınmışlığına doğru yolculuğa çıkalım. Ve yegane Dosta yalvaralım içli, yaralı, kırık ve çaresiz. Bilelim ki çare Rabbimdir… Yegane dost O’dur.

Mübarek Muharrem ayının eşsiz zamanlarını kuşanmaya haydin kurtuluşa, haydin duaya, haydin arınmaya…