0
Cumhurbaşkanımızın, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile görüştükten sonra, 18 Nisan'da açıkladığı 24 Haziran 2018 Milletvekilliği ve Cumhurbaşkanlığı Seçimlerine dolu dizgin gidiyoruz. Eskilerin tabiri ile bir "sath-ı maile" girdik. "Sath-ı mail" eğik düzlem anlamına gelir. Yani seçim eğimli düzlemine girdik. Bu ifade ile anlatılmak istenen, artık bir defa seçim kararı alındığı zaman, ondan kaçış olamayacağı, aynı bir eğimli düzlemde olduğu gibi her şeyin, herkesin seçime doğru, seçim için hareket edeceğidir. Ancak bu ifadeyi TV'lerde, gazetelerde boy gösteren koca koca adamlar, hanımlar bin bir yanlış biçimde kullanır. Çoğu "satıh mahalli" gibi hiçbir anlamı olmayan bir ifade bile kullanır.
Kaleme aldığım son 2 yazımda ifade etmeye gayret ettiğim üzere, 24 Haziran 2018'de tüm tarihimizin en önemli, kritik ve stratejik seçimini yapmış olacağız.
Seçimde Cumhur İttifakı adı altında işbirliği yapacak olan AK Parti ve MHP'nin, YSK'ya sunduğu ittifak protokol metninde geçen muhteşem bir ifade bu seçimin ve neticesinin anlam ve önemini net bir biçimde ortaya koymaktadır:
"Cumhur İttifakı, Türkiye'yi hedef alan saldırılar karşısında parti çıkarları ve günlük siyaset hesapları yapmaksızın ortak bir duruş ortaya koymaya ve Türkiye'yi zayıflatarak uluslararası operasyonlara açık hale getirmeye yönelik her türlü faaliyetin karşısında yer almaya kararlıdır. Bu kararlılık ve işbirliği ile ittifakımız Türkiye'yi bölgesel güç ve lider ülke yapacak 2023 hedeflerini gerçekleştirmenin yanı sıra, İ'la-yı Kelimetullah uğruna asırlarca dünya barışının ve adaletinin teminatı, İslam aleminin ve bütün mazlum milletlerin yegane ümidi olan Türkiye'yi küresel bir güç haline getirecek, 2053 ve 2071 vizyonun alt yapısını adım adım inşa edecektir."
İki siyasi parti ittifak yapıyor ve ittifak protokol metninin en önemli yerine, kalbine "İ'layı Kelimetullah" ifadesini yerleştiriyor. Peki, nedir bu İ'layı kelimetullah?
"Allah, kafirlerin kelimesini en aşağıda kıldı. Allah'ın kelimesi ise en yücedir." ayeti "ilay-ı kelimetullah" kavramına kaynak olmuştur. (Tevbe, 40
Sözlük anlamı, Allah'ın kelimesini yüceltmek demek olan "i'lay-ı kelimetullah", ıstılahta Allah'ın adını veya İslam dininin tevhid akîdesini şanına uygun bir biçimde yüceltip yayma manasına gelir. Bu terim "cihat" kelimesiyle de ifade edilmektedir.
Bilindiği üzere İslam, sadece belirli bir millete veya topluma değil, bütün insanlığa gelmiştir. İslam'ın getirdiği bu hayrın bütün insanlara yetişmesi ve insanlık ile hayrın arasına hiçbir engelin girmemesi, Allah Teala'nın kelimesinin yücelmesi demektir. Dolayısıyla bu İslam nimetinin bütün insanlığı kuşatacak şekilde yayılmasına karşı çıkanlar, insanla hayrın arasına girmiş olacak, böylece Allah'ın kelimesine saldıran bir mütecaviz durumuna geleceklerdir. İşte bu engelleyici güçleri ortadan kaldırmak için yapılacak mücadele, Allah'ın kelimesini yüceltmeye çalışmak demektir. Bu mücadele (savaş), insanlara zorla İslam dinini kabul ettirmek için değil, aksine onlara fikir ve vicdan hürriyeti vererek doğru yolu bulma imkanını elde etmeleri için yapılır. İslam dini, hiç bir kimseyi kendisine inanmaya zorlamaz. Ancak, insanlığa, İslam'ın yolunu tıkayanları etkisiz hale getirerek hidayete etmeleri hususunda yardımcı olur.
Diğer yandan, i'lay-ı kelimetullah veya diğer bir ifadeyle cihat konusu, bazı hadislerde de zengin bir biçimde ele alınmıştır:
Peygamber Efendimiz, gerçek manada Allah uğrunda cihat edenin kim olduğu sorusuna cevap verirken şöyle buyurmuştu: "Sadece Allah'ın adı yüce olsun diye (i'lay-ı kelimetullah için) cihat eden kişi Allah yolundadır" (Tecrid-i Sarih Tercümesi, VIII, 281-282). "Fazilet yönüyle insanların hangisi daha üstündür?" sorusuna "canıyla, malıyla Allah yolunda savaşan mümindir" (Buharî, Cihad, 2) Hz. Peygamber Allah yolunda cihat eden kişinin savaş alanında şehit olması halinde Allah'ın inayeti ile hesapsız ve azapsız derhal Cennete gideceğini, şehit düşmeyip evine sağ salim döndüğü takdirde, eli boş değil, ya ecir ve sevapla veya hem sevap, hem de ganimetle döneceğini" (Tecrid, VIII, 256) bildirir.
Müslüman bir Türk vatandaşı olarak, hazırladıkları ittifak protokolü metnine bu önemli kavramı bir hedef ve seçmenlerine verilen bir söz olarak yazan AK Parti ve MHP'yi tebrik ediyorum. Teşekkür ediyorum ve yerli ve milli olan Cumhur İttifakı'na rey vereceğimi beyan ve ilan ediyorum.
İKİ DOĞU ve İKİ BATI'NIN RABBİNE EMANET OLUNUZ…