Dolar (USD)
32.37
Euro (EUR)
34.77
Gram Altın
2393.52
BIST 100
10271.83
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

Peygamberler şehri Şanlıurfa'ya selam!

Sıcağıyla kavuran, isotuyla yakan, maneviyatıyla büyüleyen Şanlıurfau2026 İşte size kültürel yapısı ve özellikle tarihiyle insanlık tarihi adına ilk kalıntıların olduğu Şanlıurfa gezi rehberiu2026
Peygamberler şehri Şanlıurfa'ya selam!
01 Temmuz 2018 00:01:00
Sıcağıyla kavuran, isotuyla yakan, maneviyatıyla büyüleyen Şanlıurfau2026 İşte size kültürel yapısı ve özellikle tarihiyle insanlık tarihi adına ilk kalıntıların olduğu Şanlıurfa gezi rehberiu2026

Balıklıgöl, Şanlıurfa şehir merkezinin güneybatısında yer alan ve Hz. İbrahim (a.s) Peygamberin ateşe atıldığında düştüğü yer olarak bilinen göl, kutsal balıkları ve çevrelerindeki tarihi eserler ile Şanlıurfa'nın en çok ziyaretçi çeken yerlerindendir.

Merve Kantarcı ÇULHA

Peygamberler şehri olarak bilinen Şanlıurfa'ya ilk kez üniversite öğrencisiyken gittim. Balıklıgöl'deki balıklara yem atarken "buraya tekrar geleyim" duası beni tam dört kere bu güzel şehirle buluşturdu.

Minik rehberler çok

Sıcağı ile de meşhur olan bu şehre her mevsim gitmiş biri olarak sonbaharda ya da ilkbaharda gelmenizi tavsiye ederim. Bir de burada araba kiralamak en mantıklısı. Rehber arayışına girmenize de gerek yok diyebilirim, çünkü şehrin her tarafında ufak bir harçlık karşılığında size yardımcı olacak minik rehberler var.

Taksicinin nezaketi

Şanlıurfa esnafı, sıcak günlerde tezgahlarını dükkan önlerine kurarak basit çözüm bulmuş.

İlk olarak hava alanından merkeze ulaşmak için ben ve iki kız arkadaşım otobüse biniyoruz. Otobüste çalan türküden biraz olsun şehrin kokusunu almaya başlıyoruz ve ucu bucağı görünmeyen araziler arasında insanın içini ısıtan ezgilerle gidiyoruz otele. Merkezde yanlış bir yerde inmemiz dolayısıyla hemen bir taksi arayışına giriyoruz. Önce taksi ücreti fazla olur diye binmek istemiyoruz, sonra taksicinin, "ya siz misafirsiniz pahalı olur hiç, paranız yoksa vermeyin buyurun." demesini şaşkınlıkla karşılıyor ve otelimize ulaşıyoruz. Urfa insanı mı böyle, bize mi öylesi denk geldi bilemiyorum. Ama genel olarak bir adres ya da başka bir şey sorduğunuzda herkes yardımcı oluyor ve şehirde yabancı olduğunuz hemen anlaşılıyor. Otele yerleştikten hemen sonra çok sayıda peygamberin yaşadığı söylenen bu şehri gezmek için plan yapıyor ve kendimizi Şanlıurfa sokaklarına bırakıyoruz.

Balıklı Göl

Bu şehrin havasından mıdır maneviyatından mıdır nedir bilemiyorum. Balıklıgöl ve çevresini gezdiğinizde insanın içini ayrı bir huzur kaplıyor. Cuma saatine denk geldiğimizden önce kaleye doğru yol almaya karar verdik. Yokuş yukarı yürümenin ardından oturduk ve Balıklıgöl'ün hemen yanındaki Mevlid'i Halil Camii'den yükselen ezan sesiyle mest olduk, kendimizden geçtik. Kabe imamlarını andıran bir ses, avlulara taşan cemaat ve karşımızda kutsal topraklar. Biraz şehre dalıyor ve fotoğraflarımızı aldıktan sonra artık Balıklıgöl'e iniyoruz. Buranın hikayesini herkes bilir.

Hz. İbrahim'in mekanı

Halfeti Gerdanındaki asma köprüde fotoğraf çektirmeden geçilmez.

