Dolar (USD)
32.39
Euro (EUR)
34.76
Gram Altın
2398.70
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

İyilik etmek

İyilikle kötülük bir değildir. İyiliğin yaptığını kötülük yapamaz. İyilik, Allah için yapılmalı, insanlardan bir karşılık beklenmemeli, sadece ecri Allah'tan istenmelidir. İyiler iyilik eder, kötüler kötülük eder. Yani herkes kendisine yakışanı yapar. İyilik eden, hem dünyada hem ahirette; hem Hak'tan hem halktan iyilik görür.
İyilik etmek
09 Haziran 2018 00:00:00
İyilikle kötülük bir değildir. İyiliğin yaptığını kötülük yapamaz. İyilik, Allah için yapılmalı, insanlardan bir karşılık beklenmemeli, sadece ecri Allah'tan istenmelidir. İyiler iyilik eder, kötüler kötülük eder. Yani herkes kendisine yakışanı yapar. İyilik eden, hem dünyada hem ahirette; hem Hak'tan hem halktan iyilik görür.

İBRAHİM CÜCÜK

İyilik yapana, Allah Teala, iyiliğin yerine, yenisini daha dünyada iken vermektedir. u00c2hirette vereceği de ayrıdır. İşte bundan dolayı iyilik yapmada mü'minler yardımlaşmalı ve hatta yarışmalıdırlar. İyilik yapmayı Allah emretmektedir. İyilik yapanlar, kurtulanlardır. Kurtulmak isteyen, iyilik etmelidir. Önce kişi, hak yolun önde olan zatları izleyerek ve hak yolun gereğince davranmak suretiyle kendisine iyilik etmeli, sonra da önce layık olana sonra da herkese; özellikle sorumlu olduğu kimselere karşı iyilik etmelidir. İyilik yapana, melekler dua ederler. Mü'min, iyiliğin temelini yok eden ve tamamen zayi eden, küfür ve şirkten sakınmak; iyiliklerin kemalini ve sevabını gideren, riya, başa kakmak ve hased gibi bu kötü anlayış ve davranışlardan son derece sakınması gerekir.

İnsanlığın 5 temel can damarı korunmalı

İnsanlara yapılan iyilik, genel olarak canı, aklı, dini, nesli ve malı korumak konusunda olmalı ve bu esasları korumada ciddi olmalı, gayret etmeli ve hatta savaş vermeli; insanlığın bu beş kıymetine kötülük edilmemelidir. Önce hayat hakkı korunmalı, akıl korunmalı da akla zarar verenlerden uzak durulmalıdır. Sonra hayatı garanti eden, aklı yanlış anlayıştan koruyan dini korumalıdır ki, hem hayat devam edebilsin hem de akıl yanlış ve batıl yola yönelmesin. Batıl dinlerin de bulunmasına müsaade eder ki, hak dinin hak olduğu kıyas edilince anlaşılsın. Can, akıl ve din korunarak insanlığa iyilik edilince nesil ve mal da korunmuş olur.

İslam dini, canı, öldüreni öldürmekle korumuş ve böylece ölümü öldürmüş; aklı, zarar veren içecek ve yiyeceklerden yasaklayarak korumuş; dinin anlaşılmasını ve yaşanılmasını sağlayarak korumuş; zinayı yasaklayarak, zina edeni cezalandırarak nesli korumuş ve böylece zinayı öldürmüş; hırsızlık edenin elini keserek malı korumuştur. İyiliğin yöntemlerini şu üç kategoride ifade etmeye çalışalım; Maddu00ee ve manevu00ee iyilik etmek. Cismu00ee ve ru00fbhu00ee iyilik etmek. Dünyevu00ee ve uhrevu00ee iyilik etmek.

Maddu00ee ve manevu00ee iyilik etmek

Madde, manaya alet olunca mana kadar kıymet görür. Mutlak bakılınca elbette mana maddeden daha önemlidir. Ama manayı, madde korumaktadır. u00c2yet-i keru00eemede Allah Teala, önce maddu00ee olan yardımı öne almış, manevu00ee yardımı sonra getirmiştir. Önce faydayı celbetmeyi, sonra zararı defetmeyi ifade etmiştir: "Onların fısıldaşmalarının çoğunda hayır yoktur, ancak sadaka vermeyi veya bir ma'ru00fbf (İslam'ın ve aklın iyi gördüğü şey) işlemeyi veya insanların arasını düzeltmeyi emreden başka ve her kim bunu Allahın rızasını arayarak yaparsa yarın Biz ona büyük bir ecir vereceğiz." (Nisa su00fbresi (4), 114) Maddu00ee yardım olan sadaka, manevu00ee yardım olan ma'ru00fbfu işlemek, bu ikisi faydayı celbetmek; insanlar arasını düzeltmek de zararı defetmektir.

