Dolar (USD)
32.58
Euro (EUR)
34.75
Gram Altın
2411.34
BIST 100
9645.02
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

10 Haziran 2022

Kira artışında yüzde 25 sınırı

Türkiye’de yasal kira artış oranı, TÜİK tarafından her ay yayımlanan on iki aylık ortalamalara göre tüketici fiyat endeksindeki artış baz alınarak hesaplanıyor. Örneğin en son açıklanan oran yüzde 39,33’tü. Dolayısıyla ev sahipleri yasal olarak bu oranın üzerinde bir zam yapamaz.

Geçen yılın Kasım ayında yıllık yüzde 21,31 olarak açıklanan tüketici fiyat endeksi, döviz kurlarındaki yükselişin de katkısıyla artış eğilimine girdi ve 6 ay sonra bu oran yüzde 73,5’e kadar çıktı. Bu durumdan iğneden ipliğe neredeyse tüm harcama kalemleri etkilendi ancak gıda, konut ve ulaşım gibi temel ihtiyaçlardaki fiyat artışları toplumun geniş kesimlerini ilgilendirdiği için daha fazla ön plana çıktı.

Konut fiyat endeksine göre; konut fiyatları Mart ayında bir önceki yılın aynı ayına göre nominal olarak yüzde 110 oranında artmıştı. Satış fiyatlarındaki artış kira bedellerine de yansıdı. Şehirlere hatta semtlere göre farklılık gösterse de Türkiye genelinde kira artışları geçen yıla göre iki katına kadar çıktı.

Bu olağan dışı fiyat artışları nedeniyle, ilgili dört bakanlık bir çalışma yürütüyorlardı.

Geçtiğimiz gün Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’dan konuyla ilgili olarak; “Konut kiraları bakımından, 1 Temmuz 2023 yılına kadar yenilenecek kira sözleşmelerinde bir önceki kira yılının yüzde 25’ini geçmemek koşuluyla yapılacak artışların geçerli olduğuna dair bir geçici hüküm, Borçlar Kanunu’na Adalet Komisyonu’nda eklenecek” şeklinde bir açıklama geldi.

Enflasyonun yüksek seyrettiği böyle bir dönemde herkesi memnun etmek çok da kolay değil. Bakanın açıklamasına bakıldığında, bu düzenlemenin halihazırda oturan kiracıların lehine olduğunu görüyoruz. Ve tabii ki kira artışının yapıldığı ay, bu tarihten sonraya denk geliyorsa bu durum geçerli olacak.

Asgari ücrete bu yılın başında yüzde 50 zam yapıldı. Diğer ücretlerde ise yüzde 30-35 civarında bir artış gerçekleşti. Diğer bir ifadeyle kira artış oranı, ücret artışına yakın bir seviyedeydi. Asıl tartışılan konu sıfırdan kiralama yapacak olanların durumuydu. Özellikle İstanbul, Ankara ve İzmir gibi rağbet gören şehirlerde konut kiraları kontrolsüz bir şekilde arttı.

Öte yandan enflasyonun mevcut seviyesi göz önüne alındığında, sadece tek bir evden kira geliri elde edenler için yüzde 25’lik kira artışı yeterli gelmeyecektir.

Bu düzenleme mevcut kiracıları bir nebze rahatlatırken aynı zamanda enflasyonun altında kalan kira artışı nedeniyle yatırım amaçlı konut almak isteyenleri de diğer yatırım araçlarına yöneltebilir. Bu da konut satışlarının azalmasına, dolayısıyla konut fiyatlarında bir düşüşe neden olabilir. Ancak madalyonun öbür yüzünde ise bu yatırımcıların dövizi tercih etmeleri olacaktır.

Büyüme verisinden de hatırlayacağınız üzere ilk çeyrekte daralan tek sektör inşaat olmuştu. Diğer bir ifadeyle sorunun asıl kaynağı arz sıkıntısıdır. Sonuç olarak kiracıları koruyan bu düzenlemenin faydalı ancak geçici olduğunu söyleyebiliriz.