Bu göl Hz. İbrahim peygamberin ateşe atıldığında düştüğü yer olarak biliniyor. Urfa'nın en çok ziyaret edilen yeri diyebilirim. Hz.İbrahim, inanışa göre bu topraklarda doğdu. Bir gün baş kahin Kral Nemrut'a gelir, o yıl doğacak bir erkek çocuğunun put perestliği ortadan kaldıracağını ve kendisini öldüreceğini söyler. Bunun üzerine kral, o yıl doğacak bütün erkek çocukların öldürülmesini emreder. Nemrut'un askerlerinden olan Azer, hamile olduğundan dolayı karısı Nuna Hatun'u kale yakınlarındaki bir mağaraya gizler. Nuna Hatun, oğlu İbrahim'i mağarada gizlice büyütür. İbrahim, büyüdüğünde babasının yanında yerini alır. Fakat Hz. İbrahim putlara değil, dünyadaki her şeyin yaratıcısı olan Allah'a inanır. Bunun üzerine Nemrut, Hz. İbrahim'in yakılmasını emreder. Toplanan odunlar Balıklıgöl'ün bulunduğu alana yığılır.

Kaledeki mancınık

Urfa Kalesinin surları arasına kurulan mancınıkla Hz. İbrahim bu odun yığınının üzerine atılır. Yanan odun yığınlarının üstüne düşer düşmez burası göl olur. Odunlar da balığa dönüşür. Kuran-ı Kerim'de Enbiya Suresi 68. ve 69. ayetlerde, "Onlar; bir şey yapacaksanız, şunu yakın da tanrılarınıza yardım edin." dediler. Biz de dedik ki; Ey ateş İbrahim'e karşı serin ve selametli ol." denilmektedir.

Ayn-ı Zeliha Gölü

Rivayetlere göre, Hz İbrahim ateşe atıldıktan sonra, Nemrut'un kızı Zeliha da Hz. İbrahim'i çok sevdiğinden ve ona inandığından ateşe atılmasına dayanamaz, o da kendisini ateşe atar. Zeliha'nın düştüğü yer de bir göle dönüşür. Bu göle de Zeliha'nın gözyaşları anlamına gelen Ayn-ı Zeliha Gölü ismi verilmiş. Bu iki gölde bulunan balıklar kutsal kabul edilmekte ve kesinlikle yenmemektedir. Göl çevresinde ufak bir harçlık karşılığında bu hikayeyi anlatmaya ve yanık sesiyle türkü söylemeye hazır minikler de var. Balıklıgöl'ü ve Aynzeliha'yı mutlaka akşam da gezin. Çünkü buranın geceye ait bambaşka bir huzuru var. Hatta buradaki çay bahçesinde Urfa müzikleriyle kitabınızı okuyabilir ve çayınızı içebilirsiniz.

Göbeklitepe Höyüğü

Göbeklitepe Höyüğü, Şanlıurfa'da Cilalı Taş Devrinden kalma, dünyanın bilinen en eski dini yapılar topluluğu. Tesadüfen, tarlasını süren birinin keşfiyle ortaya çıkmış bir yer. Buranın arkeoloji dünyasının en büyük keşiflerinden biri olduğu belirtiliyor. Bu nedenle her yıl Şanlıurfa'ya gelen turist sayısı artıyor.

Halfeti'de zahter çayı

2000 yılında Birecik Barajı'nın tamamlanmasının ardından yarısı sular altında kalan öteki yarısında ise yerleşim yerleri oluşturulan Halfeti, saklı bir cennet olarak en çok ziyaret edilen yerlerin başında geliyor.

Arazisinin büyük çoğunluğu Birecik Barajı suları altında kalan Halfeti de şehrin en çok ziyaret edilen yerleri arasında yer alıyor. Şu anda eski Halfeti denen, bir kısım sular altında kalmış bölge, turistik bir bölgeye dönüşmüş. Burada dünyada çok az yetişen "karagül" de yetişiyor. Mevsimi olmadığından ben göremedim. Bölgeyi yakından tanımak ve Fırat üzerinde gezmek için tekneler yer alıyor. Fiyatları da çok uygun. Bir aile 50-80 TL ile bir tekne tutarak gezebiliyor veya daha uygun fiyata tek kişilik ücret ödeyerek gruplara katılabiliyorsunuz. Urfa türküleri eşliğinde havada güzelse harika oluyor. Bunların dışında tekneyle gezerken kıyıya yanaşıp manzaranın tadını çıkarabileceğiniz çay bahçeleri de var. Manzaraya karşı zahter çayını da denemeyi unutmayın.

