Dolar (USD)
32.33
Euro (EUR)
34.69
Gram Altın
2392.94
BIST 100
10276.88
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

Diziler boşanmayı teşvik ediyor

Dizilerin topluma verdiği zarar her geçen gün artıyor. Türk ahlak ve maneviyatına zarar veren televizyon dizileri aile kurumlarını derinden sarsıyor, boşanmaları artırıyor. Uzmanlar, aileyi koruyan ‘Aile Arabuluculuğu’ kurumunun kurulmasını istiyor.
Diziler boşanmayı teşvik ediyor
11 Temmuz 2019 00:01:00
Dizilerin topluma verdiği zarar her geçen gün artıyor. Türk ahlak ve maneviyatına zarar veren televizyon dizileri aile kurumlarını derinden sarsıyor, boşanmaları artırıyor. Uzmanlar, aileyi koruyan ‘Aile Arabuluculuğu’ kurumunun kurulmasını istiyor.

NEŞAT GÜNDOĞDU/ANKARA

Son yıllarda ahlâksızlığın artırmasında bir araç olarak ortaya çıkan ve topluma kötü örnek olan televizyon dizileri, aile huzurunun bozulmasına neden olarak, boşanmaların artmasına yol açıyor. Gençler nesillerin dizilerde gördükleri yaşam biçimini örnek alması ve yeni evlenen genç çiftlerin de evliliklerini etkileyerek aile içindeki huzurun, sabrın, ahlâkın yıkılmasına ve aile bütünlüğünün kurulmasına zarar veriyor. Aile içi huzursuzluğun artması yeni evliliklerin büyük çoğunluğunun ilk 5 yılında boşanması ile sonuçlanıyor.

Magazin hayat biçiminin dizilerle normalleştirilmesi ve Türk aile yapısının temelden parçalanmasına neden olmasını Milat’a değerlendiren Türkiye Adalet Araştırmaları Merkezi (TÜRKAD) Başkan Yardımcısı Avukat Öznur Kızılkaya Uslu, toplumun atar damarı aileyi korumak için atılması gereken atımları anlattı.

Aile Arabuluculuğu önerisi

Günümüzde insanların yoğun olarak şehirlerde yaşadığına vurgu yapan Uslu, şehirde yaşamanın geniş ailenin yerine çekirdek aile yaşamlarını artırdığına vurgu yaptı. Boşanmaların önüne geçilmesi gerektiğini dile getiren Uslu, “Daha önce çekirdek ailenin sorunları çözmek için Osmanlı’da 1917'de çıkan Aile Kanunnnamesi'yle oluşturulan ‘Aile Arabuluculuğu’ kurumu hayata geçirilmiş ve o dönemde başarılı bir şekilde uygulanmıştı. Biz bu kurumun yeniden ihdas etmek gerektiğini düşünüyoruz. Boşanma davası sırasında ya da dava açılmadan önce uzman bir arabulucunun taraflarla ayrı ayrı görüşmesi ile bazı evliliklerin kurtulacağına inanıyorum” diye konuştu.

FOTO: aile, öznur

Aileyi korumak gerekiyor

Aile Arabuluculuğu’nun mevcut iş hukuku ve ticari uyuşmazlıklarda uygulanan zorunlu arabuluculuk uygulamasından farklı bir şekilde hayata geçirilmesi gerektiğinin altını çizen Uslu, “Şu an arabuluculuk bürolarında taraflarla görüşme yapılmakta. Aile arabuluculuğunda ise Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından açılacak merkezlerde görev yapan arabulucular, hukukçular, psikolog, sosyal çalışmacılar ve konu hakkında uzman diğer meslek mensupları tarafından oluşturulacak kurullar aracılığıyla yapılmalıdır. Kurmak, düzenlemek zor; yıkmak, yok etmek ise kolaydır. Evliliklerin küçük sebeplerden dağılmasına engel olmamız ve toplumumuzu güçlü kılan ‘aile’ kurumunun zarar görmemesi için elimizden gelen her türlü çabayı sarf etmemiz gerekiyor. Çocuklar sevgi ortamında büyümelidir” ifadelerini kullandı.