Dolar (USD)
32.60
Euro (EUR)
34.66
Gram Altın
2498.05
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

17 Şubat 2023

Pozitif insani destek ve dayanışma

Deprem gibi doğa yasaları çerçevesinde gerçekleşen normal bir olgu karşısında sergilenen duyarsızlık, vurdumduymazlık, sorumsuzluk, ihmal ve cehalet, bizi cehalet afeti diyebileceğimiz ağır bir felaketi yaşamamıza neden oldu. Cehalet afetinin neden olduğu deprem faciası sonucunda insani, ekolojik, sosyal ve maddi açılardan ağır bir tablonun ortaya çıktığı bir yıkım ve çöküş yaşamaktayız. Deprem, yeryüzünün kendi içinde gerçekleştirdiği enerji boşalımına dayalı bir jeolojik harekettir. Deprem faciası ise insani cehaletin ve ve vurdumduymazlığın neden olduğu insan kaynaklı bir felakettir. Deprem ve deprem faciasının birbirinden aurılması önemlidir. Deprem faciası, yüzyıllardır içimizde kurumsallaştırdığımız cehaletin, akıldışılığın ve ahlakdışılığın öldürücü olduğu gerçeğini hepimize yaşatmaktadır. Deprem öldürmez! Akılsızlık öldürür! Ahlaksızlık öldürür! Cehalet öldürür!

Cehaletin, akılsızlığın ve ahlaksızlığın neden olduğu deprem faciası, insanların ruhlarında, psikolojilerinde, ilişkilerinde, duygularında ve geleceklerinde kalıcı yaralara ve yıkımlara neden oldu. Ağır şartlar altında insanların yeniden hayata tutunmaları ve hayata yeniden başlayabilmeleri için sosyolojinin, sosyal hizmetin, psikolojinin, psikolojik rehberlik ve danışmanlığın, antropolojinin, kültür bilimlerinin yardımına ihtiyaç vardır. Depremi anlamak için jeoloji ve doğal bilimlerini dinlemek gerektiği gibi, insana yardım etmek ve insanla dayanışmak için insani bilimlere ihtiyaç vardır. İnsanlar, asla deprem faciası sonrasında yaşadıkları kayıpları unutmayacaklardır. Yaşadıkları kayıpları unutmamalarına rağmen hayata yeniden tutunma ve başlama bilincinde olan insanlar, sıradışı bir emekle yarınlara yeniden hazırlanmaya çalışmaktadırlar. İnsanlar yarınlarını inşa ederken yaşam alışkanlıklarını bozan, hayatlarının sıradışı bir belirsizlikle ve korkuyla kararmasına neden olan varoluşsal sarsıntının üstünden gelme şeklinde çetin bir meydan okumayla yüzyüzedirler. Deprem faciasını tecrübe edenlerin, varoluşsal düzeyde yüzyüze kaldıkları meydan okumaya cevap verebilmeleri için psikolojik, sosyal ve ruhsal olmak üzere topyekün bir insani desteğe ve dayanışmaya ihtiyaçları vardır. Deprem faciasını yaşamış bireylerle insani destek ve dayanışma için deprem faciasının varoluşsal bir kriz olarak anlaşılması büyük önem taşımaktadır. İnsani destek ve dayanışma, yeniden birlikte varolmak için varoluşsal olarak birbirimizin hayatlarına aktif olarak katılmak, birlikte ortak yeni hikayeler oluşturmak demektir.

Deprem faciasını yaşamak, insanın biyolojik, psikolojik ve sosyal iyilik halinin radikal bir şekilde bozulması veya çökmesi anlamına gelmektedir. Deprem faciasından sonra insanların hayatlarına güvensizlik, umutsuzluk ve kırılganlık şeklindeki kara bulutlar çökmektedir. Güvensizlik, umutsuzluk ve kırılganlık kara bulutları altında varoluşsal çöküş yaşayan insanlar, herşeyden ve herkesten uzaklaşabilmekte ve gerçeklikten kopabilmektedirler. İnsani destek, dar bir grupla sınırlı profesyonel destek olarak anlaşılmamalıdır. İnsani destek, profesyonel olmanın ötesinde herkesin göstermesi gereken pozitif destek ve dayanışmadır. Pozitif insani destek ve dayanışma, deprem faciasını yaşayanların hayatlarından güvensizlik, umutsuzluk ve kırılganlık bulutlarının dağılması ve hayatla bağlarının kopmaması için herkesin birbiriyle yoğun bir şekilde ilgilenmesi ve ilişki kurması demektir. İnsani destek ve dayanışma, birilerine acımak ve deprem faciası karşısında duygusal olmak demek değildir. İnsani destek ve dayanışma, sahici anlamda ötekiyle ilgilenmek, ilişki kurmak ve onunla birlikte hayatı yeniden inşa etmek için harekete geçmek demektir. İnsani destek ve dayanışmanın arkasında düşünce, duygu, duyarlılık, akıl, bilgi ve bilim olmalıdır.

İnsani destek ve dayanışmanın merkezinde insan ve toplum olmalıdır. İnsani destek ve dayanışma kavramı, deprem faciasını yaşamış bireylere ve gruplara pasif mağdurlar ve kurbanlar olarak bakmamaktadır. Pozitif insani destek ve dayanışma perspektifi, deprem faciasını yaşamış kişilere çok zor bir faciayı tecrübe etmelerine rağmen hayatta kalmayı başaran güçlü bireyler ve yeniden hayatı inşa edebilecek sağlıklı, yaratıcı ve dinamik aktörler olarak bakmaktadır. Pozitif insani destek ve dayanışma, hiçbir şekilde bireylere yaşadıkları deprem faciasını kabul etmelerini empoze eden kaderci ve uydurma metafiziklere dayalı kurguları maneviyat ve hayır olarak dayatmamaktadır. Pozitif insani destek ve dayanışma, yaşanılan facianın hep birlikte gerçekçi bir şekilde değerlendiriilmesini ve anlamlandırılmasını, daha sonra ise hayata yeniden tutunmanın ve başlamanın makul, gerçekçi, dengeli ve pratik şekilde nasıl mümkün olacağının yollarının ve imkanlarının hep birlikte bulunması ve uygulanmasını kapsamaktadır.