Kudüslü Ahmet' in 7 yılı

2015 yılında iki çocuk Ahmed ve amacoğlu Hasan Manasra kafa kafaya verip Kudüs’ün doğusunda bulunan BeytHanina mahallesindeki PiskatZiev adlı Yahudi yerleşim yerinde yerleşimcilere saldırıp kaçtılar. İki çocuk o kadar güvenlikli bölgede ne yapabilirdi ki. İşgalci polisi, 15 yaşındaki Hasan’ı kaçarken yakalamak yerine vurup şehit etti. 13 yaşındaki Ahmed ise bir yerleşimcinin arabasıyla bilerek çarpması sonucu ağır yaralanıp caddenin ortasına savrulup yerleşimcilerin eline düştü. Ağır yaralanmış olmasına rağmen kan revan içinde kalana kadar dövdüler çocuğu. Öldü diye bıraktılar. Nefes alıp verdiğini görenler küfredip ölmesi için bağırıp durdular ama takdir bu ya çocuk hayatta kaldı.

Hastanede tedavisi yalapşap yapılan Ahmed, tutuklanıp hapse atıldı. Sosyal medyaya sorgu kayıtları servis edildi. Sorulan sorulara, ağlayarak “hatırlamıyorum” diye cevap veriyordu çocuk. Siyonist yerleşimciler kafasını defalarca yerlere vurdukları için kafatasının kırılmasıyla beyninde hematomaoluşmuştu. Travma sonrası nöroradyolojik değerlendirmede görünmeyip sonradan ortaya çıkan bu kanamalarla geri dönüşsüz beyin hasarları oluşabilmekteydi. Ahmed’in yaşadığı kafa travmasıyla akut sancıları ve ağrıları hiç eksilmedi. Hatta günümüze kadar süren ruhsal çöküntü ve intihara eylim hali oluştu ne yazık ki. İşgalciler tarafından sorgulanan Ahmed henüz 13 yaşında olduğu için işgalcinin yasalarına göre mahkemeye çıkartılamadı. 2 yıl boyunca mahkemeye yapılmadan tutuklu kaldı Ahmed. 15 yaşına bastığı gün karga tulumba götürüldüğü Askeri mahkemede 12.5 yıl hapis cezası aldı ve bu 9.5 yıla indirildi.

Ahmed’in işgal hapishanelerinde başına nelerin geldiğini tam olarak bilmiyoruz. Mahkûmlar Kurumu işgalci sorgu memurlarının çocuğu durmadan uzun süreli sorgulama yöntemi takip ettiklerini, avukatına danışma hakkını elinden aldıklarını, bağırarak ağır hakaretlerde bulunarak psikolojik işkenceleri uzun süre sürdürdüklerini kaydettiler. Bütün bunlar büyük travmalar geçiren bir çocuğa yapıldığını da hatırda tutmak gerekli. İlerleyen yıllarda pek çok fotoğrafta Ahmed’in gözlerindeki morlukları, bazılarında ise kolunun sargıda olduğunu görebiliyoruz.

13 yaşında hapse giren AhmedManasra bugün 20 yaşında. Çocukken girdiği hücrede gencecik bir delikanlı oldu. Ailesinden, mahallesinden, arkadaşlarından, eğitim hayatından uzakta geçen 7 yıl. İşgalci İsrail’in yasalarına göre taş atmak 20 yıl ceza almak için yeterli bir gerekçe olabiliyor.

Filistin’in meşru topraklarını çalan işgalci İsrail, yüz binlerce Filistinli çocuğun da çocukluğunu çalıyor. Küçürek çocuklar yokluklara, ev baskınlarına, yersiz tutuklamalara, joplara, kurşunlanan insanlara, tekbir selinin üzerinde taşınan şehit cenazelerine şahitlik ederek büyüyorlar. İşgalcinin tekmesine ilkokul çağında şahit olan yavruların oyunları da boşuna ölüm temalı değil. Ahmed gibi nice evlat bebeklikten sonra çocukluğu atlayıp direkt yetişkinliğe geçiyorlar ne yazık ki.

Ahmed’in duruşmasının olduğu gün Beytüllahim’de13 yaşındaki Muhammed Hamarşeh adlı Filistinli bir çocuk 10 kurşunla şehit düştü. İşgalciler bir şarjör dolusu mermiyi bir çocuğun bedenine saplayabildiler umarsızca. Korkunç bir hınç, korkunç bir histerik hali bu. Nisan ayı içinde Filistin’de 3 çocuk şehit oldu ve 11 çocuk yaralandı. Tutuklanan 635 Filistinliden 40’ı çocuktu. Son 20 yılda 12.000’den fazla çocuğun hapse girdiği Filistin’de Ahmed’in durumunda şaşılacak bir şey yok aslında.

Geçtiğimiz Çarşamba günü Ahmed’in duruşması vardı. #freeahmedmanasra etiketi trendtopic oldu. On binlerce kişi Manasra’nın serbest bırakılıp ailesine kavuşması için elektronik imza topladı. Basın açıklamaları ve eylemler neticesinde mahkeme Ahmed’in tutukluluğunun devamına karar vermekle birlikte dosyasının yeniden değerlendirilmesine karar verdi. Sosyal medya çabasının kelebek etkisine dönüşmesi diyebiliriz bu gelişmelere.

AhmedManasra, elbet bir gün serbest kalacak. Önemli olan kaybolan yıllarının, yitirilen akıl ve beden sağlığının ne ölçüde geleceği. İşgalci İsrail’den milyonlarca Müslümanın alacağı var bunun üzerine Ahmed’in çalınan çocukluk yılları da eklendi. Elbet hesabı sorulur, tahsilatı yapılır bir gün.