Dolar (USD)
32.59
Euro (EUR)
34.86
Gram Altın
2495.68
BIST 100
9707.02
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

17 Aralık 2020

Libya'nın Türk Kodları

Mavi Vatan ve Libya ile yapılan deniz sınırlarını belirleme anlaşmasıyla bu vatanın ete kemiğe bürünmesi derken iki ülkeyi de hedef alan ittifaklar..

Libyalılar bu anlaşma teklifine evet derken hiç düşünmediler mi dersiniz? Gelecek tepkileri, hedef tahtasına döneceklerini tahmin edemediler mi sizce?

Onları bu kadar korkusuz kılan şey nedir?

Türkiye’nin cankurtaran gibi davranması, Libyalıların ahde vefası hepsi, yüzyıllardır süre gelen ilişkiler içinde yaşanan çok doğal tepkilerdir.

Aslında yaşananlar ortak bir kader birliğidir; ne ilktir ne de son..

Kader birliğimizin ilk örneği Osmanlıların Libya’ya girdiği 1552 yılındadır.

Bu tarih, Libyalıları İspanyol işgalinden kurtulduğu, müstakil Libya ‘nın temellerinin ilk atıldığı tarihtir.

Libya’da Türk asıllıların kurduğu Karamanlı Hanedanlığı ve Libya’da yaygınlaşan Türk nüfusu bu bağın bir ayrı boyutudur.

Libya ile ikinci kader birliği 1911 yılında ve Osmanlı’nın Tanzimat dönemindedir.

Gazi Mustafa Kemal’in ve Enver Paşa’nın Libya’ya gidişleri bu tarihtedir.

Osmanlı Subayları, bu çıkarmada Trablus, Bingazi, ve Derne’de direnişçilerin arasına karıştılar, İtalya işgaline karşı Libya direniş güçlerini koordine ettiler, milli direnişin kıvılcımını çaktılar.

1919 yılına gelindiğinde ise Libyalı direnişçiler Çanakkale cephesinde Türklerin yanında yedi düvele karşı direndiler, Türklerle omuz omuza savaştılar.

Osmanlı gitmiş Türkiye Cumhuriyeti gelmişti ama henüz Libya’dan gitmeyen İtalyanlara karşı yeni taktikler geliştirmek gerekiyordu.

Türkiye Cumhuriyeti Libya direnişine ikinci kez el attı. Direniş Türkiye’den idare edildi, direniş suresince Doğu Libya’da Bingazi Hükümetinin yöneticilerinin çoğu Türkiye’de ikamet etti.

İtalyan işgali bitti ve 1949 da kurulan İdris es-Sinusi Hükümeti ilk yurt dışı ziyaretini Türkiye’ye yaptı.

Libya’yı yönetmek için Ankara’dan yardım istedi. Ankara, Sadullah Koloğlu’nu Libya’ya gönderdi ve Koloğlu Libya’nın ilk başbakanı olarak atandı.

Bu bile tek başına, Dünya Diplomasisinde daha önce eşi benzeri görülmemiş bir ilişki örneğidir.

Libya’nın Türklerle diğer bir kader birliği örneği de 1974 Kıbrıs Barış Harekâtındadır.

1969 yılında göreve gelen Libya Lideri Kaddafi Türkiye’ye desteğini açıkça, göstere göstere yaptı ve gönderdiği silahları uçağı yüklerken bizzat başında durdu.

Türkiye’nin ambargolu yıllarında Libya’da Türk şirketlerine öncelik verdi. Yüzlerce şirket, binlerce çalışana iş sahası açtı; Türkiye ekonomisi bu sayede canlandı kanlandı, büyük tecrübeler kazandı.

Bu yapılanları karşılıklı çıkar ilişkileriyle izah etmek mümkün değildir. Nedenlerini anlayabilmek için altında yatan toplum ilişkilerine, toplumların genlerine kadar sirayet etmiş kültürel ve politik şifrelerine bakmak gerekir.

Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti Libya’da kendisini neden bu kadar rahat hissediyor sizce?

Libya’daki Türk kodlarını çok doğru okuyup çok iyi analiz edebiliyor da ondan..