HDP, PKK İLE ARASINDA MESAFE KOYMALI
EZGİ ÇELİKANKARA
Dağlıca'da 16 şehidin acısı dinmeden Iğdır'dan gelen kara haber ülkeyi yasa boğdu. Yurdun pek çok yerinde terörü protesto eden yürüyüşlerde HDP binalarına yönelik saldırılar gerçekleşti. HDP'ye ülke genelinde büyük bir öfke patlaması yaşanırken hükümetten protestolara katılan vatandaşlara sağduyulu olma çağrısı yapıldı. Konuya dair görüşlerini aldığımız uzmanlar, HDP binalarına yönelik saldırıların çözüm olmayacağını belirterek, halkın kaosa neden olabilecek girişimlerden uzak durması gerektiğini belirtti. 90'lı yıllara geri dönüşün ülke için ciddi kayıplar sağlayacağını belirten uzmanlar, halkın sokağa çıkarak Türkiye düşmanlarına karşı prim vermemesi gerektiği uyarısında bulundu.
"HDP, PKK'ya karşı tavrını ortaya koymalıdır"
Eski AK Parti Diyarbakır Milletvekili Ömer Vehbi Hatipoğlu, Türkiye'de son günlerde bir akıl tutulması yaşandığını ifade etti. Zor bir dönemden geçtiğimizi belirten Hatipoğlu, bu süreci aşmanın yolunun demokratik siyasetin önünü kapamaktan geçmediğini kaydetti. HDP'ye bu konuda çok fazla iş düştüğüne dikkat çeken Hatipoğlu, "Dağlıca saldırısı öncesinde HDP'ye bir çağrıda bulunmuştum. 'PKK kamplarının bulunduğu yerlerde barış çadırı kurup canlı kalkan olan HDP'lileri, Dağlıca Karakol'unda da barış çadırı kurmaya davet ediyorum' demiştim. Dağlıca Karakolu etrafında neden barış çadırı kurmadıklarını özellikle merak ediyorum. Barış naraları atan HDP, artık PKK ile olan ayrılığını çok net bir şekilde ortaya koymalıdır. PKK terörünü "amasız, fakatsız" sözcüklerle kınamalı ve karşısında durmalıdır. O zamanda Türkiye'de demokratik siyasetin önündeki tıkanıklık daha rahat aşılır. Ayrıca HDP binalarına yönelik saldırılar çözüm değildir. Ülke 90'lara götürülmek isteniyor. Buna izin verilmemelidir" diye konuştu.
"Parti kapatılması anti-demokratik olur"
Doğu ve Güneydoğu Kalkınma Başkanı ve Eski AK Parti Bingöl Milletvekili Hüsamettin Korkutata, Türkiye'de her şeyin demokratik kurallar içerisinde olması gerektiğine dikkat çekti. "Kürt halkı ile PKK'yı birbirinden ayırt etmek gerekir" diyen Korkutata, "90'lı yıllarda devlet jitemiyle, özel harekatıyla gayri meşru işleriyle halkı canından bezdirdi. O dönemlerde halk PKK'yla devlet arasında bir yere sıkışmış gibi bir yaşam içerisindeydi. Devlet şu anda böyle bir anlayış içerisinde değil. Bölge halkıda o dönemlere geri dönmek istemiyor" dedi. HDP'nin kapatılmasının bir çözüm olmayacağını söyleyen Korkutata, partilerin kapatılması düşüncesinin hükümette olmadığını belirtti. PKK'nın silah bırakmasının da artık şart olduğunu söyleyen Korkutata, "Türkiye'de PKK bir köyü bile kapatacak durumda değil. Ama PKK'nın silah bırakması kanın ve kirli savaşın durması için şart oldu. HDP bu konuda yanlış demeçler veriyor. Bazı belediyeler özerklik ilan etme gibi bir hırsa kapılıyor. Bunlar tamamen yanlıştır" dedi.
"Artık savaş, kan, gözyaşı istenmiyor"
Diyarbakır Mahalli İdareler Derneği Başkanı Mikdat Güneş, yaşananları "sözün bittiği yerdeyiz" ifadeleriyle açıkladı. HDP'nin kapatılmasına yönelik ifadelere ve saldırılara ilişkin değerlendirmelerde bulunan Güneş, "Siyasal bir yapıyı legalitenin dışına iterseniz, illegaliteye yönlendirmiş olursunuz. Biz 90'larda bunun provasını yaşadık. Bunların hiçbir anlam ifade etmediğini bölge insanı olarak çok iyi biliyoruz" dedi. 90'lı yıllara geri dönüşün ve HDP'den seçilmiş kişilerin eline kelepçe vurulmasının ciddi anlamda kötü sonuçlar doğurabileceğine dikkat çeken Güneş, "Seçimden önce "HDP'nin barajı aşması Türkiyelileşmeyi sağlar" şeklinde ifadelerim olmuştu. Ama birileri bunu yanlış mı okudu bilemiyorum. Doğu, Güneydoğu ve Batı'da ki birçok muhafazakar ve mütedeyyin insanlar bile barış için HDP'ye oy verdi. Böylesi bir ortamdan sonra gelinen nokta içler acısı. HDP'ye oy veren arkadaşlarım bile hepsine lanet ediyor. Halk artık bu savaşı istemiyor. Kan ve gözyaşı istemiyor. Biz seçilmişlerin eline kelepçe vurulmasını da bir çözüm olarak görmüyoruz. Böyle bir durum Türkiye'nin 50 yıl daha geriye gitmesine sebep olur" diye konuştu.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.