Dolar (USD)
32.37
Euro (EUR)
34.65
Gram Altın
2394.82
BIST 100
10208.65
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

Ramazan sofraları

Ramazan sofraları
30 Nisan 2020 01:11:00

Ramazan insanoğlunun acizliğini, ölümü, zor ve muhtaç durumda olanları hatırlatan, hatırlatması gereken bir aydır. Tok olma değil aç kalma ayıdır. Bu yüzden Ramazan ayında kurulan iftar ve sahur sofraları muhakkak mütevazı olmalı, israftan kaçınmalıdır.

Oruç tutuyorum diye çok yemek doğru değildir. Ramazanda aç kalarak farkındalık sağlarız, dünyanın dört bir yanındaki zor durumda olan kardeşlerimizle empati sağlarız. Yoksa fazla yiyerek oruç tutarsak hem israfa kaçar hem de Ramazanın hakkını verememiş oluruz. Ramazan yeme değil yememe, tok kalma değil aç kalma ayıdır.

İşte az yediğimiz birkaç günden sonra mideniz büzüşmüş olacaktır ve onu yine eski haline döndürecek derecede genişletmek akıllıca bir şey değildir. Günümüz insanı, midesini fazlasıyla büyütmüştür. Oruçtan sonra yemeğe başladığımızda, oruç tutmadan önceki dönemlerden daha çabuk doyduğumuzu keşfederiz. Alışkanlıklarımız bize yemeğimizin geri kalan kısmını da yedirebilir, ama orada durmalı ve yeterince yediğimizi kabul etmeliyiz. Bu yüzden oruç tutmak, yemek yeme alışkanlıklarımızı da değiştirmenin bir yoludur. Ve bunu yapmamız gerekir. Ramazan’da kilo verenler buna dikkat etmezlerse kilo alacaklardır.

Zaten az yemezsek, akşam bir oturuşta bir günlük yemek yersek, şehvetimizi yenmek ve nefsimizi mağlup etmek nasıl mümkün olacaktır? Hâlbuki birçoğumuz bunun aksine olarak, yiyeceklerini Ramazan’a ayırıp çeşitli, mütenevvi ve nefis yemeklerle akşam sofrasına oturup diğer aylarda yemediklerini bu ayda yemeyi itiyat haline getirmişlerdir. Bu ise doğru değildir.

Orucun sırrı ve ruhu, nefsin kuvvetlerini zayıflatmak ve yok etmektir. Bu da ancak az yemek ile mümkündür.