Dolar (USD)
32.36
Euro (EUR)
34.95
Gram Altın
2323.55
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

23 Mart 2023

Türkler ile Kürtler bir karar vermeli

“Kürt sorunu bu milletin bir parçasının değil, hepsinin sorudur. Benim de sorunumdur. Kürtler bu ülkenin birinci sınıf vatandaşıdır. Hepimiz aynı toprağın insanıyız, millet olmak işte budur.” Bu sözleri bundan on beş yıl kadar evvel Tayyip Erdoğan söyledi.

Sonra tam sekiz yıl Türk Kürt ittifakını yeniden tesis etmek için elini taşın altına koydu.

Elbette, hükümetin bu tavrı, politikası Gladyo açısından tam anlamıyla bir oyun bozanlıktı. Düşünün o güne kadar bu ülkede iki farklı kesime yönelik büyük ayrıştırma planları devreye sokulmuştu.

Bunlar dindarlar ve Kürtler…

Geçmiş darbe dönemlerine bakınız, hep bu iki kitle hedef alınarak, bahane gösterilerek ülkemize çökmüşlerdir. Birine gerici diğerine bölücü denilmiştir.

CHP zihniyetinin Kürtleri asimilasyona tabi tutmadığına kim ikna olabilir? O yüzden diyorum bugünkü noktaya kolay gelinmemişti.

Vaktiyle bu ülkede Kürt dili, kıyafetleri, folkloru ve Kürtçe isimlerin kullanımı yasaktı. Yerleşim yerleri sıkıyönetim altında idi. Dağ Türkü olarak adlandırılırlardı.

1980 askeri darbesinin ardından Kürtçe resmi ve özel hayatta resmen yasaklandı. Kürtçe konuşan, yayın yapan veya şarkı söyleyen birçok kişi tutuklandı ve hapsedildi. Diyarbakır Cezaevi’nde yaşanılanları yazsak yerimiz yetmez.

Hatırlayınız TRT Kürtçe kanal açıldığında ilk tepki PKK ve CHP’den gelmişti.

Tüm engellemelere rağmen uzun bir aradan sonra Türklerle Kürtler yine de yan yana gelmeye çalıştı.

Ancak 7 Haziran seçimlerinden sonra Gladyo’nun marifetiyle PKK, bir bakıma barış yanlısı dindar Kürtleri cezalandırdı ve onları kendi içine hapsetmeye çalıştı. Amaç bir daha Türklerle Kürtlerin tarihi bağlar bakımından bir araya gelmemesiydi.

Şimdi de düne kadar Kürtleri yok sayan bir parti ile ittifak görüşmeleri yapıyorlar.

Oysa bugüne kadar Kürt meselesi çözümünde dev atılımlar yapan bir AK parti, bu adımların hepsine karşı çıkan bir CHP vardı.

Kürt kimliğine özgürlük getiren AK Parti, buna itiraz eden CHP vardı.

Kürtçe önündeki engelleri kaldıran, Kürtçe eğitime izin veren, 24 saat Kürtçe TV ve radyo yayını yapılmasını sağlayan AK Parti, buna itiraz eden CHP vardı.

Alevi açılımını yapan, Cem Evlerine özgürlük getiren AK Parti, buna itiraz eden CHP vardı.

Aslında olan biten nedir biliyor musunuz? Türkler ile Kürtlerin kadim birlikteliğini, bir araya gelme ihtimalini ortadan kaldırmaktır asıl hedef.

Zira Amerika da bilir ki Türk ve Kürt ittifakı aynı zamanda büyük ve güçlü bir Türkiye demektir.

Yıllardır bir Türk olarak “gelin bu büyük oyunu bozalım” derim. Neden bu ülkenin yerli siyasetini birlikte kuramayalım ki? Unutmayalım köklü medeniyete sahip ülkeler yok olmaz. Köklü medeniyete sahip dostluklar ve kardeşlikler de yok olmaz. Tarihin en kırılgan anlarında sahneye çıkarlar ve insanlık onurunu tekrar yüceltirler. Tarih, Türklerle Kürtlerin neler yapabileceklerini er ya da geç yazacaktır.

Elbette bunun kolay olmayacağının farkındayım. Gladyo Türk-Kürt ittifakına şiddetle karşı olduğunu birçok kere tertiplediği sokak eylemleriyle ve darbe girişimleriyle net bir şekilde ortaya koydu.

Biliyorum, Doğu ve Güneydoğu topraklarını Siyonist toprağı olarak görenler bu işten vazgeçmeyeceklerdir. Mesele Türkler ile Kürtler bin senedir sürdürdükleri işbirliğini devam ettirip bu toprakları vatan kılmaya devam mı edecekler yoksa bu topraklardan birlikte silinip gidecekler mi?

AK Parti, Kürtleri kazanmaktan geri adım atmamalıdır. Kürtçeyi kendi web sitesinde de kullansın mesela. Sitelerinde hala Kürtçe dil seçeneği yok. AK Partiye yakın Kürtçe bir gazetenin çıkmamış olması bir eksikliktir bana kalırsa.

Kürtler, Gladyo’nun aparatı olmuş PKK ve uzantısına elbet bir gün köklü bir cevap verecektir.

 
ABONE OL
Deniz feneri detay
Deniz feneri detay
Kızılay 160x600
TDV ramazan