Yine -"Geliyorum" dedi...



Kıymetli okurlarım, İstanbul'da orta ölçekli depremlerin sayısı artmaya başladı. Bunların en sonuncusu da 5 şiddetinde oldu.


İstanbul Depremi bu kez gerçekten -"Geliyorum" dedi galiba. Ha depremin bu dediğiyle, uzmanların söylediklerini birleştirirsek, sağlam olmayan yapılara hiç adım atmamamız lazım...


Çünkü, uzmanlar da güçlü bir şekilde, beklenen İstanbul Depreminin süresinin iyice kısaldığını söylüyorlar. Eli kulağındaymış yani...


Hal buyken, deprem konusunda bizde acayip bir duyarsızlık var. neyimize güveniyorsak artık... Acaba bunca işaret, insanlara masal gibi mi geliyor?


Burada ilginç olan, ortada kentsel dönüşümle daha sağlam yapılara geçme imkanı varken, kişilerin mal kaygısına düşmeleridir. Tekrar soruyorum... Deprem karşısında neye güveniliyor?


UYGULAMA Şart...


Yazının burasında, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na çağrıda bulunuyorum. "Bize binaların durumlarını bildiren bir uygulama yapın"... Aynen pandemi zamanı yapılan uygulama gibi...


Evet telefonlardaki uygulama sayesinde, insanlar nasıl bir Bina aldığını; nasıl bir binada oturduğunu, nasıl bir Binanın önünden geçtiğini bilsin...


Belki telefondan yapılan uyarılar, kişileri depreme karşı duyarlı hale getirir. Tabi duyarlı olmak demek; tedbir almak demektir.


Ben böyle bir uygulama, onlarca hayatı kurtarır derim... Bu uygulamanın büyük bir ihtiyaç olduğu da, herkesin malumudur.


Mesela ben TBMM'nin Açılış Törenleri için, çarşamba günü Ankara'daydım. Başkentte durumlarını bilmeden Binalara girdim çıktım.


Ama bir uygulama olsaydı, bende telefonun ekranındaki o bilgiye göre hareket ederdim.


Not: Bir başka -"Geliyorum diyen de Gazze'deki Barıştır. Umarım o fazla gecikmez...