Bunlar, toplantı ve istişare konusudur. Bunları konuşmaya ecir vereceğiz buyurmuyor, "bunları her kim Allahın rızasını arayarak yaparsa yarın Biz ona büyük bir ecir vereceğiz" buyuruyor. Çünkü amellerin kabul edilmesinin temel iki şartı; birinci şartı, kalpte niyetin Allah rızası olan ihlas ve ikinci şartı, uygulamada Hz. Peygamber (s.a.s.)'i izleyip örnek almak olan sünnettir.

Bazen, manevu00ee tarafını halletmiş kişi için maddu00ee konu öncelikli olur; bazen de manevu00ee tarafını halledebilmemiz için maddu00ee problemini halletmemiz öncelikli olur; bazen de aralarında düşmanlık bulunan kimselerin barışmalarını sağlamak öncelikli olur. İşte bunlar her zaman böyle olmaz, bazen olur.

İnsanlar için manevu00ee iyiliğin en başında, insanların; imanlarının sahih, amellerinin salih, niyetlerinin halis olması için bilgilerinin doğru olması gerekir. Doğru olması da yetmemektedir. Demek ki ilk ve önemli manevu00ee iyilik, doğru, lazım ve isabetli olan ilmi öğretmektir.

"Sana ilim öğreten arkadaş, her karşılaştığında eline bir altın veren arkadaştan daha faydalıdır." (Cemil Sena Ongun)

Cismu00ee ve ru00fbhu00ee iyilik etmek

Cisme iyilik, onu zararlı olan yiyecek ve içeceklerden korumaktır. Bütün insanlık için tabiat dengesini korumak, bütün insanların cismine bir iyiliktir. Bu, zararlı olan her konu için böyledir. Bütün dünya, bir gemi gibidir; geminin alt tarafının delinmesine göz yummak, bütün geminin batması demektir. İnsanlık için haram olanlar, aynı zamanda insanlık için zararlı olanlar demektir. İnsanları cisimlerine zararlı olan şeylerden korumak, faydalı olanları sağlamaktan daha önemli bir iyiliktir.

Doğru bilginin kaynağı Allah Teala'dır

İnsanların ruhuna iyilik, ruhu mutlu kılacak doğru anlayış ve doğru davranış, güzel ahlak için doğru bilgiye ulaşmasını sağlamaktır. Doğru bilginin kaynağı Allah Teala'dır yani Allah'ın vahyidir, Allah'ın bilgisi ile tanışmak ve Allah'ı tanımaktır. Allah'ı doğru ve yeterli tanımak, ancak Allah'ın kitabı Kur'an-ı Keru00eem ve hadu00ees-i şeru00eeflerle mümkündür. Kim Allah'ı tanısa Allah'a yönelir. Allah'a yönelene de Allah her konuda doğruyu ilham eder, doğruya irşad eder. Mü'minin ruhunu, kalbi temsil eder. Aklın doyması, Kur'an-ı Keru00eem gerçekleri ile, kalbin itminanı da Allah'ı zikretmekle, Allah'ın nimetlerini ve eserlerini düşünmekle sağlanır. Böylece mü'min, hem gerçekleri bilerek düşünerek hem de Allah'ı zikrederek zikir ehli olarak stresten kurtulur, şeytanın devre dışı kalmasına çalışmış olur.

Kalpler ancak Allah'ın zikri ile huzur bulur

Bu gerçeklerin delili şu ayet-i keru00eemelerdir: "De ki: Şüphesiz Allah dilediği (Allah'a yönelmeyen) kimseyi saptırır (sapmasını yaratır) ve Kendisine (cüz'u00ee iradelerini kullanarak) yönelenleri de doğru yola iletir. Bunlar iman edenlerdir, kalpleri Allah'ın zikri (Kur'an-ı Keru00eem ve Allah'ı zikretmek, anmak ve düşünmek) ile huzura kavuşanlardır. Dikkat edin ki kalpler ancak Allah'ın zikri ile huzur bulur (itminana erer). İman edip salih amel işleyenlere ne mutlu! Güzel dönüş yeri (cennet) de onlarındır." (Ra'd su00fbresi (13), 27-29.)

Dünyevu00ee ve uhrevu00ee iyilik etmek

Dünyevu00ee iyilik, dünyayı insanlar için yaşanılır hale getirmek; yeryüzünü imar etmek, yeryüzüne adaleti hakim kılmak ve dünyayı yaşanmaz hale getiren zulmü ortadan kaldırmak, adaletsizliği yok etmek ve sosyal dengeyi sağlamaktır.

Uhrevu00ee iyilik, önce insanların ahirete iman etmelerini sağlamak için aklı çalıştıracak bilgi ve belgeleri sunarak dünyanın insanlara hizmet için yaratıldığı gerçeğini ispat etmek gerekir. u00c2hirete iman olunca, ahireti kazandıracak salih amel ve salihler ortamını sağlamak gerekir. Salih amelin başında namaz gelmektedir. Namazda ise her gün kırk defa "maliki yevmiddu00een: Din gününün yani ceza gününün, ahirette hesap gününün sahibi" diye hatırlatılmaktadır. İşte uhrevu00ee iyilik, dünya ömrünü, ahireti kazandıracak şekilde değerlendirmek ve bütün hayatı buna göre tanzim etmektir.