Fatih Edebiyat Günleri

Medeniyetler şehirlerde kurulur. Kültür, şehirlerin muhtelif mekânlarında gelişir. İstanbul bu manada dünyaya örnek olmuş müstesna bir şehir. Fatih, İstanbul’un kalbi ve ruhu. Şükürler olsun ki Dersaadet’in âlimler ve sanatkârlar beldesi olan bu muhitinde 44 yıldan beri ikamet ediyorum. Allah ayırmasın.

Fatih’i son yıllarda gördünüz mü? Tarihî eserlere nasıl sahip çıkıldığına tanık oldunuz mu? Doğrusu bu ilçede oturduğum hâlde ben bile yapılan hizmetleri takip etmekte zorlanıyorum. Biraz da aramıza ‘salgın’ girdi. Fakat icraatı duyuyor, seviniyorum. Başkaları da işitsin, mutlu olsun diye sosyal medya hesaplarımda paylaşıyorum. Mesela yeni açılan Fatih Merkez, Cerrahpaşa, Kalenderhane, Dervişali, Vani Dergâhı Semt Konağı, Kariye, Sümbülefendi Çocuk, Topkapı, Kadırga, Kasım Günani Semt Konağı, Karagümrük, Abdi Çelebi ve Veledi Karabaş kütüphaneleri bu hizmetlerin bir kısmı. Medrese Davutpaşa, giderek bir akademiye dönüşüyor. Yüksek lisans ve doktora öğrencilerinin ders ve feyz aldığı mutena bir mekân. Galeriler, kültür merkezleri, Zeyrek evleri, medreseler, ihya edilen 46 tarihî çeşme… İhya, imar ve restore edilen eski camiler, mescitler, dergâhlar, tekkeler… “Zeyrek Söyleşileri ve Seminerleri” ile “Medrese Davutpaşa Seminerleri”nde bilim-sanat adamları, yazarlar, aydınlar gençlere her gün hitap ediyor. Baş döndürücü bir hizmete tanık oluyoruz. İki gün önce aldığım bir müjdeyi buradan duyurayım: Çok yakında Vatan ve Darüşşafaka caddeleri üzerinde iki yeni kütüphane kuruluyor. Konserleri, sergileri, tiyatro ve sinema faaliyetlerini anlatmaya bu köşe yetmez. Fatihliler bunu iyi biliyor.

İnsanlara teşekkür etmeyen, Allah’a da şükretmez. İyi ki basiret sahipleri, bu hizmetleri görüp kutlu gayreti fark ediyor. İstanbul Ticaret Odası, kadirşinaslık örneği olarak Fatih Belediyesi’nin Yedikule Hisarı’nda devam ettirdiği restorasyon projesi dolayısıyla “İTO’nun 140. Yıl Restorasyon Özel Ödülü”nü Fatih Belediye Başkanı Mehmet Ergün Turan’a verdi. Başkan Turan, bu mükâfatını geçenlerde Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın elinden aldı. Bitmedi, Tarihî Kentler Birliği de “Tarihî ve Kültürel Mirası Koruma Proje ve Uygulamalarını Özendirme Yarışması”nda “Süreklilik Ödülü”nü Fatih Belediyesi’ne lâyık gördü.

Pazar akşamı Fatih Belediyesi’nin düzenlediği “Fatih Edebiyat Günleri”nin açılış programına davetliydim. Broşürün kapağındaki başlık, “Edebiyatın Başkenti İstanbul”du. Buna bir ilavede bulunayım: “İstanbul’da Edebiyatın Baş Semti Fatih”. Fatih Kültür Merkezi’nde başlayan programda önce “İmzalı Kitapların Peşinde” sergisini gördük. “Haluk Oral ve M. Rüyan Soydan Koleksiyonundan İmzalı Kitaplar” sergisi mükemmeldi. Kitap medeniyetimize hayran kalırken eserlerini imzalayan ve kendilerine kitap imzalanan meşhurları saygıyla, rahmetle andık. Sergi sahipleri, Başkan Turan, kıymetli yazar Beşir Ayvazoğlu ve diğer dostlarla birlikte sergiyi gezerken nefis bir yolculuğa çıktık. İstanbul’da ikamet eden talihli vatandaşlar, kapanmadan önce sergiyi gidip görmelidir.

Açış konuşmasını Başkan Turan yaptı. “İstanbul, Fatih ve Edebiyat” merkezli kısa ve özlü bir hitaptı. Beşir Ayvazoğlu ise açılış konuşmasında bir bakıma Türk Edebiyatı’nın muhtasar tarihini anlattı. Kadim dostum ve ağabeyim Ayvazoğlu, müktesebatı ve çarpıcı anlatımıyla dinleyicileri mest etti. Beşir Bey, “Edebiyat nedir?” sorusuna cevap ararken herkese ve her edebiyatçıya göre bunun farklı karşılığı olabileceği belirtti. Osmanlı devrinden, Divan edebiyatından başlayarak günümüze kadar Türk edebiyatının geçirdiği merhaleleri ana hatlarıyla hülâsa etti. Edebiyatla uğraşanların umumiyetle birbirlerini tasfiye ettiğini, buna rağmen iyi eser veren şair ve yazarların ayakta durduğunu ve asırlara meydan okuyarak hükümlerini icra ettiklerini söyledi. Açılış Konseri muhteşemdi. Programı birikimiyle yöneten, müzik ve edebiyat arasındaki köklü ve ahenkli birlikteliği dile getiren Doç. Dr. Bilen Işıktaş, konuşması ve ud’uyla takdir ve alkış topladı. Ses sanatkârları Atakan Akbaş ve İrem Şamlı, sesleriyle gönülleri fethetti. Hanendeler de sazendeler de olağanüstü bir icrada bulundu. Çıkışta Turgay Anar’ın Fatih’in Edebiyat Durakları kitabı, bütün katılımcılara armağan edildi. Bir hafta sürecek programda kaçırdıklarınızı söyleyip sizi üzmeyeyim. Ama bugünden itibaren takip edebileceklerinizden sizi haberdar edeyim: Bugün: “Fatih Sultan Mehmet ve Fatih Kitapları Sergisi” (saat 17.00, Beyazıt Devlet Kütüphanesi). Açık Oturum: “Kültür Odağı Olarak İstanbul Kütüphaneleri” (M. Birol Ülker, Emin Nedret İşli, Ramazan Minder, Yöneten: Halil Solak). Yarın: (24 Kasım Perşembe): Edebiyat Gezisi “Divanyolu” Rehber: Beşir Ayvazoğlu (saat 11.00) “İstanbul Erkek Liseli Edebiyatçılar”, “İstanbul’un Hikâyesi” ve “Kurmacanın Anahtarı Nedir?” başlıklı sohbet toplantıları. Cuma günü ise “İstanbul’un Romanını Yazmak” söyleşisi ile benim yöneteceğim “Torunları Fatihli Dedelerini Anlatıyor” konulu panel var. Fatih Edebiyat Günleri, cumartesi akşamı “Şiir Akşamı” ile nihayet bulacak. Fatih’imizi edebiyatla buluşturanlara teşekkürler. Dilerim bu güzel faaliyet, “Fatih Edebiyat Günleri”nin birincisidir ve her yıl daha da zenginleşerek sürer. (Bilgi: fatih.bel.tr)