Eski Harran Evleri

Şanlıurfa'nın merkezine 44 kilometre uzaklıkta yer alan Harran, kelime anlamı olarak "yolların kavuştuğu yer" anlamına geliyor. Urfa'ya geldiğinizde mutlaka Harran'ın kümbet evlerini görmeden gitmeyin. Buranın geleneksel evlerinin diğerlerinden farkı, kubbelerinde tuğla kullanılması. Topraktan inşa edilen bu evler, kışın çok soğuktan ya da yazın çok sıcaktan etkilenmiyormuş. İçeride yöreye ait mutfak, salon ve gelin odası gibi Harran'daki insanların eski yaşam alanını görebiliyorsunuz. İçeride yöresel kıyafetlerden satın alabiliyor veya kıyafetleri giyinip fotoğraf çekilebiliyorsunuz. Biz de kıyafetleri giyinip fotoğraflarımızı alıyor ve ardından ilk üniversiteye doğru yola devam ediyoruz.

İlk Üniversite

2-5 yüzyıl arasında Yahudi, Hıristiyan ve Müslüman alimlerin ders verdiği okul 6-13. Yüzyıl arasında önemli bir ilim ve bilim merkezi olarak dünya çapında bilinir hale gelmiş. Türkiye'de İslam mimarisinde yapılmış en eski cami diyebiliriz. Tabi caminin sadece bir kısmı korunabilmiş. Burada birçok alim yetişmiş ve Avrupa medeniyetinin oluşmasına da katkı sağlamış. Cebir ilminin mucidi Cabir Bin Hayyan, Farabi gibi alim isimlerin burada yetiştiği belirtiliyor. Yine aynı yer de Harran Ulu Cami'yi görüyoruz. Harran Hz. Ömer zamanında İslamiyet'e geçmiş. Bilgilere göre Ulu Cami eski Sin Mabedi'nin yerine yapılmış veya Sin Mabedi Ulu Cami haline çevrilmiş. Gezdikçe o kadar geriye gittiğinizi hissediyorsunuz ki buraya kimler geldi, kimler dua etti diye içimizden geçirmeden edemiyoruz.

Eyyüb'ün sabır makamı

Burası Peygamberler arasında sabrı ile tanınan Hz. Eyyüb'ün hastalanıp çile çektiği mağaranın yer aldığı makam. Hicretinin uğrak ve bitiş noktası olan Şanlıurfa Eyüp Peygamberin sabır namını kazandığı yerdir. Burada Sabır mağarası ve şifalı kuyu bulunuyor. Hz Eyyüp'ün hastalığı süresince kaldığı çile mağarası ile hastalığı esnasında tedavi olduğu belirtilen su kuyusu ve Eyyüp peygamberin sırtını dayadığı sabır taşını da görebilirsiniz. Vaktiniz varsa mutlaka burada dua edin ve bu mübarek topraklarda o sudan içmenizi öneririm.

Şanlıurfa'da neler yenir?

Şanlıurfa'da yemek yemek ve kalmak için konaklayabileceğiniz otantik oteller ve konaklar oldukça fazla. Yalnız özellikle yaz için rezervasyon şart, çünkü ziyaret edilen sayısının her geçen gün arttığı söyleniyor. Birbirinden güzel yerlerde yöreye özgü yemekleri tatmanız ve yörenin vazgeçilmez sıragecesine katılmanız mümkün. Yöreye özgü soslar ve isotla yediğimiz kebaplar hala unutmadığımız tatlar arasında. Biz de yemeklerine özeniyor ve baharatçılardan isotlarımızı alarak yolumuza devam ediyoruz.

Gümrükhan

Gittiğinizde Gümrükhan'a uğramadan geçmeyin. Buraya giderken çarşıyı, esnafı da görmüş olacaksınız. Sevdiklerinize hediyelik eşya olarak bakırdan eşyalar veya benim yaptığım gibi isot da alabilirsiniz. Paylaştığım fotoğraf terzilerin yer aldığı han. Buranın en çok dikkatimi çeken özelliği ise terzinin yanında bekliyorsun ve işini halledip hemen getirilen giysiyi veya kumaşı müşteriye vermesi. Bu şekilde terzinin yanında bekleyen birkaç kadın ve erkek görmek de mümkün.

Şakin Şehir ve Ulu Cami

Halfeti, Türkiye'den 11, dünyadan ise 208 şehrin dahil olduğu, Uluslararası Koordinasyon Komitesi toplantısında "Sakin Şehir" olarak kabul edilen yerlerden birisidir. Yarısı sular altında kalan Halfeti Ulu Cami, 1807 yılında tamamlandı. Bu cami Eski Halfeti kentinde bulunuyor. Ama son yıllarda maalesef minaresinin yarısına kadar su ile dolmuş durumdadır.