Kurtlar sofrasında Erdoğan

Hiçbir gerekçe yokken, kendilerini vazifeli bilip gece yarısı 01.00’de darbeleri andıran mahiyette bir bildiriyi elbette hiç kimse tasvip etmez, edemez. Bildirinin içeriği ne peki? Klasik,yavan,tatsız tuzsuz klişeler…

Efendim, yazımızın başlığına ilham olan ifade yıllar önce yine Tayyip Bey’e ait. İstanbul yıllardır beklediği hizmeti onda bulmuş adeta çözümsüz addedilen problemler onunla halledilmeye başladığı günlerdi. Tayyip Bey’in başarısı kapalı kapıları rahatsız ediyor, gelecek için tehlike olarak görüyorlardı. Sürekli yaptığı işler engelleniyor,yürüyüşünü bile hazmedemiyorlardı.İşte tam da o günlerde kendisine yönelik bu kurulu düzenlere o en üst perdeden cevap veriyordu. “Siz kendinizce bir kurtlar sofrası kurmuşsunuz. Bizi de yem olarak görüyorsunuz ama kusura bakmayız biz size büyük geliriz…”

Nokta! Biraz da onun cesur bu tavrı hoşlarına gitmiyordu.Yem büyüktü ama uğraştılar,uğraştılar… Tayyip Bey’in başbakan olduğu günlerde de bitmedi bu tehditler.Herkes tarafından farklı gözle bakılan hükümet yeni cumhurbaşkanını seçecekti.Yine aynı tezgahlar kuruldu.Yine cinayetler,yine mitingler,yine kışkırtmalar…Ama o yine netti. “Ordu,başbakanın emrindedir.”

Deliriyorlardı,çıldırıyorlardı.Devam eden yıllarda güçleri gittikçe azalan bu tedhiş ve tehdit güruhu yine de boş durmadı.Neticede tarihin en kara ve karanlık gecesi yaşandı :15 Temmuz. Erdoğan,o gece de netti. “Halkımı bu tehdite karşı sokaklara davet ediyorum!”

Olmadı,başaramadılar.Bir türlü engel olamadılar millete ve onun adamlarına. Başkanlık sistemine de karşı çıktı bu grup.Zira geleneksel olan her şeye karşıdılar.Ama millet yine ferasetle davrandı.Ferasetle davrandı diyorum zira neler görmedi ki millet: Darbe,parti kapatma,sürgün,zulüm…

Böyle bir muammada da yine halkın tavrını ortaya koydu Erdoğan.Hem de bütün dünyaya:

“Sizin çocuklar yine başaramadı, eline yüzüne bulaştırdı.”