"Ve dediler ki: Biz malca ve evlatça daha çoğuz, biz azaba uğratılacak da değiliz.
De ki: Rabbim, dilediğine bol rızık verir ve (dilediğinden) kısar; fakat insanların çoğu bilmezler."[1]
Şeytan, insanın mala düşkünlüğünü, zengin olmak istediğini, insanları yönetmek istediğini, rahatlığı sevdiğini ve gelecek endişesi yaşamak istemediğini çok iyi biliyor…
Elde edeceği zenginlikle birçok haramların kapılarının da açılacağını çok iyi bildiği için insanların hep zengin olmasını ister… İşin aslına baksak zengin olmak bu dinin haram kıldığı bir şey değil, hatta tavsiye ettiği bir şey;
- "Veren el alan elden üstündür" dendiği gibi…
İnsan zengin olduğunda zekat verebilir, yetimlerle ilgilenebilir, infaklarda bulunabilir, medrese açabilir, fakirleri gözetip kollayabilir ve daha birçok hayır kurumlarına yardım edebilir…
Fakirken 'eğer zengin olursam fakirlere şöyle bakarım, filan kurumlara şöyle yardım ederim' gibi hayaller kurulur, ama ne zaman ki ciddi bir zenginlikle tanışınca bir bakmışsın ki o yardımsever olan insan kendisine bile cimri olmuş...!
Zengin olma yolunda birçok haram kapılar açılmayı bekler… O yolda koşar adım gidenler önüne gelen tekliflere ardına kadar kapılarını açarlar… O yolun sağında ve solunda;
- "banka faizleri, müşteriler nasıl 'aldatılır'ın formülleri, işçiler nasıl 'sömürülür'ün formülleri, renkli ışıklar altında kumar masalarında gelen zar sesleri, ortakları aldatma planları ve daha nice haram kapılar" yol kenarına dizilmiştirler
Şeytan, inanın zengin olma arzusunu tetiklemek için sürekli zenginlerin rahatlığını örnek göstererek;
- "Bak, gördün mü şu markalı arabaya binemiyorsun! Hala garibanların mahallesinde oturuyorsun! Senin neyin eksik zenginlerden? Daha ne zamana kadar fakir kalacaksın. Geleceğini düşünmek zorundasın. Zengin ol ve kimseye muhtaç olma! Diyerek tahrik etmeye çalışır… Genelde de hedefine ulaşır…
Zavallı insan da şeytanın bu zarfını alır açar ve sonuna kadar itaat etmeye çalışır… Oysaki rızık içine tamamen Allah bakıyor ve dilediğine dilediği kadar vereceğini vaad ediyor:
- "Allah dilediğine rızkı genişletir-yayar ve daraltır da. Onlar ise dünya hayatına sevindiler. Oysaki dünya hayatı, ahirette (ki sınırsız mutluluk yanında geçici) bir meta'dan başkası değildir."[2]
Bir defa şunu iyi bilelim ki hırslanarak zengin olunmuyor! Bu yüzden zengin olmak için hırslanmayalım… İnsanla zengin olmak için evlerinden sabah erken saatlerinde çıkarla ama Allah'ın dilediği kişiler ancak zengin olurlar… Sünnete uygun çalışalım, Allah'a dua edelim ve zenginliği de en iyi şekilde kullanalım…
[1] Sebe.34-36
[2] Rad.60