Kurumsal ahlak

İnsan varlığı akılla diğer canlılardan ayrılmakla çok kutsal bir görevi de üstlenmiş oldu. Bu görev insan olmanın erdemidir.

Günümüzde ve öncesinde bu erdemin nitelikleri hep tartışıla gelmiştir. Her toplumun kendine göre önem atfettiği bu özellikler aslında toplumun ahlakıdır aynı zamanda. Ahlakın topluma özgü kuralları olduğu gibi farklı toplumlara benzeyen yönlerin olması da tabidir.

Mesela, yalan söylemenin erdem olduğu bir toplum gösteremeyeceğimiz gibi iftirayı kutsal görmemekte o kadar evrenseldir. İşte bunların bütününe Ahlak diyoruz.

Olayın bizi ilgilendiren bir boyutu elbette siyasi ahlaktır. Her şeyi yasayla yapmak gibi bir alışkanlığımız var. CHP ve diğer muhalefet partileri seçimler öncesi en çok neyi eleştirdiler ? Efendim, yandaşlarını işe alıyorlar, bankamatik memurları var, ve daha neler neler söylediler de yerelde daha altı ay dolmadan ne kadar eleştirdikleri nokta varsa kendileri hem de bunları savunarak yaptılar.

Şu hanım var, ülkenin en ünlü İl Başkanı olan CHP’nin İstanbul İl Başkanı hani türlü suçlardan yargılanan.. Canan Hanım Altı adet yandaşı İstanbul belediyesine yerleştirmiş ve bunların iş dışında yapacakları şeyleri kutsayarak bunların her şeyi hakettiğini ifade edercesine sosyal medyada bu durumu savundu!

Daha dün Kul Hakkı, Talan, yalan dolan iddialarıyla İstanbul’u kazanan bir iradenin bu hali içler acısıdır. Resmen ahlaksızlığı savunur noktaya ne çabuk da geldiler ? Vahim bir tablo birbirini kovaladı; Torbalı Belediyesi, Seyhan falan filan birbirini kovaladı. Biri oğlunu işe alır genel müdür yapar, öteki kardeşini değil iki kardeşini Belediyeye en üst noktalara getirir.

Hatay BBB’nı iki kardeşini de Hatsu ve diğer kurumlarına getirmiş işte.. Say say bitmez. Hak hukuk adalet diye gel ertesi gün rezaletlere imza at; bu mu şimdi ?

Daha da vahim tablosu CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu bu durumu savunur bir açıklama yapıyor. Efendim herkes getiriyor.

Ee peki sen niye geldin o halde ? Madem herkes gibi olacaksan yeme yutma sırası sana mı geldi ?

Doğrusu pek de yadırgamadığımız bu hali pür melalimiz her yerde garip bir şekilde normal ahlakımızdan sayılır olmuş. Beyler bir şeyleri değiştirecekseniz lütfen önce kendi ahlakınızdan başlayınız. Çünkü o değişmeden bir halt değiştiremezsiniz. Ancak aldatırsınız.

Ne Budist Ahlakında yeri var ne Batı Kapitalist Ahlakında yeri var ne de İslam Ahlakında bunun. Malı götürme odaklı bu anlayış memleketi kurtarmaz, sizi de kurtarmaz; ancak ahlaksızlık binasına tuğla döşemiş olursunuz. Gelin vazgeçin bu işlerden . Liyakat ve ehliyet sahibi insanları bulun.

İster solcu ol ister sağcı veya hangi ideoloji ise ama ahlaklı olun. Yoksa kainatın bir noktasında kayan bir yıldız gibi yok olur gidersiniz de kimsenin haberi olmaz. Bize önce adam gibi adam lazım, parti sonraki iş vesselam.

Allah’a emanet olunuz..